4. Su Kayıp ve Kaçakları Türkiye Forumu
Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürü Prof. Dr. Cumali Kınacı, Türkiye'de günde 16 milyon metreküp su kullanıldığını belirterek, "Bunun yüzde 50'si kayıp kaçak olarak düşünülürse 8 milyon metreküp, yüzde 40 kabul edersek 7 milyon metreküpe yakın su kaybı var." dedi.
Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürü Prof. Dr. Cumali Kınacı, Türkiye'de günde 16 milyon metreküp su kullanıldığını belirterek, "Bunun yüzde 50'si kayıp kaçak olarak düşünülürse 8 milyon metreküp, yüzde 40 kabul edersek 7 milyon metreküpe yakın su kaybı var." dedi.
Kınacı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı himayelerinde Su Yönetimi Genel Müdürlüğü ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü destekleriyle Altyapı ve Kazısız Teknolojiler Derneği (AKATED) tarafından İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen 4. Su Kayıp ve Kaçakları Forumu'na katıldı.
Forumun açılışında konuşan Kınacı, Brezilya'da geçen hafta yapılan 8. Dünya Su Forumu'na değindi.
Forumda ele alınan birinci temanın suyun paylaşılması olduğunu anlatan Kınacı, suyun paylaşılmasıyla ilgili dünya ölçeğinde önemli gelişmelerin olacağını, dolayısıyla özellikle su sektörünün duyarlı ve hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı.
Suyun paylaşımının, suyun çok olduğu havzadan daha az olduğu havzaya transferinde, gerekse ülkeler arasında su paylaşımında önemli sıkıntılara yol açacak gibi göründüğünü aktaran Kınacı, özellikle Türkiye'den doğan ve Türkiye dışından denize dökülen sularda bu konunun gündeme geleceğini söyledi.
"Sularımızın yüzde 73'ü sulamada kullanılıyor"
Forumda ele alınan ikinci konunun ise suyun güvenliği olduğunu dile getiren Kınacı, "Suyun yeterli miktarda ve sürekli temin edilebilmesi, gerekse kalite açısından sürekli olarak sağlıklı olması büyük önem taşıyor. Sağlıklı su temini de sürekli olarak gündemimizi meşgul edecek. Suyun miktar olarak güvenliği açısından, suyun kayıp ve kaçaklarının kontrolü büyük önem taşıyor. Bu konuda Su Yönetimi Genel Müdürlüğü önemli çalışmalar yaptı. Şebekelerde su kaybının kontrolüyle ilgili bir yönetmelik, bir de tebliğ hazırladı. " diye konuştu.
Türkiye'de en çok su kullanılan sektörün sulama olduğunu anlatan Kınacı, "Sularımızın yüzde 73'ü sulamada kullanılıyor. Sulamada kullanılan kayıp ve kaçakların kontrolü için Su Yönetimi Genel Müdürlüğü çalışma yaptı. Su konusunda yapılacak çalışmalar, ülkenin doğal kaynaklarının çok daha iyi kullanılmasını sağlayacak." değerlendirmesinde bulundu.
"Günde 20 milyon TL bir kayıp var"
Forumdaki tartışmalarda, su kayıp ve kaçaklarının kontrolünün öne çıktığını aktaran Kınacı, bu konuda ülkeler bazında önemli verilerin de sunulduğunu söyledi.
Bütün dünya için su kayıp ve kaçakların kontrolünün önemli bir konu olduğuna işaret eden Kınacı, şunları kaydetti:
"Türkiye'de yüzde 50'lere yakın olduğu tahmin edilen su kayıp ve kaçak kontrolü, hem yeterli su sağlaması açısından hem de ekonomik kaybın kontrolü açısından büyük önem taşıyor. 80 milyon nüfusumuz var. Projelendirmelerde kişi başına 200 litre su kullanıldığı kabul ediliyor. Bunun anlamı şu, Türkiye'de günde 16 milyon metreküp su kullanılıyor. Bunun yüzde 50'si kayıp kaçak olarak düşünülürse 8 milyon metreküp, yüzde 40 kabul edersek 7 milyon metreküpe yakın su kaybı var. Suyun fiyatları şehirden şehirden şehre değişiyor. Kabaca ortalama fiyatını 3 TL düşünecek olursak, günde 20 milyon TL bir kayıp var demektir Türkiye için."
"Su kayıplarımızı kontrol etmemiz lazım"
Kınacı, su kayıp ve kaçağı yüksek olan şehirlerde yeni su kaynağı arayışına gidildiğini, yapılması gerekenin ise su kayıp ve kaçaklarının kontrol edilmesi olduğunu anlattı.
Prof. Dr. Kınacı, konuşmasına şöyle devam etti:
"Su kayıp ve kaçağı kontrol edilmezse, diğer yapılacak çalışmalar gereksiz çalışma olur ve kaynak israfı olur. Hem ekonomi hem de su kaynaklarının boşa harcanması açısından bir israf demektir. Bu bakımdan bizim öncelikle su kayıplarımızı kontrol etmemiz lazım. Bizlerin de su kanal idareleri olarak illerimizin su güvenlik planlarını hazırlamamız gerekiyor.
