Ağbal: "Mevcut Sistem Sürdürülebilir Değil, Bunun Sıkıntılarını Sancıların Her Gün Yaşıyoruz"
Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Türkiye'yi gerçekten yukarıya sıçratacak bir tane önemli reform var. Bu reform o kadar önemli bir reform ki bütün diğer önemli reformları arkasından getirecek.
Maliye Bakanı Naci Ağbal, " Türkiye'yi gerçekten yukarıya sıçratacak bir tane önemli reform var. Bu reform o kadar önemli bir reform ki bütün diğer önemli reformları arkasından getirecek. Bu reform yapılırsa diğerler reformlar mümkün hale gelecek." dedi.
Bakan Ağbal, Tekirdağ'ın Çorlu ilçesindeki bir otelde düzenlenen Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) 95. Genel İdare Kurulu Toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti'nin son 14 yıldır çok güzel işler yaptığını, özellikle son iki yılda çok önemli reformları ve icraatları gerçekleştirdiğini söyledi.
Türkiye ekonomisinin ileriye dönük veya içinde bulunduğu dönemi itibariyle gelişmesini belirleyen en önemli faktörlerin başında, küresel ekonomideki gelişmelerin yer aldığını belirten Ağbal, "Gerçekten 2009 küresel krizi, dünya ekonomisi için gerçekten bir kırılma noktası oldu. Daha önceki döneme kıyasla bütün ülkelerde yani gelişmiş ülkelerde, gelişmekte olan ülkelerde ve genel olarak dünya ekonomisinde aşağı yönlü bir büyüme trendini hep beraber görüyoruz." diye konuştu.
2016 yılının dünya için kötü bir yıl olduğunu ifade eden Ağbal, "Küresel büyümenin 2009 sonrası en düşük olduğu bir yılı geride bıraktık. Ama şu andaki yapılan tahminlere baktığımızda, 2017-18 yılları için daha olumlu bir performansın bizi beklediğini söyleyebiliriz. Bu tabii ki bizim için de son derece olumlu." ifadelerini kullandı.
"Türkiye küresel ticarette kazanan ülke olacak"
İleriki dönem'de Türkiye'nin küresel ticarette daha fazla kazanan ülke olacağını bildiren Ağbal, şöyle konuştu:
"Önümüzdeki döneme baktığımız zaman fırsatlar da var, riskler de var. İmkanlar da var sıkıntılar da var. Bunlar nedir diye baktığımızda, büyüme oranlarının ileriye dönük olarak ılımlı bir tempoda gidecek olması Türkiye için büyük bir fırsat. Çünkü Türkiye, küresel ticaretten daha fazla pay alan, küresel ticaretten daha fazla kazanan bir ülke olacak. Onun için ülkenin, global ekonominin genel olarak büyümesi bizim için iyi. Yine küresel ticaretin önümüzdeki dönemde daha da büyümesini bekliyoruz."
Türkiye'nin ihracatının yarısını Avrupa Birliği ülkelerine yaptığını hatırlatan Ağbal, "Özellikle 2013'ten sonra başlayan yeni bir grafik var. Avrupa ekonomilerinde normalleşme, istihdamda artış ve ekonomik büyümede bir toparlanma gözüküyor. Önümüzdeki yıllarda inşallah Türkiye olarak bunlardan istifade edeceğiz." şeklinde konuştu.
Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) ekonomi politikasında belirsizliğin, küresel ekonomiyi tedirgin ettiğini ifade eden Ağbal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"ABD'de yeni bir yönetim geldi. Şu anda en büyük sıkıntılardan biri, bu yeni yönetimin uygulayacağı ekonomi politikalarının maliye politikalarının, para politikalarının yönü, istikameti, derinliği ne olacak? Küresel ticarette Trump'ın getirdiği yeni yaklaşımlar küresel ticareti ve dünya büyümesini nasıl etkileyecek? Şu anda bütün gözler Amerika Birleşik Devletleri'ndeki ekonomi politikasındaki belirsizliğe odaklanmış duruyor."
"Gerek ABD'de gerekse AB'de merkez bankaları üzerinde önümüzdeki dönemde parasal sıkılaşma yönünde daha fazla baskı olacak" diyen Ağbal, şu ifadeleri kullandı:
"Amerika Birleşik Devletleri'nde zaten bir sıkılaşma başladı, artık 2017 yılında en az 3 faiz arttırımı bekliyoruz. Mart ayında da böyle bir beklenti önümüzde. Avrupa Birliği ekonomilerinde de olumlu performans tabii ki para politikasında bir sıkılaştırma beklentisini de yukarıya çekiyor. Birçok ülkenin yüksek borçluluğu var, bu ülkelerin büyüme oranları üzerinde baskı meydana getiriyor."
