Haberler

28 Şubat Davası

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Sanıklardan dönemin İç Güvenlik Harekat Daire Başkanı ve Başbakan Askeri Başdanışmanı Deniz: "(Hükümet ve asker) Çok uyumlu, çok ahenkli, örnek düzeyde bir ilişki yürüttük"

28 Şubat Davası sanıklarından dönemin İç Güvenlik Harekat Daire Başkanı ve Başbakan Askeri Başdanışmanı Kenan Deniz, o dönemde hükümet ve asker arasındaki ilişkiler için, "Çok uyumlu, çok ahenkli, örnek düzeyde bir ilişki yürüttük" dedi.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Deniz'in cuma günü başlanan çapraz sorgusuna devam edildi.

Deniz, müşteki avukatlarından Emrullah Beytar'ın "Savunmanızda 6 Mayıs 1997 tarihli Batı Harekat Konsepti konulu belgenin taslak metnine vakıf olduğunuzu ve her öğleden sonra Başbakanlıkta, Başbakanlık Müsteşarı ile görüştüğünüzü söylediniz. Taslak metinle ilgili müsteşara ve Başbakana bilgi verdiniz mi?" sorusuna, "Görev yetkim arasında Başbakana sunulacak gündem yoktu. Gündemi ben belirlemiyordum" karşılığını verdi.

Beytar'ın, "Konsept belgesinin dağıtımında Başbakanlık Askeri Başdanışmanının neden hariç tutulduğuna" yönelik sorusu üzerine Deniz, "İç güvenlik Harekat Daire Başkanıydım. Herhalde, o şartlar içinde konuya vakıf olduğum için oraya gönderme gereği duyulmamış olabilir" dedi.

Deniz, Beytar'ın, "12 Haziran 1997'de New York Times'da Çevik Bir'in 'Cumhuriyetin tehlikede olduğunu görüyoruz' yönünde beyanının çıktığına" işaret ederek, hükümetle TSK arasındaki gerilimin aşikar olup olmadığını sorması üzerine, bunun "bireysel bir refleks olabileceğini" söyledi.

-"Örnek düzeyde bir ilişki"

Dönemin Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın da arasında bulunduğu bazı müştekilerin avukatı Yılmaz Bölükbaşı'nın "Başbakanın askeri başdanışmanı olarak askeri konularda, özellikle hükümet asker ilişkilerinin yürütülmesinde mutlaka bir rolünüz oldu" sözleri üzerine Deniz, "Evet, kesinlikle çok uyumlu, çok ahenkli, örnek düzeyde bir ilişki olduğunu ifade edebilirim. Ama burada bunu teyit edecek hem başbakan hem müsteşar rahmetli oldu" ifadelerini kullandı.

Bölükbaşı'nın, "muhtelif komutanların kamera karşısında dönemin Başbakanı Necmettin Erbakan'a hakaret içeren konuşmaları, hükümete yönelik açıklamaları olduğunu" hatırlatması üzerine Deniz, "Bahsettiğim uyumlu, ahenkli ilişki kurumsal ilişkiydi. Bireysel refleksler konusunda yorum yapmam mümkün değil" dedi.

Deniz, "hükümete karşı yürütülen psikolojik harekat oldu. Siz de bütün konulara vakıf olduğunuzu ifade ettiniz. Harekat planlamasında rolünüz neydi?" sorusuna, "Harekat planlaması falan yok. O bir taslak, uygulamaya girmemiş. Taslak belgenin uygulanması mümkün değil" karşılığını verdi.

Deniz, sanıklardan Çetin Doğan'ın "6 Mayıs tarihli konsept dokümanının taslak metninde toplum mühendisliğine, hükümete yönelik hareketlerin icrasına yönelik herhangi bir ifadeyi hatırlayıp hatırlamadığını" sorması üzerine, "Hatırlamıyorum, böyle bir ifade olduğunu da zannetmiyorum" karşılığını verdi.

Doğan'ın "Hükümetle kurumsal ilişkilerin çok iyi olduğunu belirttiniz. TSK olarak Azerbaycan Harp Okulunu o dönemde kurduk. Kril alfabesinden Latin alfabesine geçen Azerbaycan için Başbakanlıktan sembolik fiyata, çok iyi hatırlıyorum cebimden çıkarmıştık, 5 liralık bir paraya matbaa alıp Azerbaycan'a sevk ettiğimizi hatırlıyor musunuz?" sorusuna Deniz, "Hatırlıyorum, böyle bir ihtiyaç hasıl olmuştu. Bir görüşmemiz esnasında Sayın Başbakan'a arz etmiştim. Bu olayı çok yakinen hatırlayabildim" cevabını verdi.

Deniz, bir soruyu yanıtlarken, o dönemde Genelkurmayda, "Batı Üst Kurulu" adı altında faaliyet gösteren bir kuruldan haberi olmadığını bildirdi.

Müşteki avukatlarından Beytar'ın, "Başbakanlık ile uyumlu çalışmadan bahsetmiştiniz. O dönemde Osman Özbek, Başbakan'a sinkaflı bir söz söylemişti, kamuoyunun içine sindiremediği bir söz. Bu konuda herhangi bir idari ve adli işlem başlatıp başlatmadığını hatırlıyor musunuz?" sorusuna ise Deniz, "Özbek ile ilgili bir işlem yapıldığını hatırladığını" kaydetti.

Deniz'in ardından söz alan avukatı Mustafa Bir, iddianameye ilişkin eleştirilerde bulundu ve müvekkilinin tahliyesini istedi.

Duruşmada daha sonra sanıklardan emekli Korgeneral Yıldırım Türker'in savunmasına geçildi. - Ankara

Kaynak: AA / Güncel
İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

Tunceli ve Ovacık belediye başkanlarının yerlerine gelen isimler ve kayyum gerekçeleri belli oldu

Kayyum gerekçeleri ve yerlerine gelen isimler belli oldu

Tunceli ve Ovacık Belediyesi'ne kayyum atanmasının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararının ardından belediye önünde protestolar başladı

Yenidoğan çetesinin yargılandığı davada 5. gün sona erdi! İşte tüm detaylar

Yenidoğan çetesinin yargılandığı davada 5. gün sona erdi! İşte tüm detaylar

title