3. Yargı Paketi'yle 3 Bin 200 Mahkuma Özgürlük
Aylin Sırıklı Dal - "3.Yargı Paketi" olarak bilinen yasanın yürürlüğe girmesinin ardından Türkiye genelindeki açık cezaevlerinden tahliyeler devam ediyor."Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve"...
Aylin Sırıklı Dal - "3. Yargı Paketi" olarak bilinen yasanın yürürlüğe girmesinin ardından Türkiye genelindeki açık cezaevlerinden tahliyeler devam ediyor.
"Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun", 31 Aralık 2011'e kadar, basın ve yayın yoluyla, düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenen, temel şekli itibarıyla adli para cezasını ya da üst sınırı 5 yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren suçlarla ilgili mahkumiyeti bulunanların cezalarının infazlarının ertelenmesine karar verileceğini düzenliyor.
Kanun ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) "suç örgütü" ve "irtikap" gibi bazı suçlara ilişkin hapis cezalarını, belirli şartların bulunması halinde düşürülebileceğini belirtiyor. 5 Temmuz 2012 itibarıyla koşullu salıverilmelerine bir yıldan az süre kalan ve açık ceza infaz kurumunda bulunan iyi halli hükümlülerin talepleri halinde, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verilebiliyor.
Bu düzenlemeler uyarınca cezaevlerinden, mahkumiyetlerinin infazı ertelenebilecek nitelikte bulunan veya yeni düzenleme lehine olan yaklaşık 900 mahkum dün itibarıyla tahliye edildi.
Kanun kapsamında yapılan değişikliklere durumları uyan mahkumların dosyaları tek tek inceleniyor. Toplam 3 bin 200 mahkumun düzenlemeden yararlanarak tahliye edilmesi öngörülüyor.
-Düzenleme ne getiriyor--
Yeni düzenlemeyle, Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 13. maddesi yürürlükten kaldırılarak, Kanun kapsamında kalan suçlardan mahkumiyet durumunda da verilen cezaların, genel hükümler çerçevesinde ertelenmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesi imkanı getirildi. Böylece, terör suçlarından 2 yılın altında hapis cezası alan kişilerin hürriyetlerinden mahrum olmaları ve terörist damgası yemeleri nedeniyle bu kişilerin terör örgütleriyle olan bağlantıların artmasından kaynaklanan olumsuzlukların giderilmesi amaçlandı.
TMK'nın 6. maddesinin beşinci fıkrası da yürürlükten kaldırılarak, terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde suç işlemeye alenen teşvik, işlenmiş suçları ve suçlularını övme veya terör örgütünün propagandasını içeren süreli yayınlar hakkında yayın durdurma cezası uygulanmasının önüne geçildi.
5187 sayılı Basın Kanunu'na geçici madde eklenmek suretiyle, farklı tarihlerde çeşitli mahkemelerce verilen ve bir kısmı da sonradan ortadan kaldırılan basılı eserler hakkında çok sayıda verilen toplatma kararları, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda, basın ve ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması amacıyla hükümsüz kılındı.
31 Aralık 2011 tarihine kadar basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenen ve temel şekli itibarıyla adli para cezasını ya da üst sınırı 5 yıl yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; soruşturma evresinde kamu davasının açılmasının ertelenmesine, kovuşturma evresinde kovuşturmanın ertelenmesine, kesinleşmiş olan mahkumiyet hükümlerinin infazının ertelenmesine karar verilmesi öngörüldü.
-Tutuklulara da tahliye-
Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 100. maddesinde yapılan değişiklikle, daha önce üst sınırı 1 yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemiyordu. Düzenlemeyle, üst sınırı iki yıldan fazla olmayan suçlarla ilgili tutuklama kararı verilemeyecek.
CMK 109. maddesinde, tutuklama sebeplerinin varlığı halinde, üst sınırı 3 yıl veya daha az hapis cezasını gerektiren suç nedeniyle yürütülen soruşturmada, tutuklanma yerine adli kontrol tedbirinin uygulanmasına karar verilebiliyordu. Değişiklikle, 3 yıllık üst sınır kaldırıldı. Böylece, tutuklama sebeplerinin varlığı söz konusu olsa bile tutuklamaya alternatif olarak mahkemelerce gerekli görülmesi halinde şüphelinin tutuklanması yerine adli kontrol altına alınmasına karar verilebilecek. Bu değişiklik, hakimin takdirinde olmak üzere tutuklu milletvekilleri de dahil diğer tutuklular için uygulanabilecek.
Bu kapsamda da bazı cezaevlerindeki tutukluların tahliye işlemleri yapıldı. Bu kişilere hakimin takdirine göre adli kontrol yöntemlerinden biri uygulanacak.
Yayıncı: Selçuk Aval - ANKARA