Ahmet Davutoğlu ile Yavuz Ağıralioğlu Görüştü.

(ANKARA) - Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Anahtar Partisi Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu ile görüştü. İki liderde şeffaflık çağrısında bulundu. Davutoğlu, "Eğer bir gün Türkiye terörden arındırılırsa, bu başarının gerçek sahibi şehitlerimizdir. Ne Sayın Bahçeli'dir, ne Davutoğlu'dur, ne Erdoğan'dır, ne Ağıralioğlu'dur, ne başkaları, ne o, ne bu. Siyasiler değildir" dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Anahtar Partisi Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu'nu ziyaret etti. Görüşmede, iki lider gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ağıralioğlu'na gerçekleştirdiği ziyarette, görüşmenin samimi bir atmosferde geçtiğini belirten Davutoğlu, "Sadece iki siyasi parti genel başkanı olarak değil, milli hassasiyetleri herkesçe bilinen iki aydın ve Türkiye Cumhuriyeti'nin onuru, haysiyeti için yüreği çarpan vatandaşlar olarak bir araya geldik. Değerli heyetleriyle birlikte geçmişe ve geleceğe dair son derece kıymetli bir sohbet gerçekleştirdik" dedi.

İki lider de ziyaret için birbirlerine karşılıklı teşekkür etti. Ahmet Davutoğlu, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın bazı siyasi parti temsilcileriyle görüşeceğine dair iddialar hakkında açıklamalarda bulundu. Davutoğlu, terörle mücadelenin yalnızca yurt içiyle sınırlı tutulamayacağını vurgulayarak, "Terörsüz Türkiye hedefi ancak terörsüz bir bölgeyle tamamlanabilir" dedi.

Kısa süre önce Irak'ta çeşitli temaslarda bulunduğunu hatırlatan Davutoğlu, "Hem KDP hem KYB yetkilileriyle, Tel Afer, Kerkük, Musul, Erbil, Süleymaniye ve Altınköprü'de Türkmen liderlerle ve Arap yetkililerle görüştüm. Türkiye'deki süreç, bölge tarafından yakından takip ediliyor" ifadelerini kullandı.

"Eğer bir gün Türkiye terörden arındırılırsa, bu başarının gerçek sahibi şehitlerimizdir"

Türkiye'nin terörden tamamen arındırılması için sınır ötesindeki terör varlığının da ortadan kaldırılması gerektiğine dikkat çeken Davutoğlu, "Terör örgütünün silahsızlanması bir aşamadır. Ama eğer tümüyle terörden çevre bölgelerde arınmazsa nereden, ne zaman çıkacağı belli olmayan bir fitneyle karşı karşıya kalırsınız" diye konuştu.

Süreçle ilgili devletin şeffaf ve net bir yol haritası ortaya koyması gerektiğini belirten Davutoğlu, "Yöntemin millet vicdanını rahatsız etmemesi, şehitlerimizin manevi mirasını ve gazilerimizin yaşayan mirasını zedelememesi gerekir. Eğer bir gün Türkiye terörden arındırılırsa, bu başarının gerçek sahibi şehitlerimizdir. Ne Sayın Bahçeli'dir, ne Davutoğlu'dur, ne Erdoğan'dır, ne Ağıralioğlu'dur, ne başkaları, ne o, ne bu. Siyasiler değildir" dedi.

Suriye bağlamına da değinen Davutoğlu, Irak'ta terör örgütünün tasfiye edilmesinin, Suriye'de Türkiye'ye yönelik tehditlerin engellenmesiyle tamamlanabileceğini söyledi. Davutoğlu, Suriye'de tüm etnik ve dini grupların eşit vatandaşlık temelinde temsil edildiği bir sistemin kurulması gerektiğini vurguladı.

Ağıralioğlu'ndan "şeffalık" vurgusu

Anahtar Partisi Lideri Yavuz Ağıralioğlu, terörle mücadelede izlenen yöntemlere ve kamuoyuna yansıyan süreç yönetimine ilişkin endişelerini dile getirdi. Başından bu yana sürecin şeffaf yürütülmediğini belirten Ağıralioğlu, iktidarın karar alma süreçlerinde istişareye açık olmadığını ve geçmişteki uygulamaların bu konuda güvensizlik yarattığını ifade etti.

