Haberler
Körfez'in petrol zengini ülkesi ilk kez Ankara'da! Türkiye ve Umman arasında 10 kritik anlaşma imzalandı

Türkiye ve Umman arasında 10 kritik anlaşma imzalandı

Suriye'de patlak veren savaşta muhaliflerin ilerleyişi sürüyor

Yanı başımızda patlak veren savaşta son durumu en iyi anlatan görüntü

Sağlık Bakanlığı'ndan e-nabız verilerinin çalındığı iddialarına açıklama: Bazı insanların 'oltalama' ile verilerini aldılar

Sağlık Bakanlığı'ndan açıklama: Bazı insanların 'oltalama' ile verilerini aldılar

Putin'den yeni tehdit: Birden fazla Oreşnik füzesi, nükleer silaha eşdeğer

Putin, elindeki en güçlü silahla tehdit etti: Toz olursunuz

15 Temmuz'da İbb'nin İşgali Davası

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) işgali ve burada çıkan olaylarda Prof. Dr.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) işgali ve burada çıkan olaylarda Prof. Dr. İlhan Varank'ın da aralarında bulunduğu 14 kişinin şehit edilmesiyle ilgili 52 sanığın yargılandığı davada, müştekilerin dinlenmesine devam edildi.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu karşısında yer alan binadaki salonda yapılan duruşmada, müşteki Ayhan Çelik, olay günü Saraçhane'de olduğunu ifade ederek, "Yüzlerce insanın seslerini duydum, siper alan askerleri gördüm. Bir şeyler yapabilirim diye bir yerde durdum. Parkın içindeydik. Ateş seslerinin gelmesiyle halkın vurulduğunu gördüm. Parkın içinden kaçarken arkamdan dipçikle vuruldum. Yere düştüm ayağa kalktım. Bir amca ensemden tuttu, 'Kaç evlat bunların adaleti yok, mermi yağdırcaklar' dedi. Bütün psikolojim bozuldu. Omzumdan ve kalçamdan yaralandım. Bana ve milletime kurşun sıkanlardan şikayetçiyim." dedi.

Şehit İbrahim Yılmaz'ın babası müşteki Ünal Yılmaz da oğlunun arkadaşının araması üzerine abdest aldıktan sonra dışarı çıktığını anlattı. Kendisinin de Saraçhane'ye giderken oğlu İbrahim'i aradığını belirten Yılmaz, ancak telefonunu açmadığını belirtti.

Müşteki Yılmaz, oğlunun telefonlarını açmayınca içine şüphe düştüğünü belirterek, şöyle konuştu:

"Silah sesleri geliyordu. İnsanların yere yatıp süründüklerini görüyordum. Hastanenin yakınındaydım, oğlumun telefonuna başka biri çıktı. 'İbrahim nerede' dedim. 'Kolundan vuruldu' dedi. Oğlun şehit oldu deselerdi, cepheye koşup savunmamı yapacaktım. Yaralıdır yardım ederim diye hastaneye gittim. Hastaneye girdiğimde hastane kan gölüydü. Oğlumun bulunduğu odaya girdiğimde İbrahim vefat etmişti. Kanları musluktan akar gibi akıyordu, bana sirayet ediyordu. Sabaha kadar silah sesleri duyduk. Afrin'deki savaş gibi savaş vardı. Rütbesi söküklere sesleniyorum; devletin suyunu havasını alıp Amerika'daki şarlatanın emriyle bu devleti havaya uçaracaksınız öyle mi? 15 Temmuz öncesindeki Taksim ve Gazi olayları ile 17-25 Aralık'ın da bunların işareti olduğunu anlıyoruz. Şeytan şarlatanın planı tutmadı. Bütün şehit gazilerimizi tebrik ediyoruz. Kanlarını canlarını bu vatan uğruna dökenlere helal olsun."

Müştekilerin dinlenmesinin ardından duruşma yarına ertelendi.

Kaynak: AA / Güncel
title