Haberler

2050 Yılına Kadar Türkiye'de Yağış Miktarında Azalma Bekleniyor

2050 Yılına Kadar Türkiye'de Yağış Miktarında Azalma Bekleniyor
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

OMÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, Türkiye'de 2050 yılına kadar ortalama yağış miktarında Karadeniz Bölgesi dışındaki bölgelerde yüzde 10'luk bir azalma beklendiğini söyledi. Aynı zamanda 20-25 yıllık süreçte ortalama sıcaklığın 2,5 derece artacağı hesaplanıyor.

SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, 2050 yılına kadar Türkiye'deki ortalama yağış miktarında Karadeniz Bölgesi dışındaki bölgelerde yüzde 10'luk bir azalma beklendiğini söyleyerek, "Önümüzdeki 20-25 yıllık süreçte yani 2050 yılına kadar Türkiye'de ortalama sıcaklığın 2,5 dereceye varacak düzeyde bir artış hesaplanıyor. Bu rakamlar çok önemli rakamlardır çünkü bir bölgede sıcaklığın 1 derece artmasını çok büyük tehlikelere işaret ediyor" dedi.

Türkiye'nin gelecekteki yağış miktarına ilişkin konuşan OMÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, "2050 yılına kadar ülkemizdeki ortalama yağış miktarında Karadeniz Bölgesi dışındaki bölgelerde yüzde 10'luk bir azalma bekleniyor. Bu da ülkemize düşecek olan yağış miktarının ciddi anlamda azalacağını gösteriyor. Aynı zamanda önümüzdeki 20-25 yıllık süreçte yani 2050 yılına kadar Türkiye'de ortalama sıcaklığın 2,5 dereceye varacak düzeyde bir artış hesaplanıyor. Bu rakamlar çok önemli rakamlardır çünkü bir bölgede sıcaklığın 1 derece artması çok büyük tehlikelere işaret ediyor. Yağış rejimi ve yağış şekilleri açısından da değişimleri beraberinde getirmesi yapılan hesaplarda tahmin ediliyor. Bu nedenle önümüzdeki süreçte Türkiye'de kar yağışlarının azalma ihtimali, mevsimlerin kayması çok ciddi boyutlara ulaşabilir" diye konuştu.

'YAĞIŞ, BELLİ BÖLGELERDE YÜZDE 50'YE VARAN ORANLARDA AZALDI'

Geçen aylardaki yağış miktarı ve kurallık durumlarını anlatan Prof. Dr. Demir, "2024 yılında da maalesef süreçten ciddi olarak etkilenen bir ülkeyiz. Geçtiğimiz 5-6 aylık sürece baktığımızda zaman zaman çok şiddetli yağışlar aldığımız kısa periyodları yaşasak da ortalamalar açısından baktığımızda ciddi bir kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kaldığımızı söylemek yanlış olmaz. Elimizdeki veriler de bunu gösteriyor. Özellikle haziran ayına baktığımızda Türkiye'de yağış düşüş miktarı belli bölgelerde yüzde 50'ye varan oranlarda azaldığını görüyoruz. Bazı zamanlar bir bölgeye baktığımızda çok şiddetli yağış ve sel felaketini meydana getiriyor. Yağış rejimi azalıyor diyoruz ama o zaman da sel felaketi nasıl meydana geliyor diye yanlış bir algı oluşuyor. Bir ay içinde düşmesi gereken yağışın belki yarısı bile bir saatte düşerse toprağın bu yağışı emme ihtimali olmuyor ve bu durumda felaketleri beraberinde getiriyor" ifadelerini kullandı.

'YANGIN, SEL, HORTUM GİBİ DOĞAL AFETLER KONUSUNDA TEDBİRLİ OLMAMIZ GEREKİYOR'

Türkiye'yi doğal felaketler konusunda uyaran Prof. Dr. Yusuf Demir, "Özellikle tarım ülkesi olan Türkiye'deki tarımsal üretim açısından çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Tarımsal üretim açsından baktığımızda gelecek dönemde üretimin nitelik ve niceliğinde ciddi anlamda etkilenmesi söz konusudur. Çünkü yağışın düzenli olması, sıcaklıkların mevsim normallerinde gitmesi, buharlaşmanın dengeli olması ve kuraklığın olmaması gibi parametreler tarımsal olarak çok önemli konulardır. Eğer bu şekilde düzensiz bir yağış rejimi kuraklığın arttığı, buharlaşmanın çok değişken olduğu, sıcaklığın mevsim normalleri üzerinde devam ettiği bir süreci yaşarsak belli ürünlerde ürün kaybına, ürünlerin kalitesinde düşüşe sebep olabilir. Onun için de çiftçilerimizin ve yerel yönetimlerimizin bu konuda meteorolojide ilgili uzmanlarla çalışarak bölgesel bazda da tedbirlerin nasıl alınabileceğini tartışmaları gerekir. Bu sürecin en büyük tehlikelerinden biri de yaşayacağımız doğal afetlerdir. Yangın, sel, hortum gibi doğal afetler konusunda tedbirli olmamız gerekiyor. Özellikle dere ve su yataklarında, şehir merkezlerinde betonlaşmanın fazla olduğu yerlerde mutlaka hazırlıklı ve tedbirli olmamız gerekiyor" dedi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Avrasya Tüneli'nde otomobil yangını! Giriş çıkışlar kapatıldı

Avrasya Tüneli'nde kırmızı alarm! Giriş çıkışlar kapatıldı

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nden Netanyahu hakkında tutuklama emri

Netanyahu hakkında tutuklama emri

Rusya, Ukrayna'ya kıtalararası balistik füze saldırısı düzenledi

Savaşta bir ilk! Putin'in intikamı hayli ağır oldu

Yenidoğan Çetesi davasında 4. gün! Kilit isminden gündem yaratacak sözler

Bebek katili çetenin kilit isminden gündem yaratacak sözler

title