Ankara'da günde 1 milyon 250 bin metreküp su kullanılıyor. Bunun sağlanabilmesi için çeşitli kaynaklar var. Gerede'den DSİ tarafından su getirilmeye çalışılıyor. 32 kilometre uzunluğunda tünel kazılıyor. En geç kasım ayında tamamlanacak. Ankara, 2019'un başından itibaren Kızılırmak'tan su almayı kesecek."
"İleri biyolojik arıtma oranımız yüzde 90'ı geçmiş olacak"
İSKİ Genel Müdürü Fatih Turan da İstanbul'da geçmiş dönemlerde su ile ilgili yaşanan sıkıntılara değindi.
İstanbul'un, bolluk ve bereket sembolü olduğu için "Altınboynuz" adıyla anılan bir doğal limana sahip olduğunu, bunun da kaybedilmek üzereyken kurtarıldığını belirten Turan, "Hepimiz susuz İstanbul kabusunu, o acizliği hep birlikte gördük. Bugün hamdolsun, 7/24 musluklarından içilebilir su akan, denizleri, dereleri köylere kadar biyolojik arıtma tesisleri ile korunan bir İstanbul var. İdaremiz; sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanlığıyla başlayan, suya atılan bir taşın dalgaları gibi, bütün Türkiye'yi etkileyen o büyük değişimin çekirdeğinde yer alan bir kurum." ifadelerini kullandı.
İSKİ'nin, bugün geldiği noktada ise faaliyetlerinin bütünüyle dünyanın en büyük su kurumlarından biri olduğunu vurgulayan Turan, şöyle devam etti:
"Su ihtiyacı kapsamında Melen 3. hattın inşaatı devam ediyor. Biz Melen için 'İstanbul suyunun sigortası' diyoruz. Melen bir milyar 170 milyon metreküplük kapasitesiyle, şu anda sahip olduğumuz büyük bir su rezervi. Yeni su kaynaklarıyla beraber devreye girmesi gereken içmesuyu arıtma tesislerinin inşasına devam ediyoruz. Atıksu toplama sistemlerinin tünel sistemlerinde ise sona doğru yaklaşıyoruz.
İstanbul'un büyük atıksu toplama ağı tamamlanmak üzere. Atıksu arıtmada ön arıtma tesislerinin dönüşümü büyük önem taşıyor. Yenikapı ve Kadıköy Ön Arıtma Tesisleri'nin dönüşümü için çalışmalar sürüyor. Baltalimanı, Tuzla 3. Kademe ve Ataköy 2. Kademe İleri Biyolojik Tesisleri inşaatları ise hızla devam ediyor. Bütün bu tesislerimizin hizmete girmesiyle atıksu arıtma tesislerimizin kapasitesini 2020'ye kadar yaklaşık yüzde 60 artırmış olacağız. Böylece biyolojik ve ileri biyolojik arıtma oranımız yüzde 90'ı geçmiş olacak."
"İstanbul'da kayıp kaçak oranı 2017'de yüzde 23"
Turan, geçen hafta 8. Dünya Su Forumu kapsamında Brezilya'da bulunduklarını, bu seneki temanın "Suyun Paylaşımı" olduğunu anlattı.
Konuşulan konulara bakıldığında kayıp ve kaçakların büyük önem arz ettiğini aktaran Turan, "İstanbul'da kayıp kaçak oranı 2017'de yüzde 23 mertebesinde. Yüzde 23 oransal olarak küçük görünebilir ama yılda bir milyar metreküp su verdiğinizi düşündüğünüzde 200 milyon metreküpü aşan bir miktar. Bu da ülkemizde orta ölçekli bir kente, bir yılda verilen su miktarına tekabül ediyor. Bizim stratejik plan hedeflerimiz arasında kayıp, kaçak oranını azaltma var. Kayıp, kaçak oranını 2016'dan 2017'ye, yüzde 24'ten yüzde 23 küsürlere düşürdük." diye konuştu.
Bu kapsamda Sancaktepe ve Sultanbeyli'de pilot çalışmalar yaptıklarını aktaran Turan, buraların yüzde 30 mertebesinde olan kayıp ve kaçak oranını İSKİ Bilgi İşlem Dairesi bünyesinde oluşturdukları yazılım ile basınç yönetimiyle yüzde 12'e düşürdüklerini belirten Turan, "Bunu İstanbul geneline yaygınlaştırma çalışmalarımız devam ediyor. Kayıp ve kaçak konuları, ayrı ayrı ele alınması gereken bir konu. Hepsiyle ilgili ayrı çalışmalar mutlaka yapmak gerekiyor. Bu kapsamda sektördeki çözüm ortaklarını, bu konuyla ilgili çalışmalar yapan firmaları İSKİ'ye bekliyoruz." diyerek konuşmasını tamamladı.