Haberler
Bahçeli'nin çağrısına DEM Parti'den jet yanıt: İmralı'ya gitmek için başvuru yapacağız

Bahçeli'nin "İmralı ile yüz yüze temas olmalı" çağrısına DEM Parti'den jet yanıt

Ankara'da görüşme hareketliliği! Bahçeli ve Ahmet Türk'ten art arda açıklamalar

Bahçeli "Ağaların kapısı açık olur" dedi, Ahmet Türk'ten yanıt gecikmedi

Yenidoğan Çetesi davasında kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Sanık hemşireden kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

15 Temmuz Sürecinde Demokrasi ve İnsan Hakları" Konferansı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı koymak amacıyla 15 Temmuz gecesi İstanbul'da sokağa çıkan ve Altunizade Kısıklı Caddesi'nde tankın altına yatarak yaralanan Sabri Ünal, Türkiye'deki demokrasiyi korumanın onurunu yaşadıklarını söyledi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı koymak amacıyla 15 Temmuz gecesi İstanbul'da sokağa çıkan ve Altunizade Kısıklı Caddesi'nde tankın altına yatarak yaralanan Sabri Ünal, Türkiye'deki demokrasiyi korumanın onurunu yaşadıklarını söyledi.

Ünal, Giresun Üniversitesi Güre Yerleşkesi Şehit Ömer Halisdemir Salonu'nda düzenlenen "15 Temmuz Sürecinde Demokrasi ve İnsan Hakları" konferansında yaptığı konuşmada, 15 Temmuz gecesi darbecilere engel olmak amacıyla yakınlarıyla Başbakan Binali Yıldırım'ın çağrısı üzerine sokağa çıktığını ve üzerinden geçen tank nedeniyle yaralandığını anlattı.

İlk tankın altına yattığında herhangi bir yara almadığını ancak ikinci tankın kolunun üzerinden geçtiğini belirten Ünal, "Tankların altından sağ çıktım. Bir kez değil, iki kez sağ çıktım. Bir üçüncüsü gelseydi ve yaralı olmasaydım, onu da durdurmaya çalışırdım. Bir gazi olarak, bir Giresunlu olarak bu çok gurur verici bir durum." dedi.

Ünal, darbe girişimi gecesi sokaklara çıkan insanlar sayesinde bugün Türkiye'de demokrasinin korunduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:

"En temel hak olan insanlık hakkı, burada tank paletleri altında ezilmeye çalışıldı. Kendi tercihimiz olan bir siyasi partinin tek başına uzun süre iktidarda bulunması birilerinin kanına o kadar dokunmuştu ki bizim orada ortaya koyduğumuz bu iradeyi tanklarla ezmeye çalıştılar ama öyle bir şey oldu ki o gece insanlar siyasi ve dini hiçbir fikre bakmaksızın, ayırmaksızın sokaklara döküldü. Her türlü siyasi fikirden insan o gece sokaklardaydı. Tek bir ortak gaye ve dava için. O da Türk milleti, Türk devleti ve Türk bayrağı. Milyonlar olmasaydı şu an biz cuntacı bir diktatörlüğün emri altında inim inim inliyor olurduk. O akşam sokaklara dökülen her kişi, yaş olarak fark etmez, bu insanlar sayesinde biz bugün ülkemizdeki demokrasiyi korumanın onurunu yaşıyoruz."

"O kurşun seli altında insanlar birbirinin yardımına koşuyordu"

Darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde vurulanlara tıbbi müdahalede bulunan Opr. Dr. Sezai Çelik ise, o gece darbe girişiminin başladığı andan itibaren harekete geçtiğini, öncelikle ikamet ettiği sitenin girişini araçlarıyla kapattıklarını ifade etti.

Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından 7 arkadaşıyla harekete geçtiğini kaydederek, "'Yol karanlık, gece uzun ve Allah büyük' diyerek tekbir sesleriyle yola çıktık. Altunizade Köprüsü'ne ulaştık. İnsanların üzerine ateş ediliyordu. Plastik mermi attıklarını sanıyordum ama yaralı birini gördükten sonra işin ciddiyetini anladım. Çok sayıda insan yaralıydı ve hemen onlara müdahale etmeye başladım." diye konuştu.

"Gerek bayraklarla, gerekse de elime geçen bez parçalarıyla insanlara orada saatlerce müdahale ettik" diyen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Demokrasimizi korumak için oraya giderek yaralananlara müdahale ettik. Bir yaralıdan diğerine koşuyorduk. Onların hayatlarını kurtarma adına bulduğumuz bez parçasıyla onların yaralarına müdahale ettik. Zaman geldi anlı şanlı bayrağımızı kullandık. Zaman geldi insanların kıyafetlerini kullandık. Orada insanların inanılmaz bir yardımlaşması vardı. O kurşun seli altında insanlar birbirinin yardımına koşuyordu. Kendi canı tehlikedeyken bile yaralıların yardımına koşuyorlardı. İşte o gece darbecilere milletçe güzel bir cevap verdik."

Giresun Valisi Hasan Karahan da 15 Temmuz darbe kalkışmasıyla insanların en temel hakkı olan yaşama ve özgürlük, seçme ve seçilme haklarının ellerinden alınmasına çalışıldığını ancak bunda başarılı olunamadığını söyledi.

Karahan, Türk milletinin, milli iradesine sahip çıktığını vurgulayarak, "15 Temmuz milli hafızamızda yer aldı. 15 Temmuz tarihi bir gün olarak unutulmayacak. Milletimiz, milli iradesine sahip çıktı. En önemli unsur budur. Milletimiz, 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' düsturunun, tepeden inme, gayri meşru yollarla ele geçirilmesine müsaade etmedi. Bunu şehitleriyle gazileriyle ve milli direnişiyle bir kez daha bu kalkışma sevdalıları ile tüm cihana gösterdi." ifadesini kullandı.

Kaynak: AA / Güncel
title