Adnan Menderes ve Arkadaşları İdamlarının 63. Yılında Anıldı
ESKİ Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan için idam edilişlerinin 63'üncü yılında Topkapı'daki Anıt Mezar'da tören düzenlendi.
ESKİ Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan için idam edilişlerinin 63'üncü yılında Topkapı'daki Anıt Mezar'da tören düzenlendi. Törende konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Aradan geçen 63 yıl gösterdi ki, Adnan Menderes, milletimizin gönlünün, en müstesna yerinde yaşamaya ve yaşatılmaya devam ediyor. Onun kalemini kıranlar da hakkı ve hukuku hiçe sayanlar da tarihin çöplüğünde birer zalim olarak anılıyor anılmaya da devam edecekler" dedi.
Merhum Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan, idam edilişlerinin 63'üncü yılında Topkapı'daki anıt mezarda düzenlenen törenle anıldı. Törene İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul Valisi Davut Gül, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Yusuf Kenan Topçu, İstanbul İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanı Tuğamiral Serkan Tezel, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri, Ak Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe ve çok sayıda vatandaş katıldı. Tören Kuran'ı Kerim okunmasıyla başlarken, Menderes, Polatkan ve Zorlu için dualar edildi. Menderes'in kabrine karanfil bırakıldı. Daha sonra 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın kabri ziyaret edilerek dua edildi ve karanfil bırakıldı.
'TÜM DARBE, İHANET VE KALKIŞMALARI BİR KEZ DAHA LANETLİYORUZ'
Anma Töreni'nde konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Merhum Adnan Menderes'in manevi huzurunda, bağımsızlığımıza ve milli irademize vurulmaya çalışılan prangaları, 27 Mayıs'ı, 12 Eylül'ü, 15 Temmuz'u; Tüm darbe, ihanet ve kalkışmaları bir kez daha lanetliyoruz. Bu hain saldırılar, Milletimizin istiklal ve istikbaline; devletimizin bekasına kurulmuş pusulardı. Ülkemiz ne zaman, 'Muasır medeniyetler seviyesinin en üstüne çıkma' idealine doğru ilerlese, seçilmiş hükümetlerimiz ne zaman necip milletimizle hemhal olsa, kirli ve karanlık odaklar hep harekete geçti ve piyonlarını sahneye sürdü. İşte merhum Adnan Menderes. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadeleriyle; O, 'Bu milletin adamıydı', 'Başkalarının adamları olanlar ise ne Menderes'ten ne de onun gibi ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarında imzası olanlardan, asla hazzetmediler'. Oysa ne demişti Menderes ve arkadaşları: 'Yeter Söz Milletin'. Evet, söz gerçek sahibine bırakılacaktır. Bu amaçla yola çıkılmıştı" dedi.
'BİR NAR AĞACI VAR, BİR DE DAR AĞACI. NAMERDE NAR DÜŞTÜ, YİĞİDE DAR AĞACI'
Bakan Yerlikaya, "Menderes Türkiye'sinde yeni bir hikaye yazılıyordu artık. Peki sonra ne oldu? Tarihe kara bir leke olarak geçen 27 Mayıs darbesi yaşandı. ve bu yükseliş hikayesinin en acı dolu, en yürek burkan günleri yaşanmaya başladı. Yassıada günleri. Başta 3. Cumhurbaşkanımız Sayın Celal Bayar ve nezaket timsali başvekilimiz Sayın Adnan Menderes olmak üzere, aralarından bakanların, milletvekillerinin, komutanların ve bürokratların olduğu 592 kişi 11 ay boyunca yargılandılar. Kıymetli Misafirler, yaşananlar sadece demokrasi adına değil adalet adına da, insanlık adına da utanç vericiydi. Kalem kırılmıştı. O'nu ve iki arkadaşını, bir seher vakti idam sehpasına çıkardılar. Oysa, Menderes ve dava arkadaşlarının şahsında mahkum edilen de, dar ağacına çıkarılan da, bizatihi milletimizin özgür iradesiydi. Merhum Necip Fazıl, O unutulmaz dizelerinde diyor ya: 'Bir nar ağacı var, bir de dar ağacı. Namerde nar düştü, yiğide dar ağacı…' Sanmışlardı ki, başvekili asarsak, o yiğit adamı, o milletin adamını, halkın gönlünden de söküp atarız. Oysa aradan geçen 63 yıl gösterdi ki, Adnan Menderes, milletimizin gönlünün, en müstesna yerinde yaşamaya ve yaşatılmaya devam ediyor. Onun kalemini kıranlar da, hakkı ve hukuku hiçe sayanlar da, tarihin çöplüğünde birer zalim olarak anılıyor anılmaya da devam edecekler. Peki o hüzün adası, Yassıada?.. Yassıada 11 yıldır, Sayın Cumhurbaşkanımızın gösterdiği iradeyle artık Demokrasi ve Özgürlükler Adası olarak yaşıyor. Yaşatılan sadece, Demokrasi ve Özgürlükler Adası değildir. Merhum Adnan Menderes'in ve dava arkadaşlarının hayalini kurduğu, 'Büyük ve Güçlü Türkiye' hedefi son 23 yıldır, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde AK Parti tarafından yaşatılmaya, Sürdürülmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.
'27 MAYIS ARTIK BAYRAM OLMAKTAN ÇIKTI'
İstanbul Valisi Davut Gül, "Hepimiz zamanın ve mekanın şahitleriyiz. Yassıada'ya gidip gezdiğimizde, Yassıada'da, o Demokrasi Müzesi'nde yapılanları gördüğümüzde aslında kabahatler kanununa göre bile suç olduğu tartışılacak bir konuda, birkaç konuda, ağır ceza mahkemelerinin milletin seçtiği başbakanımızı, bakanlarımızı ve milletvekillerimizi yargıladığını, bunları idama götürdüğünü gördük. Millet olarak; Anadolu'nun her köşesinde bunlar yaşanırken için için dua eden, ağlayan, çocuklarına şehitlerimizin ismini veren, soy isimlerini veren bir milletimiz vardı. Aslında bugünkü tören, devlet töreninden ziyade bir millet töreni. Çünkü; ihtilalden sonra yıllarca bayram olarak kutlanan 27 Mayıs, milletimizin iradesiyle, milletimizin demokrasiye sahip çıkmasıyla birlikte, artık bayram olmaktan çıktı. Şehitlerimizin anıldığı, şehitlerimize dua edildiği bir ortama dönüştü" diye konuştu.
'UMARIM GÜZEL ÜLKEMİZ BİR DAHA BÖYLE ACILAR YAŞAMASIN'
Adnan Menderes'in gelini Ümran Menderes ise, "Maalesef biz İstiklal Madalyası sahibi başvekilimizi ve de çok değerli dışişleri vekilimiz ve maliye vekilimizi astık. Düzmece bir mahkemenin üyelerinin dahi, 'Sizleri buraya tıkan güç böyle istiyor' demeleri, olayın vahametinin ne kadar da büyük olduğunu bizlere gösteriyor. Umarım ve dilerim güzel ülkemiz bir daha böyle acılar yaşamasın" diye konuştu.