"31 Mart'ta bu belediyeyi hileyle kaybettik"
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, "31 Mart'ta bu belediyeyi biz hileyle kaybettik." dedi.
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, "31 Mart'ta bu belediyeyi biz hileyle kaybettik." dedi.
Viranşehirliler Sosyal Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği üyeleri, 23 Haziran seçimi öncesinde değerlendirme toplantısı yaptı.
Viranşehirliler Sosyal Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği Başkanı Necati Erol'un ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, eski İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, eski milletvekilleri Mehmet Necati Çetinkaya ile Mehmet Akyürek, Viranşehir Belediye Başkanı Salih Ekinci, Tüm Hukukçular Birliği Genel Başkanı Mustafa Kuran, dernek üyeleri ve STK temsilcileri katıldı.
Burada konuşma yapan Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nurettin Nebati, İstanbul'da yenilenecek büyükşehir belediye başkanlığı seçimi için ciddi bir çalışma yaptıklarını kaydetti.
Nebati, "31 Mart'ta bu belediyeyi biz hileyle kaybettik. Hayatı seçimlerde, sandıklarda geçen birisi olarak söylüyorum. Sandıklarda kazanılan seçimin ifadesini bizzat yaşayan, kaybedeni de bizzat yaşayan birisi olarak söylüyorum. Sandık saat sekizden beşe kadarki kısımda değil, beşten sonraki kısımda kazanılır ya da kaybedilir. O arada biz kaybettik." dedi.
CHP için "Aldıkları suflelerle yollarına devam ediyorlar" diyen Nurettin Nebati, "Bugün Allah muhafaza büyükşehir belediyesini biz kaybedersek ne kaybedeceğimizi hepimiz 31 Mart'tan sonra çok iyi anladık. 18 günlük süreçte bunlar nasıl devasa bir şey alacaklarını ve onunla neler yapabileceklerini öğrendiler. Onun için asılıyorlar." ifadelerini kullandı.
İmamoğlu-Küçükkaya buluşmasına değinen Nebati, "Her şeyi belli bir proje çerçevesinde yapıyorlar. Bunlar soruları aldılar, şimdi yavuz hırsız misali iş yapıyorlar. Dünkü görüntüler bunun kanıtı. Onlar her türlü katakulliyi yaparlar, Yaptıkları katakulliyi de sanki biz yapıyormuşuz gibi algı operasyonuyla bizi dahi inandırırlar. Sonra da biz bakakalırız. Onun için Allah yardım ediyor. Yaldızları dökülüyor. Bir şehrin mekan ve insan ilişkisinin nasıl olacağına dair hiçbir düşüncelerinin olmamasına rağmen başımıza şehirci kesildiler." dedi.
İstanbul'daki yerel seçimlerin önemli olduğuna vurgu yapan Nurettin Nebati, şöyle devam etti: "İnsan haklarından dem vurular ama Kürt kardeşlerimize beyaz Toroslar'ı göndermeyi bilirler. Güçleri ellerine aldıklarında başörtüsüyle nasıl uğraşacaklarını çok iyi bilirler. Biz kendimize sahip çıkmalıyız. Bu Ahmet'in, Mehmet'in meselesi değil. İstanbul'a dua eden, sadece Türkiye'de yaşayan bu insanlar değil, Türkiye'ye ve bu millete dua eden çok önemli bir ümmet var."
Mısır'ın ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ölümüyle ilgili konuşan Nebati, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın izinden gittiklerini belirterek, "Ümmetin duasına mazhar olmuş çok önemli bir milletin temsilcileriyiz ve başımızda da biz bir kişiyi bilir, tanırız. Onun izinde yürürüz. Çünkü biz Recep Tayyip Erdoğan'ı ümmetin lideri kabul etmişiz, Cumhurbaşkanı kabul etmişiz. Ümmetin liderinin biz izinden gideriz. Onunla beraber yürüyenler Mısır'da cezaevinde 6 yıl içerisinde yavaş yavaş öldürülüp cinayete kurban gitti ve şehit oldu. Türkiye'deki birtakım mahfillerin attıkları tweet bizi kendimize getirmesi lazım.
'Mursi nasıl öldüyse, nasıl cinayete kurban gittiyse onu sevenler de aynı akıbete maruz kalır' şeklinde teweet atanlar oldu. Bizim yapacağımız şey kendi liderimizin yanında olmak ve onunla beraber yürümektir. Bizim, Mursi'nin başına gelen gibi bir durumun başımıza gelmesini bekleme gibi bir ihtimal yok. Buna da izin vermeyiz. Bunu kanıtlayan olay da bizim 15 Temmuz'daki duruşumuzdur.
