800 Yıllık Reçeteye Kanıt Arıyorlar
Selçuklu ve Osmanlı döneminde uygulanan müzikle tedavi yöntemlerini araştırmak ve uygulamak amacıyla Edirne'de kurulan Uygulamalı Müzik Terapileri Derneği, terapiyi bilimsel veriler üzerine oturtmak üzere çalışmalarına başladı.
Selçuklu ve Osmanlı döneminde uygulanan müzikle tedavi yöntemlerini araştırmak ve uygulamak amacıyla Edirne'de kurulan Uygulamalı Müzik Terapileri Derneği, terapiyi bilimsel veriler üzerine oturtmak üzere çalışmalarına başladı.
Dernek üyeleri "la" notasındaki hertz farklılığının frekans dağılımının, müzikle terapide insanlar üzerindeki etkisini araştırmak amacıyla çalışma yürütüyor.
Dernek Başkanı ve Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 10 yıldır müzikle tedavi alanında çalışmalar gerçekleştirdiklerini, Sağlık Bakanlığı'nın Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği'ni yayımlamasının ardından çalışmalarını artırdıklarını söyledi.
"Makamdan Şifaya" adlı müzikle tedavi üzerine kaleme alınan kitabın yazarlarından Prof. Dr. Öztürk, 800 yıl önce, darüşşifalarda uygulamaya başlanan ve bir anlamda geçmişten bugüne gelen reçeteler olarak da addedilen müzikle terapilere bilimsel metodolojileri kullanarak kanıt oluşturmaya çalıştıklarını belirtti.
-La notasının frekansı araştırılıyor
La notasının frekans aralığındaki değişikliklerin insanlar üzerindeki farklılığı ortaya koymak amacıyla araştırma yaptıklarını anlatan Prof. Dr. Öztürk, şunları kaydetti:
"Örneğin Dede Efendi, Itri ya da Mozart'ın beste yaparken kullandığı la sesinin 440 hertzlik frekansta olmadığını biliyoruz. Şimdi standart olarak kullandığımız la 440 hertz ama 1800'lü yıllarda 426 ile 460 hertz frekanslarında farklı la seslerinin kullanıldığını görüyoruz. Yani Mozart'ın beste yaparken piyanosundan kulağımıza gelen la sesi bugünkünden farklıydı. Biz bunun bilimsel araştırmalarını yapmaya başladık. Hamammizade İsmail Dede Efendi'nin Sultaniyegah Ağır Semaisi'ni bir 440 hertzden bir de 432 hertzden kayıt ederek bunun bireyler üzerindeki etkisini araştırıyoruz, sonbaharda bu araştırmamızı sonuçlandıracağız."
-"Rast neşe, saba cesaret verir"
Tarihten aktarılan reçetede rast makamının şifa, saba makamının cesaret verdiği ifade edilen terapilere etki eden durumları da ortaya çıkarmak istediklerini ifade eden Öztürk, "Makam çok önemli bir parametre ancak bunun dışında farklı faktörler de var. İcra, usul şekilleri ve kullanılan sazlar... Şimdi bir şey daha ortaya çıkıyor hangi akor düzeninde icra edildiği de etkili" dedi.
Öztürk, bazı matematikçilerin söylediği 432 hertz frekansının evrenin matematiğine daha uygun olduğu iddialarına da kanıt oluşturmaya çalıştıklarını kaydetti.
Bilimsel kanıt çalışmaları yanı sıra müzikle terapi uygulamalarını da sürdürdüklerini anlatan Prof. Dr. Öztürk, "Antalya'da mart ayında düzenlenen 9. Ulusal Kemik İliği Transplasyonu ve Kök Hücre Tedavileri Kongresi'nde, kök hücre hastalarına yönelik bir çalışma yaptık. 15 Mayıs'ta da I. İzzettin Keykavus Darüşşifası'nda Sivas'ta konser vereceğiz" dedi.