Afyonkarahisar'da mühimmat deposu patlaması şehitleri anıldı
Afyonkarahisar'da mühimmat deposu patlaması şehitleri anıldıAFYONKARAHİSAR Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası'ndaki mühimmat deposu patlamasında şehit olan 25 asker, olayın 8'inci yıl dönümünde dualarla anıldı.
Afyonkarahisar'da mühimmat deposu patlaması şehitleri anıldı
AFYONKARAHİSAR Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası'ndaki mühimmat deposu patlamasında şehit olan 25 asker, olayın 8'inci yıl dönümünde dualarla anıldı. Anmaya pandemi nedeniyle 4 aile katıldı. Şehit babası Ali Taştan, "Ülkemizdeki polisimizin, askerimizin, devletimizin görev yapan herkese, Allah yardımcısı olsun. Tabii anne babalar olarak ağladık, sızladık, aynı günü yaşıyoruz. Biz soğuk mermer taşlarını öpüyoruz, çünkü biz çocuklarımızı görmedik" dedi.
Afyonkarahisar'daki Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası'nda yapılan mühimmat sevkiyatı sırasında 5 Eylül 2012 tarihinde meydana gelen patlamada 2'si astsubay, 2'si uzman, 21'i er olmak üzere 25 asker şehit oldu, 4'ü asker 8 kişi de ağır yaralandı. Patlamanın 8. yıl dönümünde anma töreni düzenlendi. Pandemi nedeniyle şehit ailelerinden 4'ünün katıldığı program Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası'nda gerçekleşti. Kışla girişinde il protokolü tarafından karşılanan şehit aileleri, içeri alındı. Anıtta okunan Kur-an'ı Kerim tilaveti sırasında şehit aileleri çocuklarının mezarları başında dua etti.
'MERMER TAŞLARINI ÖPÜYORUZ'
Program çıkışında açıklama yapan şehit babası Ali Taştan, "Bugün 8'inci yıl dönümümüz. Aynı acıyı, aynı ıstırabı yaşadım. Rabbim Allah hiçbir anneye babaya evlat acısı vermesin diyorum. Tabii biz 8 yıldır geliyoruz. Çocuklarımızı unutturmak istemiyoruz. Devlet yönetimi olarak da Sayın Vali olsun, vali yardımcıları olsun, aile çalışma ve sosyal hizmet müdürlerimiz olsun, bilhassa buradaki komutanlarımıza teşekkür ediyorum. Nedeni de şu; bize 8 yıldır hizmet ediyorlar. 8 yıldır kaşımızın üzerinde kara var demediler. Evlatlarımızı bu topraklarda, ülkemize görev yaparken, biliyorsunuz 5 bin 600 kalori ile yandı çocuklarımız. Ama biz çocuklarımızı göremedik. Bu anıtın yapılmasının sebebi de buydu. Bu anıt ülkemizde bir eser olacak. Biliyorsunuz ülkemizde bir sürü şehit anıtları var, cephanelikler var. Bu cephanede çalışan askerlerimiz, komutalarımız tedbirlerini önceden almaları için burası bir eser oldu. Bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, gazilerimize de Allah şifalar versin diyorum. Ülkemizdeki polisimizin, askerimizin, devletimizin görev yapan herkese, Allah yardımcısı olsun. Tabii anne babalar olarak ağladık, sızladık aynı günü yaşıyoruz. Biz soğuk mermer taşlarını öpüyoruz, çünkü biz çocuklarımızı görmedik" dedi.
'BU İŞİ AİHM'E KADAR TAŞIDIM'
Olay sonrasında yargılamanın devam ettiğini ve mahkeme sürecini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşındığını aktaran Taştan, "Mahkememiz sonuçlandı. 3 kişinin ceza aldığı, tabii ki buranın albayı, binbaşısı ve üsteğmeni 13'er yıl ceza aldı. Hatta 4 kişinin de yargılama kararını aldılar. Yargılama kararı devam ediyor. Ama üç kişinin cezaevinde olduklarını biliyorum. Ne kadar doğru yanlış olduğunu da bilmiyorum. Ben de yine söylüyorum bu işi AİHM'e kadar taşıdım. Hayırlısı neyse o olsun diyorum" diye konuştu.
3 KOMUTANA HAPİS CEZASI VERİLMİŞTİ
Öte yandan, olaya ilişkin Afyonkarahisar 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava 8 Ocak 2018 tarihinde sonuçlanmış, sanıklar; dönemin Bölük Komutanı Binbaşı Ali Duran ile Afyonkarahisar 500'üncü İstihkam Ana Depo Komutanlığı 4'üncü Mühimmat Bölge Komutanı emekli Kıdemli Albay Veysel Özbay 13 yıl 4'er ay, istifa eden eski Üsteğmen Tuncay Aydın ise 6 yıl 8 ay hapse mahkum edilmişti.