Haberler

28. Abant Platformu

28. Abant Platformu
Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi Prof.Dr.Hasan Tahsin Fendoğlu, "Yeni bir anayasa yapmak için en uygun dönem, mecliste halkın yüzde 95'inin temsil edildiği bu dönemdir" dedi.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi Prof. Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu, "Yeni bir anayasa yapmak için en uygun dönem, mecliste halkın yüzde 95'inin temsil edildiği bu dönemdir" dedi.

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nca Abant'taki bir otelde düzenlenen 28. Abant Platformu'nun "Yeni Anayasa'da Sorunlar-Zorluklar" başlıklı 4. oturumunda konuşan Fendoğlu, meclisteki 4 siyasi partinin mutabakat halinde olduğunu, bu nedenle yeni anayasanın yapılması gerektiğini söyledi.

Anayasanın üslubunun yapılan değişikliklerle değiştiğine dikkati çeken Fendoğlu, "Çünkü gerçekten Anayasa'daki uyum bozuldu. 3'te 2'si değişti ve aradaki üslup da değişti. Kalan maddelerin de ne zaman kriz çıkaracağı belli değil" diye konuştu.

Anayasa nedeniyle birçok konuda anlaşmazlık çıktığını savunan Fendoğlu, Anayasa'nın çok kötü şekilde kaleme alındığını öne sürdü.

"Bu anayasanın ne zaman ne sorunlar çıkaracağı belli değil" diyen Fendoğlu, "Meclisin neden anayasa yapması gerektiği çok tartışıldı. Yeni bir anayasa yapmak için en uygun dönem, mecliste halkın yüzde 95'inin temsil edildiği bu dönemdir. Mecliste halkın tüm kesimleri temsil ediliyor" şeklinde konuştu.

Fendoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu meclis anayasa yapabilir mi, yapamaz mı, çok tartışıldı. Artık 4 partide bu meclisin yetkisi vardır. Kurucu meclis olarak yapabilir kararı alındı. Şu ana kadar 90 madde müzakere edildi. Yapılması gereken yeni anayasa yaklaşık 120 madde ve 90 maddesi müzakere edildi. Bunların içerisinde ittifak sağlanan madde sayısı 30. Gerçekten Türkiye için iyi bir rakam.

Çünkü bizde genellikle anayasayı askerler yaptı. Bu anayasalar darbeler sonucu yapıldığı için halk da bunları isteyerek ve istemeyerek kabul etti."

-Gazeteci-yazar Yavuz Baydar-

Gazeteci-yazar Yavuz Baydar ise Anayasa'nın 1982'de yürürlüğe girdiğini, sosyal ilerilemeyi, sivil hakları, sivil politikayı hiçe saydığını iddia etti.

"İçeriğinin temelini Atatürkçülük'ün oluşturduğu bir anayasa oluşturuldu" diyen Baydar, "Bu belli sloganlar temelinde geliştirilmiş uluslararası hukuku hiçe sayan bir anayasaydı. Son 20-30 yılda anayasa sürekli değişikliklere uğradı. Yaklaşık üçte biri değiştirildi bir şekilde ancak sahip olduğu demokratik olmayan içeriği esas politikalarımızı etkilemeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.

2009'daki referanduma kadar statüko ve askeri gücü korumak için Anayasa'nın istismar edildiğini ileri süren Baydar, şöyle devam etti:

"Bazı yasalar, bazı istismar noktaları referandumla kaldırılmasına rağmen halen sorunlar devam ediyor. Son 12 yılda geçmişle büyük bir yüzleşme ve mücadelede bulunduk. Yeni bir anayasa yapma gerekliliği ortadan kalkacak değildir. Türkiye'nin önündeki zorluklar, şu an gösterdiği ekonomik mucize, bölgesinde ve dünyanın en büyük 10 ekonomisi olma ihtiyacı yeni ve modern bir anayasayı gerekli kılıyor."

Baydar, yeni anayasanın demokrasinin temsilcisi olması gerektiğini vurgulayarak, Kopenhag kriterlerine uyması gerektiğini dile getirdi.

Muhabir: Zafer Göder / Abdülhamid Hoşbaş

Yayıncı: Kemal Kaymak - BOLU

Kaynak: AA / Güncel
DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Tunceli ve Ovacık Belediyesi'ne kayyum atanmasının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararına tepkiler art arda geldi! Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

title