50 yıldır özenle sakladığı eserleri bağışlayacak
MEHMET Tezçakın, 1920 Sultanahmet Köftecisi'nin üçüncü nesil sahibi. Tezçakın çocukluğundan bu yana koleksiyon merakı olduğu ifade ediyor.
"GELECEK NESİLLERE IŞIK TUTMASINI ARZULUYORUM"
Yıllardır özenle sakladığı ve Cumhurbaşkanlığına bağışlamak istediği eserleri anlatan Mehmet Tezçakın, "Çocukluğumda başlayan toplama merakım ileriye dönük koleksiyonculuğa dönüştü. Daha sonra araştırmalarla eksiği tamamladık. Bu emanetlere sahip çıkılması için bir müze kurulmasını çok arzuladım. Ama başaramadım, şimdi en azından bu birikimin bir devlet kütüphanesinde kalmasını, saklanmasını ve gelecek nesillere ışık tutmasını arzuluyorum. Bağışlama talebimi bir hafta önce ilettim. Ama daha cevap gelmedi. Şu an kütüphane için çok önemli kitaplar mevcut. Onun haricinde benim büyük koleksiyonumda yer alan paralar var" diye konuştu.
"NÜMİSMATİKTEN OSMANLICA VE TÜRKÇE OKUMAYI ÖĞRENDİM"
Önemli eserleri Cumhurbaşkanlığına bağışlayan Mehmet Tezçakın'ın eşi İsabella Tezçakın, "İlk başlangıcını da biliyorum. Başta biraz dağınıktı. Sonrasında Osmanlı Kaimeleri'ne karar verince daha çok nümismatik tarzında bir koleksiyon oldu. Benim koleksiyon ruhum yoktur ama araştırmayı severim. Onun için çok oturduk. Bir şey getirdiği zaman geceleri, sabahlara kadar onu kimin yaptığını bulmaya çalışırdık. Hatta o zamanlar Osmanlıca, Türkçe okumayı bile öğrendim eski nümismatikten" ifadelerini kullandı.
- İstanbul