18. İstanbul Tiyatro Festivali
18. İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında Kutluğ Ataman'ın özel projesi " Silsel" başladı.
Dünyaca ünlü çağdaş sanatçı Kutluğ Ataman'ın 18. İstanbul Tiyatro Festivali'ne özel ürettiği "Sılsel, Türkiye'ye yazılmış mektuplar" projesi, 12 Mayıs Cumartesi günü Galata Özel Rum İlköğretim Okulu'nda başladı. "Sılsel", 30 Mayıs tarihine kadar, 7'den 70'e herkesi, hayalindeki gökyüzünü oluşturmaya Galata Özel Rum İlköğretim Okulu'na davet ediyor.
18. İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında 12-30 Mayıs tarihleri arasında Galata Özel Rum İlköğretim Okulu'nda gerçekleştirilecek "Sılsel, Türkiye'ye yazılmış mektuplar" projesinin açılışı Kutluğ Ataman, İKSV Genel Müdürü Görgün Taner ve İstanbul Tiyatro Festivali Direktörü Dikmen Gürün'ün katılımıyla gerçekleştirildi. Açılışa, çeşitli alanlarda çalışan sivil toplum kuruluşları, kültür kurumları, üniversite yetkilileri ve basın mensupları da katıldı.
12 Mayıs Cumartesi günü Galata Rum İlköğretim Okulu'nda gerçekleştirilen açılışta Kutluğ Ataman, Nasıra Hanım'ın ördüğü parçayı ekleyerek resmi olarak projeyi başlattı. Ardından, şimdiye kadar Türkiye'nin çeşitli şehirlerinden gelen sılseller gökyüzüne eklendi.
Galata Rum İlköğretim Okulu'nda 30 Mayıs tarihine kadar her gün 12.00-19.00 saatleri arasında açık olacak "Sılsel" projesine dileyen herkes katkıda bulunarak, yapıtın ortak yaratıcılarından biri olabilecek. Performansa katılmak isteyenler, eni 45 santimetre olmak şartıyla, istediği uzunluk ve renkteki, örgü ya da dokunmuş bir kumaş parçasını, üzerinde istediği dilde, resim, yazı ya da işleme yer alacak şekilde, dilek, mesaj ya da eleştirilerini yazarak bu ortak gökyüzüne katkıda bulunabilecek. Teker teker birbirlerine eklenecek parçalar, katılımcıların korkusuzca ve özgürce yaşam isteklerini de dile getirecek. "Türkiye'ye yazılmış mektuplar" altbaşlığını taşıyan bu performans, tamamlandığında, bir sivil tarih dökumanı olarak da tarihe geçecek.
"Sılsel" projesi İstanbul Tiyatro Festivali'nin ardından, daha birçok ortak gökyüzü inşa etmek üzere dünyanın çeşitli ülkelerini de gezecek.
"Sılsel"
Aramice kanat çırpması anlamına geldiği düşünülen "Sılsel", aynı zamanda Mardin'in eski Süryani evlerinin tavanlarına yapılmış gökyüzü tasvirinin de adı. Rivayete göre sokağa çıkmaya korkan Süryaniler, gökyüzü özlemlerini bir nebze olsun giderebilmek için evlerinin tavanlarına, motifler çizip içlerini turkuvaz renkte boyarlarmış. Kutluğ Ataman'a, Mardin ziyareti sırasında, Süryani mahallesinde yaşayan Nasıra Hanım'ın anlattığı bu hikâye, "Sılsel" projesinin de çıkış noktası olmuş.
SILSEL
Türkiye'ye yazılmış mektuplar
Sılsel kelimesinin Aramice kanat çırpması anlamına geldiği düşünülür. Mardin'in eski Süryani evlerinin tavanlarına yapılmış gökyüzü tasvirine de Sılsel denir.
Rivayete göre çeşitli baskılardan dolayı sokağa çıkmaya korkan Süryani vatandaşlar, evlerinin tavanına bu motifi yapar, böylece gökyüzü özlemlerini bir nebze olsun giderirlermiş.
Herkesin korkusuzca altında yaşamaya hakkı olduğu bu ortak gökyüzü, Anadolu'nun şiddet dolu tarihinde hep bir özlem olarak kalmıştır. Sılsel performansı, bu özlediğimiz ortak gökyüzünü elbirliği ile biz çağdaşlarının inşa etmesi, en azından bu özlemimizi ortak bir performansa dökme ve ifade etme girişimidir.
Bu performansta izleyici aynı zamanda bu ortak eserin üreticisi de. Özgürlükten yana olan, 7'den 70'e herkes bu esere katkıda bulunabilir ve bu eserin ortak üreticisi olabilir.
Yapmanız gereken çok basit. Sergi mekanına eni takribi 45 santimetre olmak şartıyla, ne kadar uzunlukta olursa olsun, hangi renkte olursa olsun, ister örgü ister dokunmuş bir kumaş parçasını, isterse bir sevdiğinizin, kaybettiğinizin, özlediğinizin giysi parçasını getirin.
Bu kumaş üzerine Türkiye'ye, ortak coğrafyamıza hitaben, ister kalemle, ister boyayla, hangi dille olursa olsun, ister resmederek, ister işleyerek, kısacası kendinizi nasıl ifade etmek isterseniz o şekilde, bir dilek veya eleştiri mektubu yazın.
Sen, kendin için, sevdiklerin için, herkes için nasıl bir ülke, nasıl bir hayat hayal ediyorsun, istiyorsun?
Sılsel projesi sadece ortak bir gökyüzü imgesi inşa etmek üzerine değil. Bu eserin bizden sonraki nesillere de kalabileceğini düşünecek olursak, Sılsel aynı zamanda bir sivil tarih belgesi işlevi de yerine getirebilir. Bugünlerden yarınlara yazılmış bir mektup Sılsel!
Gelin hep beraber ortak gökyüzümüzü birbirimizden korkmadan, özgürce genişletelim. Beraber yaşam isteğimizi daha güçlü dile getirelim. Özgür bir dünya isteyen her vatandaşı bu sanatsal etkinliğin parçası olmaya bekliyoruz. Eserimiz tamamlanınca Türkiye'den yola çıkacak ve dünyanın çeşitli ülkelerinde ortak gökyüzü yazılmaya, inşa edilmeye, genişlemeye devam edecek.