Hükümetin, atacağı adımlarda toplumun temsilcilerini bilgilendirmesi gerektiğini vurgulayan Ağıralioğlu, PKK ile ilgili hiçbir tereddütlerinin olmadığını, örgütün hedefinin, destekçilerinin ve Türkiye'ye verdiği zararın açık olduğunu belirtti. Asıl kaygılarının, süreci yöneten siyasi iradenin feraseti, hesaplı hareket edip etmediği ve bu sürecin milli bir proje olup olmadığıyla ilgili olduğunu söyledi.

Ağıralioğlu, terörden arınmış bir Türkiye'nin herkesin ortak arzusu olduğunu vurgularken, bu sürecin yönetim biçiminin toplumun hassasiyetlerine duyarlı olması gerektiğini belirtti. Şehitlerin aziz hatırasına ve gazilerin verdiği mücadeleye saygı duyulması gerektiğini ifade eden Ağıralioğlu, sürecin milli değerlere zarar vermeden yürütülmesi çağrısında bulundu.

PKK'ya gösterilen anlayışın, devlete sadakatle bağlı kesimlere gösterilmemesini eleştiren Ağıralioğlu, bu durumun toplumsal güveni zedelediğini belirtti. Siyasi çıkar uğruna yürütülen plansız süreçlerin Türkiye'nin uzun vadeli çıkarlarına zarar verebileceği uyarısında bulunan Ağıralioğlu, endişelerini dile getirmenin teröre destekle eşdeğer tutulmasını da yanlış bulduklarını söyledi.

Ağıralioğlu, sürecin başarıya ulaşması halinde bunu memnuniyetle karşılayacaklarını, ancak endişelerinin haklı çıkması durumunda yine zarar görenin millet ve devlet olacağını ifade etti ve "Biz millet için endişe ediyoruz, eğer bu kaygılar yersiz çıkarsa Allah'a hamdederiz. Ama haklı çıkarsak siyasetin yine kandırıldığı bir tabloyla karşı karşıya kalacağız" değerlendirmesinde bulundu.

Ümit Özdağ'ın tutukluluğun devamına tepki...

Yavuz Ağıralioğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın tutukluluğunun devamına yönelik kararı eleştirdi. Kararı "münasebetsiz" olarak nitelendiren Ağıralioğlu, bu durumun millet vicdanında asla karşılık bulamayacağını söyledi. Ağıralioğlu, "Öcalan'a 'Umut Hakkı' diye meclis daveti meclisi davet ederek gösteriyorsunuz. Özdağ'a 'Ümit Hakkı' diye zindan gösteriyorsunuz. Böyle münasebetsizlik olmaz. Bunu millet sinesinde bir yere oturtamazsınız. 17'sindeki davada tahliye bekliyoruz. İnşallah öyle olur" dedi.

"Bu tür bir muameleyi doğru bulmam"

Davutoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın tutukluluğunun devamına yönelik kararı eleştirerek, bu durumun Türkiye'de demokrasi ve hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmadığını söyledi. Demokrasiyle övünmenin yeterli olmadığını belirterek, asıl önemli olanın dışarıdan nasıl göründüğü olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Demokrasilerde bazı temel unsurlar vardır. Eğer onlar varsa demokrasi vardır, yoksa yoktur. Türkiye'de içeriden bakınca 'hukuk var, demokrasi var' diyorsunuz ama dışarıdan bakıldığında durum farklı. Maalesef Türkiye, muhalif olan herkesin gözaltı ve baskı altında olduğu bir ülke görüntüsü veriyor" dedi.

Ümit Özdağ'la siyasi olarak pek çok konuda anlaşmadığını belirten Davutoğlu, farklı görüşlere rağmen düşünce özgürlüğünün korunması gerektiğini ifade etti ve "Kendisiyle akademik geçmişimiz de var. Görüş ayrılıklarımız olsa da bu tür bir muameleyi doğru bulmam. Aynı şekilde Ekrem İmamoğlu da içeride yargılanıyor, Selahattin Demirtaş da. Türkiye'de siyasi geleceği olanları görmek için adeta hapishanelere bakmak gerekiyor" diye konuştu.

Davutoğlu, düşünce ve ifade özgürlüğünün herkes için geçerli olması gerektiğini vurgulayarak, kim olursa olsun iktidara muhalif olanların siyasi söz söyleme hakkının güvence altına alınması gerektiğini belirtti. Siyasi liderlerin dokunulmaz olmadığını ancak düşüncelerinden ötürü cezaevine konulmalarının kabul edilemeyeceğini söyledi. Özdağ'ın 17 Haziran'daki duruşmasına işaret eden Davutoğlu, bu yanlış karardan dönülmesini ve Özdağ'ın serbest bırakılmasını umduğunu ifade etti.