Adalet, Enerjisini Kendi Üretecek
Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı, çatısına kurulan rüzgar türbini sayesinde kendi elektriğini üretmeye başladı.
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı, çatısına kurulan rüzgar türbini sayesinde kendi elektriğini üretmeye başladı. Projenin fikir babası Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı Fehmi Tosun türbini üretecek firmanın ilk etapta kendisini dolandırıcı sandıklarını söyledi.
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı çatısına kurulan rüzgar türbini sayesinde kendi enerjisini üretmeye başladı. Şuanda adliyenin enerji ihtiyacının küçük bir kısmını karşılayan adliye çatısındaki rüzgar türbinlerinin daha da geliştirilerek adliyenin tüm enerji ihtiyacını karşılaması hedefleniyor.
Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nin çatısına kurulan projenin fikri, 2012'de Başsavcı Vekili Fehmi Tosun'dan çıktı. Geçtiğimiz ay Anadolu Adliyesi Cumhuriyet Başsavcısı olan Fehmi Tosun projenin elektrik enerjisi üretmeye başlamasıyla Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne geldi.
"2012 ADALET SARAYI'NIN ÇATISININ ÇOK RÜZGAR ALDIĞINI TESPİT ETTİM"
Adliyenin çatısında rüzgar türbinlerini yerinde inceleyen Başsavcı Tosun, "Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nın çatısının çok rüzgar aldığını 2012'de tespit ettim. Yurtdışında bu tip çatılarda rüzgar türbinlerinin kullanıldığını görünce, ülkemizde de bunu uygulayabilir miyiz diye aklıma düştü. 2013'ün Mart ayında kendi imkanlarımızla Çin işi manometrelerle bir takım ölçümler yaptık. Rüzgarın elverişli olacağını tespit ettik" dedi.
Bu fikri İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü'nden öğretim üyesi Ergün Bozdağ ile paylaştığını belirten Başsavcı Tosun, "Hocam ekibiyle birlikte geldi. Bir iki ay kadar ölçüm yaptılar ve burada rüzgar türbini kurulmasının verimli sonuç doğuracağı kanaatine vardılar" şeklinde konuştu.
Tosun, "Sadece eski İstanbul Valimiz Hüseyin Avni Mutlu inandırıcı bularak bize 250 bin TL verdi. Oradan gelen parayla sensörleri aldık ve rüzgar ölçümlerine başladık" diye konuştu.
"BENİ DOLANDIRICI ZANETTİLER"
Enerji Bakanlığı Müsteşarlığı'nın da projeye destek verdiğini aktaran Tosun, türbinleri üretecek firma yetkililerinin ilk etapta kendini dolandırıcı zannettiklerini açıkladı.
Başsavcı adıyla dolandırıcılık yaptığının zannedildiğini ifade eden Başsavcı Tosun, "Ben buradan birkaç kez aradım Cem beyi, çıkmadı telefonlarıma. Asistanı 'burada yok' diyor. 'Şuanda toplantıda' diyor. Geri dönmüyor. Altı, yedi gün geçti, tabi biz de bozuluyoruz ama komple bu türbini üretecek başka firma yok. En sonunda bir şekilde ulaştık Cem beye. 'Niye telefonlarımıza çıkmıyorsunuz?' diye sorunca dedi ki 'Bir başsavcı vekili türbin üretir mi? Ancak başsavcı vekiliyim diye dolandırıcı olabilir diye düşündük' dedi" diye konuştu.
Tosun, firma sahibinin daha sonra projeyi inandırıcı bulduğunu ve maliyetin yaklaşık yüzde 80'ni karşıladığını söyledi.
"HESAPLARIMIZI YÜZDE 95 ORANINDA TUTTURDUK"
Hesaplanan miktarda rüzgar hızından elektrik enerjisi ürettiklerini gördüklerini belirten Tosun, "Biz şuanda bunu görmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Hesaplarımızı yüzde 95 oranında tutturduk. Yüzde yüze ulaşmak için de gerekli eksikliklerimizi tamamlıyoruz" diye konuştu.
Asıl amaçlarının böyle bir türbinin üretilebildiğini ve Türkiye'de kullanılabileceğini göstermek olduğunu belirten Başsavcı Tosun, Ar-Ge ve Ür-Ge çalışmalarının tamamlanmasıyla projenin tüm çatılarda uygulanabileceğini söyledi. - İSTANBUL