'ABD'nin Gülen'in iadesi konusunda hiçbir şey yapmaması kabul edilemez' - Washington DC
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Washington Ofisi (SETA DC) ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ortaklığında organize edilen "15 Temmuz Darbe Girişiminden 3 Yıl Sonra Türk-Amerikan İlişkileri" paneline katılan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehdi Eker, 15 Temmuz FETÖ'nün...
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı Washington Ofisi (SETA DC) ile Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ortaklığında organize edilen "15 Temmuz Darbe Girişiminden 3 Yıl Sonra Türk-Amerikan İlişkileri" paneline katılan AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehdi Eker, 15 Temmuz FETÖ'nün darbe girişimini ve Türk-Amerikan ilişkilerini değerlendirdi.
FETÖ'nün nasıl bir örgüt olduğunu anlamak için devlete nasıl sızdığını iyi okumak gerektiğini kaydeden Eker, ABD'nin bu örgütün gizli yapısını iyi anlaması gerektiğini söyledi.
Eker, "El Kaide'nin 11 Eylül'de yaptığı şey ne ise FETÖ'nün 15 Temmuz'da yaptığı şey de aynısıdır. Bu noktada ABD Türkiye'nin yaşadıklarını anlamalıdır." diye konuştu.
"Gülen'in iadesine yönelik girişimler sonuçsuz kaldı"
Eker, 15 Temmuz ve sonrasında Türkiye'nin müttefiki olarak ABD'nin yaklaşımlarını eleştirerek, "Müttefikimiz ABD'nin FETÖ ve elebaşı Fetullah Gülen'in iadesi konusunda hiçbir şey yapmaması kabul edilemez. Gülen'in iadesine yönelik bizim yaptığımız tüm girişimler sonuçsuz kaldı." dedi.
Elebaşı Gülen'in halen ABD'de yaşamaya devam ettiğini belirten Eker, Türkiye'nin bugüne kadar 7 iade talebi sunduğuna dikkat çekerek, "FETÖ sadece Türkiye'ye değil, ABD'ye ve içinde bulunduğu tüm ülkelere karşı da bir tehdittir. Biz bu bağlamda ABD'nin FETÖ bağlantılı okulları kapatması gerektiğini bir kez daha dile getiriyoruz." ifadesini kullandı.
"Sabotajların çoğu FETÖ kaynaklıydı"
AK Parti'nin Kürt sorununun barışçıl yollarla çözümü için büyük çaba harcadığının altını çizen Eker ancak bu çabaların birçok sabotajla engellenmeye çalışıldığına vurgu yaptı.
Eker, "Bu sabotajların büyük çoğunluğu FETÖ kaynaklıydı. Bu çerçevede FETÖ'nün PKK ve diğer terör örgütleriyle farklı noktalarda iş birliği yaptığını da vurgulamak lazım." diye konuştu.
"Türk-Amerikan ilişkileri konusunda pesimist değiliz"
Eker, "inişli-çıkışlı bir süreçten geçen" Türk-Amerikan ilişkileri hakkında da "Türk-Amerikan ilişkileri konusunda gerçekçiyiz ama pesimist değiliz." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin S-400 hava savunma sistemlerine ihtiyacı olduğunun altını çizen Eker, "Bizim bir hava savunma sistemine ihtiyacımız var. Burası kesin. Biz bunu ABD ile çözelim, onlardan alalım dedik ama olmadı. 17 ay sürdü bize dönmeleri." dedi.
Eker ayrıca, Türkiye'nin S-400 meselesinden kaynaklı teknik sorunların çözülebilmesi için yaptığı komisyon önerisinin halen masada olduğunu hatırlattı.
Panele Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç da katıldı.
"TSK bölgedeki en güçlü ordu olduğunu gösterdi"
Öte yandan aynı etkinlik kapsamında gerçekleştirilen "Suriye Krizinde Bölgesel Rekabet ve İşbirliği" başlıklı oturuma ise Ortadoğu Enstitüsü Kıdemli Araştırmacısı Charles Lister ve SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Prof. Dr. Muhittin Ataman katıldı.
Ataman, 15 Temmuz'dan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye'de başarıyla gerçekleştirdiği operasyonları anımsatarak, "15 Temmuz'dan sonra üst düzey birçok FETÖ'cü asker ihraç edildi. Bu süreçte TSK başarılı operasyonlarıyla bölgedeki dost ve düşmanlarına hala bölgedeki en güçlü ordu olduğunu gösterdi." diye konuştu.
"YPG-PKK bağı aşikardı"
Lister de ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye politikasını eleştirerek, "ABD'nin mevcut yaklaşımları Suriye'deki kendi amaçlarını realize etmeyi oldukça zorlaştırıyor." dedi.
ABD'nin destek verdiği YPG'nin PKK ile olan bağının aşikar olduğuna vurgu yapan Lister, buna rağmen ABD yönetiminin DEAŞ'a karşı YPG/PKK'yı kullanmayı seçtiğinin altını çizdi.
Aynı etkinlikte "15 Temmuz Darbe Girişiminden Bu Yana İkili İlişkiler" başlığıyla yapılan diğer oturuma ise ABD-Türkiye İş Konseyi Başkanı Jennifer Miel, Türkiye Maarif Vakfı (TMV) Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün ve Hudson Enstitüsü Kıdemli Uzmanı Michael Doran katıldı.
15 Temmuz sonrası Türk-Amerikan ilişkilerini ekonomik ve ticari yönüyle değerlendiren Miel, "15 Temmuz öncesi ve sonrasına baktığımızda ABD ile olan ticari ilişkilerde büyük bir fark görmüyoruz. Hatta artış olduğunu bile söyleyebiliriz." yorumunu yaptı.
Miel, Türkiye'de bin 800 civarında Amerikan şirketi olduğunu belirterek, İstanbul'un bölgede liman görevi gördüğünü dile getirdi.
"Erdoğan-Trump görüşmeleri çok önemli"
TMV Başkanı Akgün de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasındaki görüşmelerin önemine vurgu yaparak, "İkili ilişkilerde birçok sorun olsa da iki ülkenin de birbirlerine ihtiyacı var ve ikili ilişkileri düzene koyma yolunda yeteri kadar tecrübesi var. İniş ve çıkışlar oldu ama yolun sonunda ilişkilerin yoluna gireceğine inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Doran ise Türk-Amerikan ilişkileri konusunda karamsar olmadığını ancak özellikle S-400 meselesinden dolayı Washington'da oluşan Türkiye karşıtı havaya dikkati çekti.