"12 Türk Komandosunu Yunanlılar Öldürdü"
Kardak'a bayrak diken 12 Türk SAT komandosuyla ilgili Yunan basınından akıl almaz iddia.
Yunan gazeteci Kostas Chardavellas, 1996'da Yunanistan ile Türkiye'yi savaşın eşiğine getiren Kardak krizi yazı dizisinde Kardak'a bayrak diken 12 Türk SAT komandosunun tamamının Yunan ajanlar tarafından infaz edildiğini ileri sürdü. Yunan medyası haberi, 'Türk komandoları nasıl susturduk' başlığıyla verdi.
'KARDAK KOMANDOLARINI YUNAN AJANLAR ÖLDÜRDÜ'
Yunanistan'da özellikle doğaüstü olaylar ve komplo teorileri konusundaki haberleriyle ünlenen Ta Nea gazetesi ile Mega ve NET televizyonlarında çalışan gazeteci Kostas Chardevellas, 'Türkiye ve Yunanistan'da yaptığım 16 yıllık araştırmanın sonucu' dediği Kardak dosyasını açtı.
Chardevellas'ın dudak uçuklatan iddiaları Yunan basını tarafından bile ciddiye alınmadı ancak bazı Yunan haber siteleri, haberi büyüterek Yunan istihbaratının Kardak'a çıkan 12 Türk SAT komandosunu yıllarca süren bir operasyonla 'öldürdüğü' iddiasını manşetlerinden verdi.
1996 yılının Ocak ayında iki ülkeyi savaşın eşiğine getiren olay sırasında bir geceyarısı operasyonu ile Kardak'a çıkan Türk komandoları bu adacığa Türk bayrağı diktikten sonra Yunanistan şoke olmuş ve hükümet sallamıştı. Yunan gazetecinin iddiasına göre Yunan istihbaratı, olayın ardından intikam almak için bu 12 SAT komandosunun peşine düştü. Nitekim komandoların tümü şüpheli bir şekilde ilerleyen senelerde hayatını kaybetti.
KAZA MI SABOTAJ MI?
İddiaya göre, İzmir'deki Aksaz deniz üssünden hareket ederek Kardak'a çıkan komandolar, Yunan Genelkurmay Başkanı'nın istifasına sebep oldu ancak Yunan ajanlarının hedefi oldu.
Kardak operasyonundan 17 gün sonra 16 Şubat 1996 tarihinde Aksaz'da gerçekleşen tatbikat sırasında adacığa Türk bayrağı diken 12 komandodan 9'u şüpheli bir şekilde düşen S-70A Black Hawk (Kara Şahin) helikopterinin içinde şehit oldu.
Yunanistan basınının iddiası o operasyona katılan 9 kişinin kazada öldüğü ile ilgili ama söz konusu kazada Türk kaynaklarına göre 9 değil 5 SAT komandosu öldü ve bunların Kardak'a çıkıp çıkmadığı ile ilgili bir bilgi yok.
17 Şubat gece yarısına doğru, Aksaz Deniz Üssü'nde denize çakılan Skorsky tipi helikopter beş kahramana mezar olmuştu. Biri subay, dördü astsubayolan SAT komandoları gece eğitimi dönüşünde, yetkililerin açıklamalarına göre, ineceği yere yüzelli metre kala denize çakılmıştl. Kazadan üç gün sonra denizden çıkarılan helikopter incelenmek için Ankara'ya doğru yola çıkarken, her kazada olduğu gibi arkasında birçok soru işareti bıraktı.
Yunan basınında o dönemde helikoptere Yunan ajanları tarafından sabotaj yapıldığı iddiası dile getirilmişti. Kardak timinin komutanı olan Zeki Şen ise tatbikat sırasında izindeydi. Helikopter olayının ardından timin 2 üyesi de iki gün arayla gerçekleşen iki farklı trafik kazasında hayatını kaybetti. Sadece bazı yerel gazeteler bunu 'şeytani tesadüf' olarak verdi. Yunan gazeteciye göre 10 komandonun öldürülmesinin ardından sıra Zeki Şen'e gelmişti.
'ÇEMBER KAPANDI'
Türk Savunma Bakanlığı tehlikenin farkına vararak Şen'i Gürcistan'da bir BM görevine gönderdi. Şen, burada Leila adında Gürcü bir kadınla aşk yaşamaya başladı ve 2003 yılının Mayıs ayında Türkiye'ye döndüğünde de Leila'yı beraberinde getirdi. Taksim'de hayatını kaybettiği gece Ortaköy'de kız arkadaşıyla birlikte doğumgünü partisi vermişti ve Çırağan Otel'de yer ayırtmıştı. Partinin ardından Taksim Meydanı'nda 3 kişinin saldırısına uğradı ve kalbinden bıçaklanarak öldürüldü. Yunan gazeteci, bu cinayet sırasında Taksim'deki bir kafede bir Yunan ajanın olayı izlediğini, bıçaklamanın hemen ardından garsona dönerek, 'İşte bu iş şimdi bitti, çember kapandı' dediğini iddia etti.