15 Temmuz'un Sosyolojisi" Konferansı

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Yelken, 15 Temmuz darbe girişiminin, ülkede yaşanan diğer olaylardan çok farklı olduğunu belirterek, "Diğerlerinde net şekilde ordunun içinde bir cuntanın hükümete, yönetime el koyması var. Burada ordu var ama sadece bir manipülasyon, bir araç olarak var." dedi.

Sakarya Üniversitesi Akademik ve Sosyal Gelişim Merkezi tarafından Hukuk Fakültesi Sebahattin Zaim Konferans Salonu'nda "15 Temmuz'un Sosyolojisi" konulu konferans düzenlendi.

Yelken, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de daha önce de darbe ve girişimlerinin olduğunu belirtti.

Türkiye'nin darbe, muhtıra, sıkı yönetim ve olağanüstü hallerin yaşandığı süreçlerden geçtiğini anlatan Yelken, 15 Temmuz darbe girişiminde ise "ilklerin" yaşandığını ifade etti.

Yelken, "Bu darbe diğerlerinden çok farklı. Diğerlerinde net şekilde ordunun içinde bir cuntanın hükümete, yönetime el koyması var. Burada ordu var ama sadece bir manipülasyon, bir araç olarak var. 30-40 yıla dayanan bir devşirilmişlik söz konusu. Yani bir örgüt var burada ilk defa, cunta değil. Türkiye'de ilk defa bir örgüt, hem de tırnak içinde 'dini görünümlü' bir örgüt, darbe yapıyor. Daha önce hiç alışılmamış bir süreç." şeklinde konuştu.

"Dini lider görünümlü bir meczup"

Yine ilk kez darbe girişiminde sivillerin bizzat görev aldığını dile getiren Yelken, şunları kaydetti:

"Daha önceki darbelerin hiçbirisinde, askeriyenin dışında kimse karışamaz. Burada ise bütün darbe merkezlerinde 'imam' denilen siviller var darbeyi yönetmek üzere. Aslında hepsi aynı örgütün mensubu ve birbirleriyle üniforma olmadan iletişim kuruyorlar. İlk defa darbenin lideri, dini lider görünümlü bir meczup. Çünkü esir alınmış komutanlara Akıncı Üssü'nde 'Sizi efendiyle görüştürelim' teklifinde bulunuyorlar. Yani lider olduğu ayan beyan ortada. Bu da bir ilk."

Halkın ilk kez bir darbe girişiminde tankların altına yattığını vurgulayan Yelken, vatandaşların olağanüstü direnç ve kararlılık gösterdiğini belirtti.