6. Uluslararası Doğalgaz Sempozyumu

İstanbul Gaz Dağıtım Sanayi ve Ticaret AŞ (İGDAŞ) Genel Müdürü Mehmet Çevik, "İGDAŞ olarak Türkiye'nin en değerli markaları arasında 32'nci sıradayız. Donanımlı, bilgili ve tecrübeli çalışma arkadaşlarımla birlikte daha büyük başarılara imza atacağımızdan şüphem yok" dedi.

Çevik, 6. Uluslararası Doğalgaz Sempozyumu'nda (INGAS 2015) yaptığı konuşmada, INGAS'ın sektör için ortak aklı başarıyla buluşturduğunu ve katılımcıların katkılarıyla geleceğe ışık tuttuğunu dile getirdi.

Bu yıl ana temalarının "doğal gaz sektöründe mükemmele yolculuk" olduğunu açıklayan Çevik, burada bir çok değerli uzman, akademisyen, sektör temsilcileri ve yöneticilerin, bilgi ve birikimlerini paylaşacağını belirtti.

Çevik, bu yaklaşımla yeni fikirlerin ortaya atılacağının altını çizerek, "sürdürülebilir bir doğalgaz piyasasını nasıl oluşturabiliriz" sorusuna yanıt arayacaklarını vurguladı.

İGDAŞ'ın 29 yıllık geçmişi ve birikimiyle bir okul olduğuna dikkati çeken Çevik, şunları kaydetti:

"Bu sadece bir sempozyumla olan ve kolay kazanılan bir ünvan değildir. İGDAŞ, 17 bin kilometreyi bulan doğalgaz boru hattına sahip. 6 milyona yaklaşan abonemiz var. Türkiye'nin en büyük 500 kuruluşu arasında 28'inci sıradayız. Müşteri memnuniyetimiz yüzde 96. Türkiye'nin en değerli markaları arasında 32'nci sıradayız. Donanımlı, bilgili ve tecrübeli çalışma arkadaşlarımla birlikte daha büyük başarılara imza atacağımızdan şüphem yok. Yaptığımız her işin ve elde edilen her başarının arkasında İstanbul Büyükşehir Belediyemizin büyük gücünü hissediyor olmak başarının anahtarı."

"Türkiye'de cihaz bazında doğalgaz pazarı, büyük ölçüde yerli üretimden karşılanıyor"

Doğalgaz Cihazları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (DOSİDER) Başkan Vekili Dr. Celalettin Çelik ise İGDAŞ'ın Türkiye gaz sektörüne katkılarının çok iyi bilindiğini ifade etti.

DOSİDER olarak içinden doğalgaz geçen tüm cihazların kurumsal firmalarını temsil ettiklerini belirten Çelik, şu anda önde gelen yerli ve yabancı 27 tane üretici ve dağıtıcı firmanın derneğin üyesi olduğunu söyledi.

Çelik, kuruldukları 1993 yılından bu yana Türkiye'de sağlıklı pazarın oluşması, haksız rekabetin büyük ölçüde önlenmesi, standardizasyon ve kalitenin gelişmesi amacıyla çok önemli faaliyetlerde bulunduklarını anlattı.

Tüketicinin doğru, sağlıklı ve güvenli kullanım konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla ise gerek dernek gerekse başta İGDAŞ olmak üzere gaz dağıtım şirketleriyle çok sayıda faaliyetleri olduğunu vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:

"Türkiye'de doğalgaz pazarının cihaz bazında büyük ölçüde yerli üretim tarafından karşılandığını söylemekten memnuniyet duyuyorum. Dünyanın belli başlı üreticileri Türkiye'de üretim yapmaktadır. Gelenekselleşmiş çok değerli yerli üreticilerimiz de var. Türkiye'de kullanılan cihazların yüzde 80'i ülkemizde üretilmektedir. Büyük bir ihracat potansiyeli söz konusu. Pek çok projeyi biz gaz dağıtım şirketleriyle yürüttük.

