İstanbul'daki gece kulübü yangınında 8 kişi tutuklandı
İstanbul, Gayrettepe'de bulunan bir gece kulübünde çıkan yangınla ilgili mahkeme, 8 kişinin tutuklanmasına karar verdi. Şüphelilerin ifadelerine göre, hiçbiri sorumluluk üstlenmedi ve serbest bırakılmak istediklerini belirtti. Tutuklananlar arasında işletme sahibi, tadilat sorumluları ve diğer çalışanlar bulunuyor.
GAYE ŞEYMA CAN
İstanbul, Gayrettepe'de 16 katlı bir binanın -1 ve -2. katlarında bulunan gece kulübünde kaynak yapılırken çıkan ve 29 kişinin ölümüyle sonuçlanan yangınla ilgili mahkeme 8 kişinin tutuklanmasına karar verdi. ANKA, şüphelilerin ifadelerine ulaştı. İşletme sahibi, tadilat sorumluları dahil hiçbiri şüpheli sorumluluğu üstlenmedi, hepsi özetle "suçumuz yok, serbest bırakılmak istiyorum" dedi.
Sabah saatlerinde gözaltında tutuldukları emniyetten Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne sevk edilen şüphelilerle ilgili karar akşam saatlerinde çıktı. Sulh Ceza Hakimliği 8 şüpheliyi "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan tutukladı, bir şüpheliyi "yurtdışına çıkış yasağı" koyarak adli kontrolle serbest bıraktı.
İŞLETME SAHİBİ: SERBEST BIRAKILMAYI İSTİYORUM
İşletmenin ortaklarından Şahzade Şekergümüş, "Sabit ikametgah sahibiyim, kaçma ve saklanma şüphem yoktur. Deliller büyük oranda toplanmıştır ve toplanması muhtemel delillere etki etme ihtimalim bulunmamaktadır. Öncelikle serbest bırakılmayı, hakimliğiniz aksi kanaate varacak ise adli kontrol hükümleri ile serbest bırakılmayı talep ederim" dedi. Şekergümüş'ün avukatı da müvekkilini şöyle savundu:
"Müvekkil sahne işini yapanla mobilyacıyla yıllarıdır tanışmaktadır, idaresi var, muhasebesi vardır, teknik alt yapı ile ilgilenen insandır, müvekkil
bu tedbirleri alan bir şahıs olduğu düşünülerek tadilata giriliyor, olay esnasında 4 yangın kapısından 3ü açıktır, anlık bir kapının açılması nedeniyle oksijen nedeniyle ateş birden alevlenmesi ve nefes alınmama nedeniyle bu olay olmuştur. Yangın tüpleri vardır... Öngörülemez bir olay yaşanmıştır, takdirinize saygı duyuyoruz, tutuklanmasının dosyaya katkısı olmayacaktır, ölenlerin aile yakınları ile ilgilenmesi gerekir"
İşletmenin ortaklarından Fatma Döngel ise, ortaklığın kağıt üzerinde bir ortaklık olduğunu, asıl mesleğinin ise öğretmenlik olduğunu belirterek serbest bırakılmasını istedi.
"2-3 ARKADAŞIMLA BİRLİKTE KENDİMİZİ ZOR DIŞARI ATTIK"
Şüphelilerden Mehmet Menduh Ceylan suçlamayı reddederek, "5-6 yıllık arkadaşlarımızı kaybettik, üzgünüz, içerideydim 2-3 arkadaşımla birlikte kendimizi zor dışarı attık, biz yangının 2 kişinin söndürdüğünü gördük. Tekrar girerken elektrik kesildi ve cep telefonumun ışığı ile diğer kapıdan çıktım..." diye olay anını anlattı. Ceylan'ın avukatı da müvekkilini şu sözlerle savundu:
"Müvekkilimin yangına konu tadilata ilişkin herhangi bir bilgisi yoktur, kendisi tadilat işlerinden sorumlu değildir, işçileri tanımaz, bu işlerle şirketin asıl sahibi Şahzade ilgilenmektedir, yangının asıl sebebi kamera görüntülerinden gözükmektedir, bilirkişi ön raporunda yangın çıkış kapılarının kapalı olduğu söylense de müvekkil ve 3-4 kişi içeriden çıkmıştır, yangın çıkış kapılarının açık olduğu görülecektir, yangın tüpleri ile yangın ilk etapta söndürülmeye çalışılmıştır..."
"BENİM HİÇBİR ALAKAM YOKTUR"
Mobilya işçilerinin patronu Çağatay Altunel, "Olay günü orada yoktum" derken İsmet Şen "Mesul müdürlüğüm 6 ay önce bitti, imza yetkim de yoktur, işçi olarak çalışırım" dedi, serbest bırakılmayı istedi. Gece kulübündeki asansörlü ve hidrolik destekli sahneyi kuran şirketin sahiplerinden Sibel Çelik, "Orada çıkan yangınla ilişkimiz yoktur, 3 arkadaşımı kaybettim, acısını yaşıyorum" sözleri ile durumunu anlatırken, aynı şirketin sahiplerinden Dursun Çelik ise,"Yangına sebebiyetimiz olmadı, defin işlemlerini yaptığımız arkadaşlarımızdan birinin çocuğu daha 15 günlük ve bakacak kimseleri yoktur, o kıza biz bakacağız ve onu hastaneye götürecek kimse yoktur, biz ilgileneceğiz" dedi, serbest bırakılmayı talep etti.
Kulübün tadilat ve tamirat işleriyle ilgilenen İbrahim Bildirici ifadesinde, "Şantiye şefi olarak yazılmışım fakat elektrikçiyim daha doğrusu teknik elemanım, arızalı şeylerin servisini çağırırım, herhangi bir yetkim yoktur" dedi. Avukatı da İbrahim Bildirici'nin imza atma ve sözleşme yapma yetkisi olmadığını belirterek, "Teknik personeldir, musluk mu bozuldu İbrahim yapar, yapamazsa servisi arar, teknik personelden
kastımız budur" şeklinde konuştu.
"GEREKLİ UYARILAR YAPILMIŞTIR"
Tadilatta çalışan demir işçilerinin patronu Kahraman Erdem de diğer şüpheliler gibi suçlamayı reddetti, serbest bırakılmayı istedi. Avukatı da Erdem'le ilgili "Olayın gidişatında alınması gereken önlemlerin bir çoğu işyeri sahiplerinin sorumluluğudur, müvekkilim çalışan konumundadır, kendi çalıştırdığı işçiler bakımından önlem alıp uyarıları yapmıştır, izolasyon malzemelerinin toplanarak mekan dışına çıkarılmasına
yöneliktir özellikle, gerekli uyarılar müvekkil tarafından yapılmıştır" sözleri ile savundu.
İfadelerin tamamlanmasının ardından işletmeye kağıt üzerinde ortak olduğunu söyleyen ve bu yönde ifadeler bulunan Fatma Döngel'i adli kontrol ile serbest hakim diğer 8 şüpheliyi tutuklayarak cezaevine gönderdi.