Agitpa 22. Genel Kurulu

AGİTPA 22. Genel Kurulu'nda yapılan seçimde, Türk Delegasyonu Başkanı Emin Önen, AGİTPA başkan yardımcısı oldu.

Önen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AGİTPA Başkan Yardımcılığı görevine 1 yıllığına seçildiğini belirterek, Türkiye güçlendikçe uluslararası etkinliklerdeki ve uluslararası camiadaki gücü ve etkinliğinin artığına dikkati çekti.

Siyasetçilerin yanı sıra bürokratların, sivil toplum kuruluşlarının iyi noktalara geldiğini dile getiren Önen, "Kendi tezlerimizi savunabilmek adına, Türkiye'nin aldığı pozisyon önemli" dedi.

Önen, organizasyona ilişkin şu bilgileri verdi:

"AGİT zirveleri arasında en yüksek katılımlı organizasyonu gerçekleştirdik. Bugüne kadar en yüksek katılım 650 civarındayken, 800'ün üzerindeki davetliyi 6 gün boyunca Türkiye'de ağırladık. Ülkemizi temsil eden tüm milletvekilleriyle, iktidarıyla muhalefetiyle uyum içinde çalışma şeklimiz var. Bugüne kadar önemli karar tasarılarına imza attık. Türkiye'nin etkinliğini her geçen gün artırdık. Çünkü burada etkin olmazsanız, ortaya bir siyaset koymazsanız, bakış açısı koymazsanız, herhangi bir pozisyona gelmeniz çok kolay değil."

Kabul edilen İstanbul Deklerasyonu'nun içinde Türkiye'nin de önemli tezleri olduğunu, bunların başında Suriye'nin geldiğini ifade eden Önen, AA'nın fotoğraf sergisinden bütün parlamenterlerin çok etkilendiğini ve içlerinden "Durumun bu kadar olduğnu bilmiyorduk" diyenler olduğunu aktardı.

Önen, 500 bin Suriyeli'yi misafir eden Türkiye'de şu anda 250 bin civarında mültecinin kamplarda yaşadığını ve Türkiye'nin 1,5 milyar dolar harcama yaptığını söylediklerini belirterek, "Bu karar tasarısıyla milletvekillerine, ellerini taşın altına koyması gerektiğini anlattık. Bu, sadece 'Sizi destekliyoruz, size minnettarız' demekle olmuyor. Eğer Türkiye bu kadar büyük çaba sarf etmemiş olsaydı, belki de dünya bugün bu kadar rahat olmayacaktı. Türkiye'nin siyasetinden dolayı dünya kamuoyu ve bazı odaklar bu konuda çok rahat. Bu karar tasarısıyla Türkiye'ye maddi manevi anlamda desteğin olması gerektiğini, bunun uluslararası vicdanın ve hukukun sorunu olduğunu söyledik. Milletvekillerinin bu konuya kayıtsız kalmadığını gördüm. Tasarının oy birliğiyle geçmesi bunun açık bir göstergesi." - İstanbul