Bunun yanında henüz tamamlayamadığımız bir Ortak İç Tesisat Şartnamesi var. Çok çeşitli illerde bölgelerde farklı şartnameler uygulanabilmektedir. Bunların tek bir merkezden toplanması bizim en büyük arzumuzdur. Bu konuda da faaliyetlerimize devam edeceğiz. AB ile yapılan çalışmalar çerçevesinde bir takım enerji tüketen cihazların etiketlenmesi söz konusu. Bizim sektörümüzde ise birkaç yıl içinde devreye girecek. Burada yoğuşma teknolojisi ön plana çıkacaktır."

Yoğuşmalı ürünlerdeki yerlileştirme oranını artırmak üzere bir Gaz Yakan Cihazlar Mükemmeliyet Merkezi üzerinde prensip anlaşmasına vardıklarının altını çizen Çelik, böylece yıllık yaklaşık 250 milyon liralık ithalat tutarını yerli üretimle karşılamayı ve bunu 2018 yılında yürürlüğe koymayı planladıklarını söyledi.

"Türkiye'nin bir çok yerine insan yetiştirilmesi gerekli"

Türkiye Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliği Derneği (GAZBİR) Başkanı Yaşar Arslan ise doğalgaz sektöründe beklentilerin arttığına işaret etti.

Türkiye'de son 13 yılda doğalgaz piyasasının üç kat büyüdüğünü belirten Arslan, "Türkiye genelinde yaklaşık 100 bin kilometrelik bir şebekeye yaklaşan bir ağı örmemize imkan verdi. Türkiye'de beklentiler arttı. Özellikle kesintisiz bir arz güvenliği konusu gündemde. İkinci olarak teknik emniyet çok önemli. Aynı zamanda müşteriye hızlı ve güvenli hizmet sunmak amacımız" diye konuştu.

Doğalgazın kullanımının azlığından dolayı mali kaynak sıkıntısı yaşadıklarının bildiren Arslan, şebekenin olduğu yerde doğalgaza geçmenin zorunlu olması ve çevre raporlarına bakıldığında da doğalgazın zorunlu hale getirilmesi gerektiğini söyledi.

Arslan, akıllı sistemlerin önemine dikkati çekerek, akıllı sistemlerin ömürlerinin çok kısa süreli olduğunu, sürekli yenilemek ve değiştirmek gerektiğini aktardı.

Bu sistemlere kaynak bulma sorununun çözülmesi gerektiğine işaret eden Arslan, şöyle devam etti:

"İnsan kaynakları açısından Türkiye'nin bir çok yerine insan yetiştirilmesi gerekli. İGDAŞ'ın bu konuda bir okul. Belediyeler üst yapı konusunda destek vermeli. Yasa kapsamında belediyelere yüzde on hisse verildi. Üst yapı konusunda maliyetler çok. Numarataj konusunda belediyelerin değişiklik yapması adres konusunda sorunlara yol açmaktadır. Adrese dayalı nüfus sistemine bizim sistemimizin entegre edilmesi gerekiyor. Özellikle iç tesisatta dağıtım şirketlerinin sorumlulukları çok fazla. Daire içindeki tesisattaki sorumluluk mühendislerin sorumluluğunda olmalı, şirketler Avrupa'da olduğu gibi kolon hattı dışında işlem yapmamalıdır."

Toplantıda, doğalgaz kazası ile ilgili video sunumu da yapan Arslan, teknik emniyet konusuna dikkati çekti.

GAZBİR olarak son yaşanan olaylarla ilgili çalışmalar yaptıklarına değinen Arslan, "Cihaz bağlantılarında kullanan boru ekipmanlarına son kullanma tarihin yazılmasını isteyeceğiz. Spiral bağlantılar ömür yazılmadığı için değiştirme zamanı bilinemiyor. Ayrıca karbonmonoksit zehirlenmelerini önlemek için evlerde karbonmonoksit ölçer cihazların zorunlu olmasını istiyoruz. Ayrıca sosyal sorumluluk kapsamında duyma engelli vatandaşlarımızı sistemimizde tanımlayıp onlara ulaşmayı planlıyoruz" ifadelerini kullandı.