28 Şubat Davası Emekli Tümgeneral Şenel.
28 Şubat Davasının tutuklu sanıklarından emekli Tümgeneral Muhittin Erdal Şenel, savunmasında, "Genelkurmay Başkanı dahi Batı Çalışma Grubu (BÇG) kapsamında şahsıma herhangi bir görev veremez."
28 Şubat Davasının tutuklu sanıklarından emekli Tümgeneral Muhittin Erdal Şenel, savunmasında, "Genelkurmay Başkanı dahi Batı Çalışma Grubu (BÇG) kapsamında şahsıma herhangi bir görev veremez. Adli müşavirler, hukuki danışma organı olup, icra organı değildir. Komutanlık sıfatı yoktur. Adli müşavirlik karargah hizmetleri içerisinde yer alır" dedi.
ANKARA kapsamında şahsıma herhangi bir görev veremez. Adli müşavirler, hukuki danışma organı olup, icra organı değildir. Komutanlık sıfatı yoktur. Adli müşavirlik karargah hizmetleri içerisinde yer alır" dedi.
28 Şubat Davasına ilişkin Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu ve tutuksuz sanıklar savunma yapmaya devam ediyor. 28 Şubat sürecinde, Genelkurmay Adli Müşavirliği görevinde bulunan emekli Tümgeneral Muhittin Erdal Şenel, görevi süresince hukuk dışına çıkmadığını, çıkılmasına da izin vermediğini belirtti. Görevi gereği Genelkurmay Başkanına karşı sorumlu olduğunu belirten Şenel, "Genelkurmay Başkanı dahi Batı Çalışma Grubu (BÇG) kapsamında şahsıma herhangi bir görev veremez. Adli müşavirler, hukuki danışma organı olup, icra organı değildir. Komutanlık sıfatı yoktur. Adli müşavirlik karargah hizmetleri içerisinde yer alır" dedi.
-DÜZMECE DELİLİN GEÇERLİLİĞİ YOKTUR-
BÇG'nin oluşturulmasına yönelik 4 Nisan 1997 tarihli belgeyi hiç görmediğini dile getiren Şenel, "Belgede benim imzam ve katkım yok. Belge, Genelkurmay Genel Sekreterliği tarafından hazırlanmıştır. Adli müşavirlik 'J' başkanlığı değildir, daire başkanlığı da değildir. Adli müşavirlikten bir personelin çalışma grubunda yer alacağına dair hiçbir düzenleme yoktur. Genelkurmay Adli Müşavirliği de savcılığın sorusu üzerine, 4 Nisan tarihli belgenin bulunmadığını bildirdi. Ayrıca belgenin ekindeki el yazması, 'özel oturumla ilgili görüş ve öneriler' konulu belge de sahtedir. Bu davada yargılananlardan birine ait olmayan, Genelkurmay Başkanlığı'nca da varlığı doğrulanmayan düzmece delilin hiçbir geçerliliği yoktur" değerlendirmesinde bulundu.
-KUVVETLİ SUÇ ŞÜPHESİNİN VARLIĞINI GÖSTERECEK HİÇBİR OLGU YOK-
BÇG'nin yaptığı hiçbir toplantıya katılmadığını ifade eden Şenel, iddianamede adli müşavirlikten bir subayın, planlama bölümünde ve icra makamında gösterilmesinin doğru olmadığını savundu. İddianamede, adli müşavirliğe gönderildiği iddia edilen bazı belgelerin asıllarının, Genelkurmay kayıtlarında bulunamadığını öne süren Şenel, "Ben burada müebbet hapisle yargılanıyorum. Elbette ceza hukuku açısından kanıt, delil, belge isteyeceğim" ifadelerini kullandı. İddianamede, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren devirmeye, düşürmeye iştirak suçuyla suçlandıklarını hatırlatan Şenel, 28 Şubat sürecinde hükümetin devrilmesi için cebir ve şiddetin söz konusu olmadığını belirtti. Şenel, 28 Şubat döneminde, darbenin yapılmasına dair bir isteğin, hükümetin darbeyle devrilmesi, cebir kullanılması gibi bir durumun bulunmadığını ifade ederek, "Benim Refahyol Hükümetini ortadan kaldırmaya, görevini yapmasını engellemeye yönelik ne cebir ve şiddet içeren bir eylemim, ne sözüm ne de lafım var" dedi. İddianamenin kişisel görüş ve yorumlarla yazıldığını savunan Şenel, "17 aydır tutukluyum. Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösterecek hiçbir olgu yok. Ben aylardır tahliye isteminde bulunuyorum. Konumumu ve kendimi anlatamamanın derin üzüntüsü içindeyim" dedi. Duruşmaya, öğleden sonra devam edilecek. (ANKA/DEVAM)
(YE/ÖZK) - Ankara