5. Zırhlı Tugay Komutanlığındaki Darbe Girişimi Davası

Gaziantep'te, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine yönelik 5. Zırhlı Tugay Komutanlığında yaşananlara ilişkin 18'i tutuklu 36 sanığın yargılandığı davada, cumhuriyet savcısı esas hakkında mütalaa verdi.

Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, aralarında sözde "sıkıyönetim komutanları" listesinde "Gaziantep ve Kilis'ten sorumlu komutan" olarak yer alan dönemin tugay komutanı eski tuğgeneral tutuklu sanık Murat Soysal'ın da bulunduğu 18'i tutuklu 36 sanık ile avukatları katıldı. Duruşmada, Başbakanlık ile TBMM adına davaya müdahil olan avukatlar da hazır bulundu.

Mahkeme Başkanı Melik Durmaz, eski astsubay tutuklu sanık Hamit Bilgin'in sohbetlere katıldığı ve örgüt evinde kaldığı yönünde itirafçı beyanı olduğunu belirterek, sanığa söz hakkı verdi.

Sanık Bilgin, beyanda bulunan kişileri tanımadığını belirterek, "Etkin pişmanlıktan yararlanmak için bana bu şekilde iftira atılıyor. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum." dedi.

Başkan Durmaz, Bilgin'e birçok kişinin örgüt evinde kaldığı yönünde beyanda bulunduğunu belirterek, "Hepsi mi yalan söylüyor?" diye sordu.

Bu kişilerin hiçbirini tanımadığını öne süren Bilgin, "Hiçbir cemaat evinde kalmadım. Bahsi geçen mahrem imamları da tanımıyorum." ifadelerini kullandı.

Başkan Durmaz, tutuklu sanık eski üsteğmen İbrahim Çalımlı'nın mahrem imam tarafından ankesörlü telefondan arandığının tespit edildiğini ifade ederek, sanığa söz verdi.

Çalımlı, "Ankesörlü telefondan arandığımı gördüm ama cevap vermedim. FETÖ üyesi değilim, sohbete de katılmadım." diye konuştu.

23 sanığın cezalandırılması istendi

Cumhuriyet savcısı Cihat Öztürk de esas hakkındaki mütalaasını verdi.

Dönemin tugay komutanı tutuklu sanık Murat Soysal'ın sözde sıkıyönetim bölge komutanları arasında 31. sırada yer aldığını ve Gaziantep-Kilis sıkıyönetim komutanı olarak belirlendiğini, çevre illerdeki komutanlara silahlı kuvvetlerin yönetime el koyduğunu, sorumlu komutanın kendisi olduğunu söylediğini ve sözde "Yurtta sulh konseyince" gönderilen talimatların yerine getirilmesini istediğini belirterek, sanığın "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan cezalandırılmasını istedi.

Savcı Öztürk, dönemin kurmay başkanı tutuklu sanık eski yarbay Hakan Çınar'ın birliğinde sıkıyönetim direktifini okuduktan sonra harekat merkezinde diğer subayların da katılımıyla darbe toplantısı yaptığını, tankların hazırlanmasını söylediğini, toplantıda Gaziantep şehir haritasını açarak hangi birliğin hangi alanı kontrol edeceğini belirlediğini kaydederek, sanığın "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan cezalandırılmasını talep etti.

Tutuklu sanıklar Hakan Yazılıtaş, Osman Tutdu, Engin Kaykı, Hamit Bilgin, Yüşa Bölen, Metin Gültekin, Egemen Şener, Bayram Maşa, Melih Kaya, Fatih Kara, Uğur Halaç, Bekir Akyol ve Aydın İmamoğlu'nun da "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan cezalandırılmasını talep eden Öztürk, tutuklu sanıklar Mesut Dündar, Gıyasettin Çalışkan ve Servet Karadağ'ın ise "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçuna yardım etmekten cezalandırılmasını istedi.

Tutuklu sanık İbrahim Çalımlı, Hüseyin Zengin, Yücel Şahbaz ile tutuksuz sanıklar Ergün Göğüş ve Murat Karamemişgil'in "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan cezalandırılmasını isteyen Öztürk, sanıklar Alpaslan Kahraman, İlhan Kayadibi, Ahmet Aktaş, Tarık Çaydere, Koray Ersoy, Emir Erkılıç, Fahrettin Şahin, Soner Çelik, Umut Yılmaz, Erkan Savaş, İrfan Mızrak, Çağrı Selçuk Şentürk ve Ahmet Toprak'ın ise atılı suçu işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle beraatlerine karar verilmesini talebinde bulundu.

Duruşmaya ara verildi.