7. Dini Yayınlar Kongresi
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Biz üzerimize düşen görevleri yerine getirebilirsek gençlik müsebbibi olmadıkları sorunların üstesinden gelerek daha güzel bir dünyanın mimarları olacaktır.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Biz üzerimize düşen görevleri yerine getirebilirsek gençlik müsebbibi olmadıkları sorunların üstesinden gelerek daha güzel bir dünyanın mimarları olacaktır." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü tarafından "Gençliğe Yönelik Yayıncılık" temasıyla düzenlenen 7. Dini Yayınlar Kongresi, İslam Araştırmaları Merkezi'nde (İSAM) başladı.
Kongrenin açılışında konuşan Erbaş, gençliğin, kimlik ve kişilik açısından toplumda var olmaya kapı aralayan belirleyici bir dönem olduğunu söyledi.
Erbaş, geleneksellikten modernliğe geçişte hem bireysel hem de toplumsal olarak köklü zihniyet değişiminin gerçekleştiği bugünlerde farklı bir gençlik profili ile karşı karşıya bulunulduğunu belirtti.
Bugün farklı yaklaşım ve hareketleri analize tabi tutmadan kabullenebilen, çağın ilgi ve algılarına karşı edilgen bir tutum sergileyen, enerjisiyle tüketim kültürünün hızına yetişmeye çalışan bir gençlik bulunduğunu anlatan Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunda dünyayı zaman ve mekan açısından küçülten küreselleşmenin yanında, toplumsal hayatı tüm yönleriyle etkisi altına alan bireysellik, dünyevileşme, sanal hayat, popüler kültür pratikleri gibi gençliği ideal boyuttan uzaklaştıran faktörlerin etkisini inkar edemeyiz. Geçmişe göre oldukça farklı veçheleri, imkanları ve problemleri olan modern zamanın, insanoğlunu neredeyse bütünüyle değiştirip dönüştüren tarafını hayatın her aşamasında derinden hissetmekteyiz. Zira bugün baş döndürücü bir hızla değişip gelişen iletişim ortamı, her türlü kimlik, kültür ve alışkanlıkları aynı süratle sosyal dolaşıma dahil etmektedir. Özellikle kültürel çatışma ve kimlik bunalımına sebebiyet veren değişimlerden doğrudan etkilenen genç kuşakta daha çok gözlemlenen bu olgu, kongremizin konusunu belirlememizde birincil derecede etken olmuştur."
Erbaş, kongrenin, modernleşmenin yan etkileri arasında sayılabilecek popüler kitle kültürünün, gençlik açısından ne ifade ettiğini ve gençliği nasıl kuşattığını iyi analiz etmek için önemli bir imkan olduğunu dile getirerek, dayatmacı yüzeyselliğin gençler arasında yükselen değer haline gelmesinde hangi etkenlerin rol oynadığı sorusuna mantıklı cevaplar üretilmesi gerektiğini vurguladı.
"İdeal istikameti nasıl tahkim edebiliriz?"
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, kitle iletişim araçlarının ikna kabiliyetiyle yaşam şartlarını belirlemede öne çıktığını ve teknolojik istibdatla insanı adeta tükettiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Gelinen noktada, bahse konu ettiğimiz sürecin aktif olmadığı bir yaşam alanından söz etmek neredeyse imkansızdır. Bu noktadan hareketle, modern dünyanın krizlerinde boğuşan ve yarını omuzlarına yüklediğimiz gençliğe dair zihnimde tebarüz eden bazı soruları sizlere arz etmek istiyorum. Birçok medya aracı vasıtasıyla vizyona konulan, eğlence ve gösteri endüstrisi tarafından özellikle gençliği merkeze alarak servis edilen imajlar karşısında, yayın hizmetinde bulunanlar olarak neler yapabiliriz? Zamanın ruhu olarak gördüğümüz gençliği, her türlü mecrada oluşturulan karmaşanın gölgesinde, salim fıtratıyla nasıl buluşturabiliriz? Hazreti Peygamber'in emaneti olan gençliğin, kendisini, insanı, eşya, tabiat ve kainatı hangi perspektiften ve ne şekilde görüp algıladığını kavrayabilmek için hangi muhkem yollara başvurabiliriz? Bu dünyanın umudu olan gençliğin potansiyelindeki heyecan ve idealizmi, İslam'ın insana hayat veren ilkeleri ışığında nasıl pratiğe dönüştürebilir, ideal istikameti nasıl tahkim edebiliriz?"
Erbaş, kongre sürecinde bu sorulara verilecek cevapların, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak icra edecekleri yayın faaliyetlerinde kendilerine rehberlik edeceğini ve çalışmalarına ivme kazandıracağını aktardı.
"Gençliğe rehberlik dünyamızı gözden geçirmek zorundayız"
Bugün birçok açıdan yaşanmaz hale gelen dünyanın, olumsuzlukların, karmaşanın sebebinin gençler olmadığını, aksine gençlerin yaşanan hayatın en büyük mağdurları olduğunu aktaran Erbaş, şunları kaydetti:
"Maalesef dünyevileşme hastalığına kendisini kaptıran bir anlayış, yarına karşı en büyük sorumluluk olarak gençlere umutla hayal kurabilecekleri, heyecanla çalışıp güvenle yaşayabilecekleri, ahlaki ilkeleri önceleyen bir dünya bırakamadık. Onları her köşesi tuzaklarla, aldatmacalarla kuşatılmış sokaklara, hayatlara mahkum etti. Öncelikle biz yetişkinler kendimizi, hayata bakışımızı, katkımızı, sorumluluklarımızı, gençliğe rehberlik dünyamızı gözden geçirmek zorundayız. Biz üzerimize düşen görevleri yerine getirebilirsek gençlik müsebbibi olmadıkları sorunların üstesinden gelerek daha güzel bir dünyanın mimarları olacaktır. İslam'ın hakikatleriyle gençliğin heyecanı buluştuğunda dünya değişip güzelleşecektir. Gençliğin arayışı ile insanlığın efendisinin örnek ahlakı buluştuğunda yeryüzü daha yaşanabilir hale gelecektir."
Diyanet İşleri Başkanlığı adına öz eleştiri de bulunan Erbaş, "Şimdiye kadar ortaya koyduğumuz, özellikle gençlerimize yönelik yayın hizmetinin bizden beklenilen düzey ve yeterlilikte olmadığının farkında olduğumuzu ifade etmek isterim. Bu bağlamda gençlerin anlama, kavrama ve yorumlama becerilerine doğrudan hitap edebilen, onların iç dünyalarına daha çok temas edebilen, sıradanlıktan uzak yayınlarla onları buluşturmak bizim için önemli bir sorumluluktur." dedi.
Erbaş, basılı ve süreli yayın hizmetleriyle birlikte her türlü eylem ve ilişkisini teknoloji üzerinden gerçekleştiren topluma ve gençliğe sahih dini bilgiyi en iyi şekilde sunma mecburiyetinde olduklarını kaydetti.