28 Şubat Mağduru Öğretmen Yaşadıklarını Unutamıyor
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : Öğretmen Ayhan Baş ile röportaj 28 Şubat mağduru öğretmen yaşadıklarını unutamıyor Batman'da yaşayan ve 28 Şubat sürecinde uygulanan baskılar nedeniyle görevinden istifa etmek zorunda kalan öğretmen Ayhan Baş, o dönem yaşadıklarını hafızasından silemiyor Okul müdürünün baskısıyla istifa eden ve 15 yıl aradan sonra görevine dönen Baş: "Türkiye'de bugünleri görebileceğimizi ihtimal vermiyorduk. Biz mağdur edilmiştik ve hakkımız ancak ahirette alabileceğimizi düşünüyorduk. Türkiye'de böyle bir hak iadesinden hiç ümidimiz yoktu" YILMAZ EKİNCİ - Batman'da yaşayan ve 28 Şubat sürecinde uygulanan baskılar nedeniyle görevinden istifa etmek zorunda kalan öğretmen Ayhan Baş, o dönem yaşadıklarını unutamıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
Öğretmen Ayhan Baş ile röportaj 28 Şubat mağduru öğretmen yaşadıklarını unutamıyor
Batman'da yaşayan ve 28 Şubat sürecinde uygulanan baskılar nedeniyle görevinden istifa etmek zorunda kalan öğretmen Ayhan Baş, o dönem yaşadıklarını hafızasından silemiyor
Okul müdürünün baskısıyla istifa eden ve 15 yıl aradan sonra görevine dönen Baş:
" Türkiye'de bugünleri görebileceğimizi ihtimal vermiyorduk. Biz mağdur edilmiştik ve hakkımız ancak ahirette alabileceğimizi düşünüyorduk. Türkiye'de böyle bir hak iadesinden hiç ümidimiz yoktu"
YILMAZ EKİNCİ - Batman'da yaşayan ve 28 Şubat sürecinde uygulanan baskılar nedeniyle görevinden istifa etmek zorunda kalan öğretmen Ayhan Baş, o dönem yaşadıklarını unutamıyor.
İstanbul Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinden 1997 yılından mezun olduktan sonra Batman'da Anadolu Lisesinde Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak göreve başlayan Baş, 28 Şubat sürecinde başörtüsü nedeniyle yaşadığı zorlukları ve gördüğü baskıları AA muhabirine anlattı.
Baş, 1998 yılında Anadolu Lisesine Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak atandıktan kısa bir süre sonra müdür yardımcısı tarafından kılık kıyafetiyle ilgili uyarı aldığını, bu şekilde göreve devam edemeyeceğinin kendisine söylendiğini belirterek, kendisinin de kılık kıyafetiyle ilgili bir düzenlemeye gitmeyeceğini bildirdiğini aktardı.
Bunun üzerine her geçen gün baskıların arttığını dile getiren Baş, okul müdürünün her sabah derslere girmesine engel olmaya başladığını kaydetti.
Tanımadığı kişi tarafından sorgulandı
Okul müdürünün bir gün kendisini sevk alabilmesi için okula çağırdığını ifade eden Baş, şöyle devam etti:
"Sabah erken okula gittim. Müdür, beni kot pantolonlu kirli sakallı bir beyle karşı karşıya oturttu. O kişiyi bakanlık müfettişi olarak tanıttı. Ailem, eşim ve kayınbiraderimle ilgili sorular sordu. Bu konudaki direnişimin o insanları çok etkileyeceğini, vazgeçmem gerektiğini söyledi. Ben de eğer bir sorguya alındıysam usulünce karakola çağırıp o şekilde sorulara cevap vereceğimi aktardım. Okul müdürü çok öfkelendi. 'Bu şekilde nasıl konuşursun, sen kime güveniyorsun?' dedi. Malumunuz bakanlık müfettişleri kot pantolonlu kirli sakallı gelmezler okula. Muhtemelen Batı Çalışma Grubu diye tanınan insandan biriydi o."
Okulda başörtülü öğretmenlerin sürekli sevk sorunu yaşadığını, sevk nedeniyle Milli Eğitim Müdürlüğüne yönlendirildiklerini anlatan Baş, dönemin milli eğitim müdürü tarafından hakaret uğradığını ve kendisine sevk verilmediğini belirtti.
İlk çocuğuna hamile olduğunu, bu nedenle sevk alması gerektiğini dile getiren Baş, okul müdürünün istifası karşılığında sevk kağıdını verdiğini söyledi.
"Müdür bana, 'istifa etmezseniz biz sizi görevden atarsak süreç daha sıkıntılı olur. Bir daha asla göreve dönemezsiniz' dedi. O süreçte birçok arkadaşımız bu tür kaygılarla istifa etti" diyen Baş, uzun süre görevine dönemediğini bildirdi.
Baş, geçen yıl görevine dönmeyi başardığını anlatarak, şöyle devam etti:
"Türkiye'de inanılmaz bir değişim olduğunu düşünüyorum ve şükrediyorum. İnsanları sadece kılık kıyafetlerinden dolayı etiketleme, peşlerine polisler takmak, onları aile bireyleri ile tehdit etmek süreçlerinden bugün artık görevini yapabilecek nitelikli elemanlar olarak değerlendirilmek büyük bir aşama. Türkiye'de bugünleri görebileceğimizi ihtimal vermiyorduk. Mağdur edilmiştik ve hakkımız ancak ahirette alabileceğimizi düşünüyorduk. Türkiye'de böyle bir hak iadesinden hiç ümidimiz yoktu."
Türkiye'de bir daha böyle süreçlerin yaşanmayacağını, insanların bu süreci deneyimlediklerini ve nelere yol açtığının görüldüğüne işaret eden Baş, geçmişte başörtüsü sorunu yaşayan bazı grupların kolay geri atmalarının kendilerini çok tökezlettiği aktardı.
Kötü bir süreç ve maddi kayıplar yaşadıklarını, hakarete uğradıklarını dile getiren Baş, "O dönemde bazı arkadaşlarımızın bizi yalnız bırakması, bizden el etek çekmeleri, bizimle oturmaktan çekinmeleri bunlar çok üzücü süreçlerdi" dedi.