15 Temmuz'dan 16 Nisan'a Paneli"

MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy, "Bizim hem IŞİD ile hem PKK-PYD ile hem FETÖ ile mücadele etmemiz için güçlü, yerli, samimi, bu meseleleri bilen bir iradeye ihtiyacımız var. Bu iradenin ne olacağına elbette millet karar verecek ama referandumda çıkacak olan sonuç bu iradenin olmakla olmamak arasındaki bir sonuçtur." dedi.

Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma ve Dayanışma Vakfı tarafından Devlet Tiyatro Salonu'nda düzenlenen "15 Temmuz'dan 16 Nisan'a" başlıklı panelde konuşan Ersoy, MHP olarak FETÖ'nün iç yüzünü yıllardır anlattıklarını ve zaman zaman da büyük eleştiriler aldıklarını söyledi.

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine değinen Ersoy, şöyle devam etti:

"15 Temmuz kalkışmasıyla düğmeye basıldı. Türkiye, Suriyeleştirilme, Türkiye Iraklaştırılma gibi müesses bir emir komuta zinciri ile yapılmış bir darbeden çok bir kalkışma, terör faaliyeti, iç savaş planlayanlar bu hamleyi yaptılar Bunu yapanlar akıl oyunlarını yaparken acaba sadece başarı endeksli mi yaptılar, yoksa bunların B, C, D planları ne, 'Başarısız olursak ne yapacağız?' sorusuna sizce cevap arayıp hazırlık yapmadılar mı? İşte bu sorunun cevabı bundan sonraki süreç ve referandumla ilgili. 11 Ekim 2016 tarihinde Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'nin aldığı inisiyatifle ilgiliydi. Fiili durumun hukukileştirilmesi, devletin geleceği, kendini sağlıklı tanıması, milletin çocuklarının sağlıklı bir devlette yaşayabilmesi için bu anlayışla mücadele etme ve emperyalizme kafa tutabilmek için bir sistem değişikliğine ihtiyaç vardı çünkü bu sistem değişikliği problemi sadece FETÖ kalkışmasıyla ortaya çıkmadı. FETÖ kalkışması bu sistem rahatsızlığının bir sonucuydu ve geleceği kurgulama noktasında MHP liderinin aldığı inisiyatif bunu sağlıklı temeller üzerine oturtmak istedi."

Ersoy, anayasa değişikliğinin kabul edilmesi durumda cumhurbaşkanının tek adam olamayacağını vurguladı.

Cumhurbaşkanının şu anda her türlü yetkiyi kullanabilecek durumda olduğuna değinen Ersoy, "Yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde cumhurbaşkanı denetlenebilir, yargılanabilir, sadece vatana ihanet değil şahsi anlamda, siyasi anlamda herhangi bir hukuk dışı uygulama varsa orada da hesap verebilir hale getiriliyor." ifadesini kullandı.

Devletin, 15 Temmuz'dan sonra fetret dönemine girdiğini ve halen de çıkamadığını belirten Ersoy, devletin kendi içinde yerli ve millilik noktasında kendini yenileme mecburiyetiyle karşı karşıya olduğunu dile getirdi. Bunun için de güçlü, gücü merkeze alan bir iradenin olması gerektiğini anlatan Ersoy, "Tehlike burnumuzun dibinde. Bizim hem İŞİD ile hem PKK-PYD ile hem FETÖ ile mücadele etmemiz için güçlü, yerli, samimi, bu meseleleri bilen bir iradeye ihtiyacımız var. Bu iradenin ne olacağına elbette millet karar verecek ama referandumda çıkacak olan sonuç bu iradenin olmakla olmamak arasındaki bir sonuçtur. Bizim 'Devlet için evet, millet için evet, Cumhuriyet için evet, Türklüğün bekası için evet' deyişimizin perde arkası bu." değerlendirmesinde bulundu.

Milletvekili Ersoy, MHP'nin kriz dönemlerinde hep inisiyatif aldığını anımsatan Ersoy, partisinin yeni bir inisiyatif alarak anayasa değişikliğini içeren halk oylamasında kararının "evet" olduğunu sözlerine ekledi.

Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilmi Demir de FETÖ'nün dini kullanarak insanları kandırdığını ancak artık gerçek yüzünün ortaya çıktığını belirtti.

Panele AK Parti Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, AK Parti İl Başkanı Mehmet Karadağ, MHP İl Başkanı Mehmet Akif Aras ile vakıf üyeleri, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı.