14 Mart Tıp Bayramı
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane'deki genç tıbbiyelilerin direnişinin, herkese örnek olması gerektiğini belirterek, "İnşallah yeniden yeni nesil bu şuuru, inancı güçlenerek devam ettirecektir.
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane'deki genç tıbbiyelilerin direnişinin, herkese örnek olması gerektiğini belirterek, "İnşallah yeniden yeni nesil bu şuuru, inancı güçlenerek devam ettirecektir. Buradaki direniş; Türk tıbbının, haksızlığa, hakkaniyetsizliğe direnişidir." dedi.
Sağlık Bilimleri Üniversitesince 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla düzenlenen programda konuşan Gümüş, sağlık personelinin, gece gündüz demeden kendi derdini unutarak, hastasının derdiyle dertlendiğini, kendini hastalarına adadığını dile getirdi.
Gümüş, Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane'nin 1903'te Sultan Aldülhamit Han tarafından yaptırıldığını anımsatarak, binanın Sağlık Bilimleri Üniversitesi olarak hizmet vermeye başlamasıyla aslına döndüğünü söyledi.
Tıbbiyelilerin fedakarlıklarını, başarılarını her zaman anlatacaklarını dile getiren Gümüş, şöyle devam etti:
"Buradaki genç tıbbiyelilerin direnişi, hepimize örnek olmalı. 700'den fazla kişi Çanakkale'de şehit oluyor, bunların 360'ı tıp fakültesinin birinci sınıf öğrencisi. Burada tıp fakültesi 1921'de mezun veremiyor. Çünkü hepsi şehit oluyor. İnşallah yeniden yeni nesil bu şuuru, inancı güçlenerek devam ettirecektir. Buradaki direniş; Türk tıbbının haksızlığa, hakkaniyetsizliğe direnişidir. İstiklal direnişidir. Burada başlamıştır, tüm yurda yayılmıştır. Aynı direniş ve ruh, bugün devam ediyor."
Gümüş, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine değinerek, 15 Temmuz'da kendilerine ilk duyumun, saat 21.00 sıralarında Genelkurmay Başkanlığında çatışma olduğu şeklinde geldiğini belirterek, o gece tüm Türkiye'deki sağlık personelinin kimseden talimat beklemeden, işlerinin başında bulunduğunu aktardı.
O gece tüm sağlık personelinin kahramanca mücadele ettiğini vurgulayan Gümüş, 2 binin üzerinde yaralıya aynı anda müdahale edildiğini, terör olayları sırasında da aynı manzaraları gördüklerini belirterek, "Çünkü aynı ruh, bugün de devam ediyor." dedi.
"Biz millet olmaya devam edeceğiz"
İstanbul Valisi Vasip Şahin de 15 Temmuz'da, terör olaylarında, doğal afetlerde tüm sağlık personelinin sarf ettiği insan üstü gayretleri gördüklerini dile getirdi.
Türkiye'deki sağlık memnuniyet oranının yüzde 75'Ieri aştığına işaret eden Şahin, "Bunun için son 15 yılda yapılan yatırımlar, reformlar, düzenlemeler çok önemli bir paya sahip. Ancak bu sistemi kurgulandıktan sonra hayata geçirenler de sizlersiniz. Eğer sizlerin gayretleri, inancı olmasaydı bu başarı sağlanamazdı." diye konuştu.
Şahin, "İngilizlerden sonra Haydarpaşa Tıbbiye-i Şahane binasına bayrak astırmak zorunda bırakarak, 15 Temmuz'da doktorlarımızı, insanımızı bu badireyle muhatap kılanları kınıyorum. Bu millet, bunu hak etmedi. Ama hamdolsun bu millet her ferdiyle, en garibanından en unvanlısına kadar bu oyunu boşa çıkardı. Zaten bunun için bu millet büyük. Bu millet en zor durumunda, küllerini savuruyor ve kendi ateşiyle yeniden ortaya çıkıyor. Belki bugün üzerimizdeki oyunların asıl sebebi de bu özelliğimiz ama biz millet olmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
"15 Temmuz'da da ülkemiz işgale direndi"
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl ise 14 Mart Tıp Bayramı'nın, aslında işgale karşı tıbbiyelilerin başkaldırışı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Aynı ruh, inanç ve gaye 15 Temmuz'da da dirildi. 15 Temmuz'da da ülkemizi işgale kalkan hainlere karşı tıbbiyeliler ve sağlık personeli, hem hastanede hem acil servislerde, ambulanslarda tüm sağlık camiası seferber olarak işgale karşı direndi. 14 Mart, onun yıl dönümüdür. Bu tarihi böyle anlamalıyız. Elbetteki yaptıklarımız, yapacaklarımızın muhasebesine bir vesile olmalıdır."
Sultan Abdülhamit Han'ın ufkuyla, dünyadaki sağlık sistemine ve Türkiye'deki sağlık eğitimine bir bakış getirmek istediklerini dile getiren Erdöl, bu gayeyle açılan tıp, hemşirelik ve sağlık bilimleri fakülteleriyle, meslek yüksek okullarında eğitime devam ettiklerini söyledi.
İstanbul'da bin, Ankara'da bin 400 öğrenci ve yaklaşık bin öğretim üyesi kadrosuyla devasa bir üniversite olmanın adımlarını attıklarını vurgulayan Erdöl, şu anda 58 eğitim ve araştırma hastanesiyle afiliasyonların tamamlandığını ve buralardaki öğretim görevlilerinden önemli bir kısmına öğretim üyesi kadrosu verildiğini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından 50 akademisyenin, akademik unvanlarını almaları dolasıyla cübbe giyme töreni düzenlendi.
İl Sağlık Müdürü Kemal Memişoğlu'na profesörlük unvanı aldığı için cübbe giydiği törende, beratı babası Fehmi ve annesi Nuran Memişoğlu tarafından verildi.
Törene, Halk Sağlığı Müdürü Dr. Abdullah Emre Güner ile bazı Kamu Hastaneleri Birliği genel sekreterleri, hastane yöneticileri ve akademisyenler katıldı.