15 Temmuz Şehidi Nedip Cengiz Eker'in Babası Oğluyla Gurur Duyuyor

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Muğla'nın Marmaris ilçesinde kaldığı otele düzenlenen saldırıda şehit düşen polis memuru Nedip Cengiz Eker'in babası, 15 Temmuz'un kahramanları arasında yer alan oğluyla gurur duyuyor.

Kanlı gecede FETÖ'nün suikast timiyle girilen çatışmada şehit düşen Cengiz'in Marmaris'e yerleşen anne ve babası, ilçede cadde ile sokaklara ismi de verilen evlatlarını özlemle anıyor. Şehit çocuklarının ismini okul, hastane, orman, sokak ve kütüphane gibi yerlerde gören Güzel ve Nihat Eker çifti, gösterilen vefayla duygulanıyor.

Baba Eker, AA muhabirine, tarihin her döneminde vatan, millet sevgisiyle şehadete koşanları minnet ve şükranla andığını söyledi.

Üniforma giymiş teröristlerin saldırdığı otel yakınında bulunan ve oğlunun ismini taşıyan Şehit Nedip Cengiz Eker Caddesi'nde bir süre gezen Eker, burada oğlunun isminin yaşatılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Türk milletinin tarihin hiçbir döneminde vatanını, milletini ve toprağını vermediğini vurgulayan Eker, bunun mahşere kadar da devam edeceğini belirtti.

"Bize en büyük nişanı taktı"

Hain darbe gecesi milli birliği yok etmeye çalışan darbeci subayların helikopterlerle Marmaris'e geldiğini hatırlatan Eker, şöyle konuştu:

"O çatışmada Mehmet Çetin ve oğlum burada şehit düştü. Ne diyelim, vatan sağ olsun, milletimiz sağ olsun, kader buymuş. En büyük nişanı taktı bize. En yüksek bir mertebede peygamberimizle komşu oldular. O gece 2 binin üzerinde de gazimiz var. Allah onlara da şifa versin. Ne mutlu bize ki millet olarak birlik ve beraberliği bozmadık. Bundan sonra da bozmayacağız. Ülkemiz var oldukça Misakımilli sınırlarımızı daima koruyarak, vatanımızı, bayrağımızı, milletimizi, devletimizi korumaya devam edeceğiz."

Türkiye'nin iç ve dış düşmanlara karşı her zaman tedbirli olması gerektiğine işaret eden Eker, adil şekilde yargılanan darbecilerin hukuk kuralları içinde hak ettikleri cezaları aldıklarını söyledi.

"Ülkemizi teslim etmediler"

Eker, darbenin engellenmesiyle ülke birliğinin sağlandığını belirterek, şunları kaydetti:

"Keşke oğlumun yerine ben orada olsaydım. Onun arabasında ben olaydım da şehadete ben ereydim, o yaşasaydı. O daha gençti. Onun burada daha birçok hizmetleri olacaktı. Ama ne nasip ki zaten Allah en sevdiği kulunu alıyor. Onlar da sevgili kullardı. Vatanı, milleti için canlarını siper ettiler. Onlar demokrasinin en büyük şehitleridir. Allah onlardan razı olsun. Ülkemizi teslim etmediler. Sabaha kadar süren çatışmalarda onları bertaraf ettiler. Cumhuriyet'imizin 100. yılında ülkemiz daha da kalkınarak yükselecek. Selçuklu, Osmanlı, Çanakkale ruhu içinde yaşayan insanlarımız, Kıbrıs harekatında olduğu gibi 15 Temmuz'da da aynı hareketi, benim milletim gösterdi. Allah hepsinden razı olsun. Bundan sonra ülkeyi daha da yükselteceğiz. Evlatlarımıza tarihi öğreteceğiz. Bu savaşların niçin, nasıl yapıldığını öğreteceğiz. Çok iyi yetiştireceğiz ki bizden sonra gelen nesil de vatanına, milletine, bayrağına, devletine sahip çıkacak. Ben bunu istiyorum."

Yaşadıkları acının tarifinin bulunmadığını anlatan Eker, 15 Temmuz'un unutulmaması gerektiğini dile getirdi.

Kahraman oğluyla her zaman gurur duyduklarını vurgulayan Eker, "Bizde hiçbir zaman bu acı silinmeyecek. Allah razı olsun ki devletimden 15 Temmuz'da çok güzel etkinlikler yapıyor. Hainlere karşı elde edilen zafer, bu ülkemde yetişen bütün milletime işleniyor. Bundan memnunum. Bundan sonra da bu vatana sahip çıkılacak. Tüm herkesten, milletimden, devletimden, şehitlerimizden Allah razı olsun. Bir daha da bu bayrağın altında böyle hain bir darbeyle karşılaşmamayı umut ediyorum." dedi.

Suikast timinin tek firarisi kırmızı bültenle aranıyor

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Marmaris'te Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast teşebbüsünde bulunan hainler arasındaki tek firari eski yüzbaşı Burkay Karatepe, kırmızı bültenle aranıyor.

Terörden Arananlar Listesi'nde kırmızı kategoride 10 milyon liraya kadar ödülle aranan teröristin, 16 Temmuz sabahı tanınmamak için güneş gözlüğü takıp, şort ve parmak arası terlikle Marmaris'ten İzmir'e kaçtığı, ardından bir yakınının yardımıyla Eskişehir'e gittiği tespit edilmişti.

Güvenlik güçlerinin yürüttüğü operasyonlar sonucu 17 gün sonra yakalanan timdeki 36 hain ise Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları almıştı.

Davada, Burkay Karatepe hakkında yakalama emirlerinin devamı ve infazlarının beklenmesine karar verilirken, sanık hakkında yurt dışına kaçmış olma ihtimaline karşın kırmızı bülten çıkarılmasına hükmedilmişti.