"Türkiye'yi ileriye taşıyacak reformlara ihtiyaç var"
Maliye Bakanı Ağbal, Türkiye'nin önünde yapılması gereken, atılması gereken birçok yapısal reform olduğunu, ancak bu adımların atılması için mutlaka güçlü bir siyasi desteğe ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Türkiye'yi ileriye taşıyacak, ekonomide siyasette, jeopolitikte süper lige taşıyacak önemli reformlara ihtiyaç olduğunu aktaran Ağbal, şöyle devam etti:
"Türkiye'yi gerçekten yukarıya sıçratacak bir tane önemli reform var. Bu reform o kadar önemli bir reform ki bütün diğer önemli reformları arkasından getirecek. Bu reform yapılırsa diğerler reformlar mümkün hale gelecek. Yoksa, birileri diğer taraftan sürekli engellemeye çalışacak. Biz, bir taraftan bu engellemeye çalışanlara karşı sürekli tetikte olacağız, sürekli hep beraber bir tedirginlik içerisinde olacağız. Onun için önümüzdeki süreçte reformların reformu olan reformlara hayat verecek, reformlara kan verecek, ülkeyi yukarıya taşıyacak esas reform yönetim sistemi reformudur diyoruz. Yani cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir diyoruz. Bu o kadar önemli ki yani bugün ülkelerin kalkınma hikayelerini geriye dönük baktığınız zaman o ülkelerdeki yönetim sisteminin o ülkenin tarihine, geçmişine, fıtratına, uygun olup olmamasına göre ülkeler ya geri kalıyorlar ya da ilerliyorlar."
Türkiye'deki mevcut sistemin tarihiyle, geçmişiyle ve geleceğiyle doku uyuşmazlığı olduğunu bildiren Ağbal, "Onun için bu doku uyuşmazlığına son verip, kendi dokumuza uygun, kendi fıtratımıza uygun kendi geleceğimize uygun, yepyeni bir reformu yani yönetim sistemi reformunu hayata geçirmemiz gerekiyor." görüşünü dile getirdi.
"Demokrasiyi güçlendireceğiz"
Ağbal, "Demokrasi hepimizin olmazsa olmazı. Demokrasiyi güçlendireceğiz. Son 14 yılda atılan demokrasi adımları, Türkiye'yi büyüttü, güçlendirdi. Bütün demokrasi dışı çabalara rağmen, bütün demokrasi karşıtlarına rağmen, Türkiye demokrasi liginde üst sıralara tırmandı." dedi.
Ekonomide köklü değişimin mutlaka hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Ağbal, şunları söyledi:
"Uzun vadeli global trendlere bakıldığında Türkiye'de, Tekirdağ'da, Çorlu'da eğer ileride daha da büyüyeceksek, gelişeceksek, mevcut yaptığımız işleri yaptığımız gibi yapmayı bırakıp, yeni işleri yeni yollarla yapmamız lazım. Yani ekonominin ayarını baştan sona değiştirmemiz lazım. Ekonominin klasmanını yukarı taşımamız lazım. Bunun için de diyoruz ki araştırma, geliştirme, inovasyon ekonomide her bakımdan bir zihniyet dönüşümü olması gerekiyor."
Maliye Bakanı Naci Ağbal, Türkiye'deki sistemin sürdürülebilir olmadığını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Mevcut sistem sürdürülebilir değil, bunun sıkıntılarını sancılarını her gün yaşıyoruz. Bunu içimizde hissediyoruz. Bunu mecliste, hükümette, dış politikada görüyoruz. Sistem artık yeni Türkiye'nin istemlerine uygun değil. Sürdürülebilir olmadığı zaten oluşturduğu tedirginliklerden, sıkıntılardan belli. Bir kere bu, Türkiye'ye geçmişe dönük olarak baktığınızda mevcut sistem gerçekten hükümet olmada, meclis olmada, temsil kabiliyeti bakımından yetersiz. Hatırlayın 90'lı yılları, yüzde 20'ler seviyesindeki oylarla iktidar oldular, Türkiye artık bunu hak etmiyor. Türkiye temsilde güçlü bir temsil istiyor. Yani, demokrasi temsille güçlenecek. Onun için mutlaka bunu yapmamız lazım."
Toplantıya, Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan, AK Parti Tekirdağ Milletvekilleri Mustafa Yel, Metin Akgün ve Ayşe Doğan, MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, MÜSİAD Tekirdağ Şube Başkanı Muzaffer Arslan ile iş adamları ve STK temsilcileri katıldı.