15. Boğaziçi Zirvesi: Barış, Teknoloji ve Sürdürülebilirlik Temaları Açıklanıyor

Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından bu yıl İstanbul'da 15'incisi düzenlenen Boğaziçi Zirvesi'nin açılış paneli yapıldı.

UİP tarafından "Geleceğe Köprüler Kurmak: Barış, Teknoloji, Sürdürülebilirlik" ana temasıyla düzenlenen zirvenin açılış panelinden önce eski Güney Afrika Cumhuriyeti Ticaret ve Sanayi Bakanı Ebrahim Patel konuştu.

Patel, küreselleşmenin milyonlarca insanın fakirlikten kurtulmasına, tıp ve iletişim alanlarında insanların hayatını iyileştiren teknolojilerin gelişmesine yardımcı olduğunu, mal ve hizmetlere erişimi kolaylaştırdığını kaydederek, "(Küreselleşme) aynı zamanda, insanların daha iyi bir yaşam arayışıyla yasal ya da başka yollarla sınırların ötesine geçmesi, yükselen milliyetçilik ve göçmen karşıtı duyguların büyük bir tepkisine neden olarak milletlerin içinde ve arasında artan eşitsizliği de miras bıraktı." dedi.

Teknolojik gelişmelerin yapay zeka ve tıp alanlarındaki çalışmalarla ivme kazandığını belirten Patel, "Yapay zeka, sadece teknolojik ilerlemenin bir devamı değil teknolojinin gelişiminde tehlike ve potansiyellerle dolu yeni bir sınıra işaret ediyor." diye konuştu.

Zirvenin açılış paneli yapıldı

"Büyük Dönüşüm" başlığıyla UİP İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. İlter Turan moderatörlüğünde düzenlenen açılış panelinde Çin'in Ankara'daki Elçi Müsteşarı Cong Song, İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi Guillaume Bertrand Scheurer ve Kamboçya'nın Ankara Büyükelçisi Chea Sok konuştu.

Çin'in Ankara'daki Elçi Müsteşarı Cong, teknolojik yeniliklerin daha önce görülmemiş yoğun bir faaliyet dönemine girdiğini kaydederek, Çin'in bu kapsamda 160'tan fazla ülke ve bölge ile bilimsel ve teknolojik işbirliği kurduğunu söyledi.

Orta Doğu'daki mevcut durumu "endişe verici" olarak tanımlayan Cong, Çin'in Filistin halkının ulusal haklarını geri kazanmasını kararlılıkla desteklediğini vurguladı.

Cong, "En önemli önceliğimiz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) ilgili kararlarını tam ve etkin bir şekilde uygulamak ve en kısa süre içerisinde ateşkesi sağlamak. Orta Doğu'da kalıcı barış, sadece iki devletli çözüm yerine getirilirse sağlanır." dedi.

"BM Şartı ve uluslararası hukuk, büyüklüklerine veya güçlerine bakılmaksızın tüm devletlere uygulanmalıdır"

İsviçre'nin Ankara Büyükelçisi Scheurer de barış ile sürdürülebilir kalkınma amaçları arasında bağlantı bulunduğunu ifade ederek, "Barış olmadan sürdürülebilirlik, sürdürülebilirlik olmadan da barış olmaz. Teknoloji ise bu denge için hem fırsatlar hem de tehditler anlamına geliyor." diye konuştu.

Scheurer, "Tüm devletler, BM Şartı ve uluslararası hukuka zorunlu olarak saygı göstermeli; BM Şartı ve uluslararası hukuk, büyüklüklerine veya güçlerine bakılmaksızın tüm devletlere uygulanmalıdır." ifadelerini kullandı.

Kamboçya'nın Ankara Büyükelçisi Chea Sok da insanlık tarihinin kritik bir kavşakta olduğunu dile getirerek, "Barış arayışımız, teknolojinin hızla ilerlemesi ve sürdürülebilirlik için yapılan düzenlemelerle tanımlanan bir anda bulunuyoruz." dedi.

Chea Sok, teknolojik gelişmelerin insanlığa ve sürdürülebilirliğe hizmet ettiğini vurguladı.