3. Uluslararası Teknoloji Bağımlılığı Kongresi
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Oyun gibi çocuklar için son derece önemli ve tabii bir alanı bile istismar ederek, oyun mantığını kötüye kullanarak çocukları, networkların, yani şebekelerin kölesi haline getirmekten, oluşturdukları bağımlılığı sürdürülebilir kılmak için de şiddeti, cinselliği, kolay kazanma alışkanlığını, üstün gelme dürtüsünü kullanmaktan çekinmiyorlar" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Oyun gibi çocuklar için son derece önemli ve tabii bir alanı bile istismar ederek, oyun mantığını kötüye kullanarak çocukları, networkların, yani şebekelerin kölesi haline getirmekten, oluşturdukları bağımlılığı sürdürülebilir kılmak için de şiddeti, cinselliği, kolay kazanma alışkanlığını, üstün gelme dürtüsünü kullanmaktan çekinmiyorlar" dedi.
Yeşilay'ın düzenlediği, "Uluslararası Teknoloji Bağımlılığı Kongresi"nde konuşan Nabi Avcı, Yeşilay'ın etkili kampanyalarla bilgilendirme ve bilinçlendirme çabalarının, aileler ve çocuklar nezdinde karşılık bulduğuna inandığını söyledi.
Avcı, Ülkü Tamer'in, 'Yazın bittiği her yerde söylenir' şiirine atıfta bulunarak, teknolojinin de beraberinde getirdiği tehlikelerin artık her yerde söylendiğini gördüklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Bundan 50 yıl önce teknoloji, gelişme, ilerleme gibi kavramlar adeta bir dokunulmazlık zırhı ve kendilerine atfedilen bir kutsiyet içinde karşılanır, tartışılmaz birer gerçeklik olarak nitelenirlerdi. Bu kavramların beraberinde taşıdığı kültüre itiraz kabul edilmezdi. Şimdilerde teknolojinin küresel çaptaki dönüştürücü gücüne şahit olurken, bir yandan da teknolojinin getirdiği kazanımlar yanında götürdükleriyle de ilgilenilmeye başlandı. İtirazsız bir ön kabulle dünyanın her yerinde kendine yer açan bu kıymet içerisinde yeni gelişmeler, yaşam biçimleri, kültürleri, alışkanlıkları da değiştirince bu yeni hayat tarzlarının bize verdiği kayıpların da farkına varmaya başladık. Bugünler de cep telefonlarına kadar inen internetin tabii ve insani bütün iletişim kanallarını dışlamasına, aynı masada yemek yiyen insanların bile birbirlerinden kopmalarına şahit oluyoruz. İnternetin beraberinde getirdiği komplikasyonlar bunlarla da sınırlı değil, sosyal medya araçlarının yerleştirdiği ve ileri derecede cehaletle malul bir malumat furyasını da zikretmek zorundayım. Sahte ve sanal kimliklerinin insan haysiyetine cüretkar saldırılarının, her gün yeni bir biçimine tanık olmaktayız.
Her konuda, her şey üzerinde fikir beyan edilebilen, bir yalanın binlerce kez tekrarlanarak sürümde kalmasını temin eden; insanları sosyal medya mecralarını durmaksızın kullanmaya teşvik eden bu yapı; arka planda ise kendisine ram ettiği insanların sayısı üzerinden akla hayale gelmeyecek büyük miktarlarda paralar devşiriyor. Daha tehlikelisi, insanı özüne yabancılaştıran ve kurmaca robot haline getiren bir kültürü yayıyor."
"EBA bütün öğrencilerimiz için güvenli bir alan"
Avcı, bağımlılıkla ilgili olumsuzlukların, çocuklar, gençler söz konusu olduğunda daha tehlikeli olduğunu ve milletlerin geleceğini ciddi manada tehdit ettiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Oyun gibi çocuklar için son derece önemli ve tabii bir alanı bile istismar ederek, oyun mantığını kötüye kullanarak çocukları, networkların, yani şebekelerin kölesi haline getirmekten oluşturdukları bağımlılığı sürdürülebilir kılmak için de şiddeti, cinselliği, kolay kazanma alışkanlığını, üstün gelme dürtüsünü kullanmaktan çekinmiyorlar.
Kısaca internet üzerinden çocuklarımızın üzerine gelen ve onları tehdit eden bir anlayış var ve bunu artık herkes kabul ediyor.
Peki ama biz ne yapmalıyız? Asıl iş bundan sonra, bir meselemiz olduğunu kabul ettikten sonra başlıyor. Bu sorunları döne döne konuşmaktan ziyade hemen tedbir alıp, çözümler üretmeliyiz.
Çocukların, gençlerin internetle olan bağının bundan sonra zayıflamayacağını ama artarak devam edeceğini bilmeli ve ona uygun tedbirler geliştirmeliyiz."
Milli Eğitim Bakanlığının, Eğitim Bilişim Ağı (EBA) programından da bahseden Nabi Avcı, öğrencilerine güvenli bir ortamda ders çalışabilmeleri, ders içeriklerine erişebilmek için EBA'yı kurduklarını anlattı.
Avcı, EBA'nın tüm öğrenciler için güvenli bir alan olduğuna dikkati çekerek, "EBA bütün öğrencilerimiz için güvenli bir alan. Ders dışında ama derse faydalı içerikler de sunuyor. Kısa filmler, belgeseller var. EBA Market uygulamamızda 100'den fazla oyun ve uygulama mevcut. Doğru internet kullanımına ilişkin bilgilendirici, eğitici çok sayıda içeriğimiz de bulunuyor.
Öğrencilerimiz, EBA'daki sistem üzerinden öğretmenleriyle sürekli iletişim halinde olabiliyor, paylaşımda bulanabiliyorlar. Bu da bir nevi eğitsel-sosyal medya anlayışına yaslanıyor.
EBA üzerinden hizmet veren arama motoru da son derece güvenli. Ben bir kez de buradan, anne-babalara ve öğrencilerimize dersle ilgili aramalarda sadece EBA arama motorunu kullanmalarını ısrarla öneriyorum. Çünkü internet üzerindeki diğer arama motorları, aradığınızdan çok başka nitelikteki sonuçları da getirebiliyor. İnternet güvenliği, güvenli internet konusunda hep beraber çözümler üretmeli, projeler geliştirmeliyiz. Anne babalar, devlet ve sivil toplum kuruluşları iş birliği içinde bu konuya eğilmeye devam etmeli" diye konuştu.
Programda konuşan, Yeşilay Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk de, Yeşilay olarak Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı adıyla dünyanın en kapsamlı yapılandırılmış okul temelli önleme programını geliştirdiğini, bu program kapsamında Türkiye genelinde 28 bin rehber öğretmene kapsamlı bir eğitim verdiklerini ve 20 milyon öğrenciye ulaştıklarını söyledi.
Programa, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, İstanbul Valisi Vasip Şahin ile çok sayıda davetli katıldı.