Biz Allah'ın izniyle ne liderimizi hapishanede çürütürüz ne ümmetin liderini birilerine peşkeş çektiririz ne bu ülkeyi ne de İstanbul'u…
İstanbul'a, milletimize, ülkemize sahip çıkacağız ve menzilimize inşallah hiç kimse engel koymadan varacağız.
Allah Mursi'ye rahmetini esirgemesin. O bir şehit. Biz onunla beraber aynı yolun yolcularıyız. O bizim için çok önemli bir simgedir. O simge, 2012 yılında yapmış olduğumuz büyük kongrede konuşan, Türkiye ile birlikte hareket eden refah kapısını Filistinlilere açan, Müslümanlarla beraber hareket eden yol arkadaşımızdır. Rabbim onunla bizi cennetinde kavuştursun inşallah." şeklinde konuştu.
Programda konuşan Eski İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu ise, AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'ın tecrübeli bir siyasetçi olduğunu belirterek, "23 Haziran'da kazanmak için ne gerekiyorsa onu yapmamız lazım. İnancımıza göre de emaneti ehline vermek lazım. Sandık başına gitmeden önce elimizi vicdanımıza koyarak bir mukayese yapalım. Bu işin ehli olan birisine mi vereceğiz yoksa burada bir ilçede ilçe başkanlığı, birkaç yıl da belediye başkanlığı yapmış bir arkadaşa mı teslim edeceğiz? Bu işin ehli Binali Yıldırım kardeşimizdir." dedi.
Aksu, daha sonra sahnede telefonla aradığı AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'la konuşmalarını katılımcılara dinletti. Binali Yıldırım ise, programa katılan davetlilere, "Pazar günü yapılacak İstanbul seçimlerinde sizlerin desteğinizin, duanızın benimle beraber olacağına zerre kadar şüphem yok." diye seslendi.
Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek de İstanbul'da yenilenen seçimlerin önemli olduğunu vurguladı.
AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım için oy isteyen Çiçek, "Hiç lafı dolaştırmaya gerek yok. Allah'ın emri, peygamberin kavliyle Pazar günkü oylarınızı Binali Beye istemeye geldik. Bu seçim önemli bir seçim. İstanbul'u 5 yıl yönetecek birisini seçeceğiz. İnancımızda, kültürümüzde aklın, ilmin gereği bir devlet hizmetini, önemli bir işi birine tebliğ edecekseniz liyakat ararsınız. Eline yüzüne bulaştıracak, işin gereğini yapamayacak birisini getirir, 5 yıllığına bir ülkeye emanet ederseniz ülke kaybeder, zaman kaybeder, fırsat kaybeder. Türkiye'nin kaybedeceği bir saati bile yok. Onun için bu defaki seçim fevkalade önemli. Bir küçük belde seçimi değil." dedi.
"Ülkenin gelişmesi, güçlenmesi, büyümesi ya da küçülmesi İstanbul'a bağlıdır." diyen Çiçek, "Çünkü Türkiye'nin çarkını İstanbul'dan aldıklarımızla döndürüyoruz. Farklı bölgelere yatırım yapılıyorsa İstanbul'dan elde ettiğimiz katma değerlerimizle bunları yapıyoruz. Devlet bütçesinin yüzde 40-50'sini buradan temin ediyoruz. Ama buna karşılık da İstanbul kaynak tüketen bir şehir. Sadece şehir değil, bir ülke. Bugün Birleşmiş Milletler (BM) kayıtlı 194 ülkenin 50'den fazlasının nüfusu İstanbul kadar büyük değil." şeklinde konuştu.
Eksikliklerinin olduğunu ancak bu eksikliklerin düzeltileceğini belirten Çiçek,
"Eksikliklerimiz, yanlışlıklarımız oldu. Ama kastımız yok. Bu ülkeye kastımız olmaz. İnşallah bundan sonraki zaman içerisinde bu eksiklikleri, bu yanlışları düzeltir, yolumuza devam ederiz, etmeliyiz.
Önümüzdeki 4 yılın istikametini tayin edecek olan seçim de bu seçimdir. Bir sürü sıkıntılarımız var. Türkiye'nin geleceğini tehdit eden bir sürü iç ve dış gelişmeler var. Esas bu işlere dönmemiz lazım. İşimizi gücümüzü bırakıp devamlı seçim, devamlı siyaset kavgası, çekişme geçmişte de kaybettirdi. Bundan sonra da kaybettirir. Önümüzdeki 4 yıl bu ülkenin güçlenmesi, büyümesi için mevcut sıkıntıları ortadan kaldırmak bakımından işlerimize yoğunlaşmamız lazım." ifadelerini kullandı.
Tüm Hukukçular Birliği Genel Başkanı Mustafa Kuran ise, yaptığı konuşmada,
23 Haziran'da yapılacak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde AK Parti İstanbul Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'ın en az 500 bine yakın oy farkıyla kazanacağını tahmin ettiğini dile getirdi.