Haberler
Sahte dolar iddiaları sonrası TBB ve Merkez Bankası'ndan art arda açıklamalar

Sahte dolar iddiaları sonrası Merkez Bankası ve TBB'den art arda açıklamalar

Halep'te taarruz başlatan Esed karşıtı Heyet Tahrir Şam 32 bölgeyi ele geçirdi

Rejim karşıtı grup 32 bölgeyi ele geçirdi, 10 bin sivil evlerini terk etti

Muhtarın yerine kayyum atandı

Muhtarın yerine kayyum atandı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın o sözlerinin hedefinde Cübbeli mi var?

O sözler Cübbeli'ye mi?

Afla döndüğü üniversiteden 40 yıl sonra mezun oldu

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

EDİRNE'de 1979'da Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ne giren, 1980 darbesinin ardından 1982'de okuldan atılan Mehmet Özdemir (65), 40 yıl sonra mezuniyet mutluluğu yaşadı.

EDİRNE'de 1979'da Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ne giren, 1980 darbesinin ardından 1982'de okuldan atılan Mehmet Özdemir (65), 40 yıl sonra mezuniyet mutluluğu yaşadı. Öğrenci affıyla 2018-2019 akademik yılında üniversiteye dönen Özdemir, gençlerle eğitim aldığını belirterek, "Aftan yararlanıp gelince sıfırdan başladım. 2018 girişlilerle aynı statüye dahil bir öğrenci olarak başladım. Mimarlık, üniversitenin en zor bölümlerinden biri ve yüzde 90 devam mecburiyeti olan bir bölüm" dedi.

Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ne 1979 yılında giren Mehmet Özdemir, 1980 darbesiyle tutuklandı. Trakya Üniversitesi ile ilişkisi, 1982'de İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı kararıyla kesilen Özdemir, cezaevinden çıktıktan sonra ticaretle uğraşıp daha sonra emekliye ayrıldı. 3 çocuk ve 3 torun sahibi Özdemir, 2018'de çıkan öğrenci affıyla da ailesi ve yakın dostlarının maddi ve manevi desteğiyle üniversiteye geri döndü. Özdemir, 4 yıl süren eğitimin ardından "İçimde ukde kalmıştı" dediği mimarlığın mezuniyet belgesini törenle aldı. Özdemir, eşi Gülcihan Özdemir ile katıldığı mezuniyet töreninde meslek andını da sınıf arkadaşlarıyla birlikte okudu.

'DOSYAMI KAPATMAK İSTEDİM'

Mehmet Özdemir, Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nde 22 yaşındayken öğrenci olduğunu belirterek, "O zamanki şartlarda okuldaki siyasi olaylardan dolayı devam edemedim. İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı kararıyla 1982'de cezaevindeyken okulla ilişkim kesildi. 12 Eylül'den sonra da askeri cezaevlerinde vakit geçirdiğim için devam edemedim. Sonra çoluk çocuğa karıştık devam edemedim. Derken emekli olduk, 'Artık şu dosyayı kapatalım' diye düşündüm" diye konuştu.

'TORUNUM YAŞINDAKİ ÇOCUKLARLA GÜNDE 8 SAAT OKUDUM'

Mimarlık fakültesinde 3'üncü sınıfın birinci döneminde üniversiteyle ilişkisinin kesildiğini söyleyen Özdemir, "Bu aftan yararlanıp gelince sıfırdan başladım. 2018 girişlilerle aynı statüye dahil bir öğrenci olarak başladım. Bu genç çocuklarla birlikte okudum. Mimarlık, üniversitenin en zor bölümlerinden biri ve yüzde 90 devam mecburiyeti olan bir bölüm. Bu yüzden torunum yaşındaki çocuklarla günde 8 saati okulda geçirmek yorucu oldu" dedi.

Mimarlık bölümünden mezun olamadığı için hayatı boyunca ticaretle uğraşarak emekli olduğunu belirten Özdemir, "Bu okula ilk geldiğim zaman Türkiye'de 5 tane mimarlık vardı. Yani çok iyi bir meslekti, zor bir girişi vardı ve kazandım, geldim. Ben buraya gelmek için Adana İktisat Fakültesi ikinci sınıftan ayrıldım ama okuyamadık, okuyamayınca da içimizde bir ukde olarak kaldı. Bu dosyayı kapamamız gerekiyordu. Sonuçta kapadık" diye konuştu.

Mehmet Özdemir, diplomasını üniversiteye geri dönmesi için maddi ve manevi destek veren dostlarına götüreceğini belirterek, "Kapamama vesile olan, teşvik eden gerek maddi gerekse manevi yardımcı olan dostlarımın desteğiyle bu okula devam ettim ve bitirdim. Diplomayı da onlara götüreceğim" dedi.

'GEÇMİŞİMLE HESAPLAŞTIM'

Mimarlık mesleğini yapma konusunda ise kesin karar vermediğini belirten Özdemir, "Mesleği yaparım veya yapmayabilirim. O konuda bir şey söylemek için çok geç. Gencecik, pırıl pırıl gençler varken onların önünü kapayıp mesleği yapmak yerine, ben dosyamı kapadım. İçimdeki ukdemi çözdüm. Geçmişimle hesaplaştım. Ben bunu 24 yaşında da bitirebilirdim. Mimarlık beğendiğim, değer verdiğim, çok sevdiğim meslek ama yapmayabilirim. Yüksek lisans yapmayı da düşünmüyorum. Bu af olmasaydı üniversite sınavına girip okumazdım. Bir gencin önünü kapamazdım. Aftan yararlandım, eski haklarımı kullanmış oldum. Artık 65 yaşındayız, yüksek lisans için biraz geç kaldık. Ama kendi devremden arkadaşlarımın birisinin atölyesi olursa niye çalışmayayım?" diye konuştu.


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title