"12. Aso İş Dünyası Büyükeçilikler Resepsiyonu" Yapıldı.

HABER: NİSANUR YILDIRIM / KAMERA: DURSUN ALKAYA

"12. Ankara Sanayi Odası (ASO) İş Dünyası Büyükeçilikler Resepsiyonu, Etnografya Müzesi'nde yapıldı. ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, " Gümrük Birliği'nin uygulanmasına ilişkin problemler temel olarak AB'nin Türkiye'ye yönelik negatif uygulamaları neticesinde ortaya çıkan vize ve taşıma kotaları sorunudur. Ülkemize yeni ihracat ve yatırım imkanları sağlamak için uğraş verirken, üretimde liderlik edenler vize kuyruklarında bekletiliyor. Malların serbest dolaşımı için karşılıklı imza atıyoruz, malları serbest dolaştırıyoruz. Ancak bunları üreten sanayicilerimiz sınırda bekletiliyor, vize alamıyor, ürünlerini fuarlarda bile sergileyemiyor" dedi.

ASO İş Dünyası Büyükelçilikler Resepsiyonu'nun 12'incisi bu akşam Etnografya Müzesi'nde düzenlendi. Resepsiyona; ASO Yönetim Kurulu Başkanı Seyit Ardıç, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, AKP Bursa Milletvekili ve TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Ahmet Yozgatlıgil, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, diplomatik misyon temsilcileri ve iş insanları katıldı.

Resepsiyonunun açılış konuşmasını yapan ASO Başkanı Seyit Ardıç, şunları söyledi:

"Bu süreçte ülkemiz, dünya arenasındaki stratejik konumunu, ne kadar önemli bir müttefik olduğunu, yapıcı, uzlaştırıcı ve sağlam duruşuyla ortaya koymuştur. Ülkemiz gerek sığınmacılara yönelik hümanist yaklaşımıyla gerek pandemi döneminde temel sağlık ve hijyen ürünlerini pek çok ülkeye ücretsiz olarak tedarik etmesiyle evrensel insani değerlerin güçlü bir kalesi olmuştur. Rusya- Ukrayna Savaşı'nda tahıl koridorunun tesis edilmesini mümkün kılan Cumhurbaşkanımızın üstün arabulucu müzakereleri, küresel bir kıtlık tehdidine de mani olmuştur.

"TÜRKİYE, ZORLU KOŞULLARA RAĞMEN ÜRETMEYE DEVAM ETMİŞ, ÜLKEMİZ ÖNEMLİ İHRACAT RAKAMLARINA İMZA ATMIŞTIR"

Türkiye, hızla büyüyen, dünya ile ekonomik bütünleşmesini sürdüren, 80 milyonu aşan nüfusuyla, yatırımcılara geniş imkanlar sunan büyük pazar konumundadır. Etki alanı çok geniş bir coğrafyaya yayılmaktadır. Küresel resesyon kaygılarının gölgesinde, risk algısının oldukça yüksek olduğu 2022 yılında yüzde 5,6 büyüyen Türkiye ekonomisi, 2023 yılının birinci çeyreğinde yüzde 3,9, ikinci çeyrekte ise 3.8 büyüme kaydederek çarpıcı bir başarıya imza atmıştır. Ekonomimiz muhtemeldir ki 2023'ün sonunda yüzde 4'ün üzerinde bir büyümeye ulaşacaktır. Bunu destekler mahiyette, son dönemde birçok uluslararası kuruluş büyüme beklentilerini revize ederek yukarı yönlü tahminlerini ortaya koymuştur. Türkiye, zorlu koşullara rağmen üretmeye devam etmiş, sanayicilerimiz ve tedarikçi gücünü gösteren ihracatçılarımız sayesinde ülkemiz önemli ihracat rakamlarına imza atmıştır.

"MALLARIN SERBEST DOLAŞIMI İÇİN KARŞILIKLI İMZA ATIYORUZ, MALLARI SERBEST DOLAŞTIRIYORUZ. ANCAK BUNLARI ÜRETEN SANAYİCİLERİMİZ SINIRDA BEKLETİLİYOR, VİZE ALAMIYOR"

Sizlerle paylaşmak istediğim önemli bir husus da Gümrük Birliği'nin modernizasyonu. 28. Yılını doldurduğumuz AB ile imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması'na yönelik tartışma yıllardır hep gündemimizde. Tam üye olmadan imzalayan tek ülke olarak bunun dezavantajlarını yaşıyoruz. Gümrük Birliği'nin modernizasyonu ve bu çerçevede yürütülen müzakereler, en büyük ticaret partnerimiz olan AB ile ticaret ve yatırım potansiyelini artırması ve mevcut birtakım pürüzlerin giderilebilmesi açısından büyük önem taşınmaktadır. İşlenmiş tarım ürünleri dahil, sanayi ürünlerini de kapsayan anlaşmanın genişletilmesi gerekiyor. Gümrük Birliği'nin günümüz şartlarında çeşitli sorunları bulunmaktadır. Bunlar, yapısal, uygulamaya ve kapsamına ilişkin sorunlardır. Gümrük Birliği'nin uygulanmasına ilişkin problemler temel olarak AB'nin Türkiye'ye yönelik negatif uygulamaları neticesinde ortaya çıkan vize ve taşıma kotaları sorunudur. Ülkeler arasında kolaylaştırıcı bir felsefenin egemen olması gerektiği kanaatindeyim. Bazen iş yaparken finansal kaynak sorununu bile aşıp, başka engellere takıldığımız denizi geçip, derede boğulduğumuz oluyor. En güncel örnek yaşadığımız vize sorunudur. Ülkemize yeni ihracat ve yatırım imkanları sağlamak için uğraş verirken, üretimde liderlik edenler vize kuyruklarında bekletiliyor. Vize konusunda olduğu gibi her alanda kolaylaştırıcı düzenlemelerin faydalı olacağı açıktır. Malların serbest dolaşımı için karşılıklı imza atıyoruz, malları serbest dolaştırıyoruz. Ancak bunları üreten sanayicilerimiz sınırda bekletiliyor, vize alamıyor, ürünlerini fuarlarda bile sergileyemiyor. Bu sorunun çözümü noktasında sizlerin destekleri bizim için çok önemli."

"100. YIL ANKARA ŞEHİRCİLİK FORUMU VE BİR DİZİ ETKİNLİKLE CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINI HEP BİRLİKTE KUTLAYACAĞIZ"

ABB Başkanı Mansur Yavaşda resepsiyon da şunları söyledi:

"Cumhuriyetimizin başkenti Ankara, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, o medeniyetlere merkez olmuş ve en son Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ardından da başkent olma kimliğiyle dünyada tanınmaya başlayan bir kent olmuştur. Böyle önemli bir kimliğe sahip olan Ankara'da, cumhuriyetimizin 100. Yılının bizim dönemimizde kutlanacak olması da bizlere özellikle çeşitli sorumluluklar yüklemektedir. Ekim ayının sonunda tüm dünyadan dost ve kardeş kentlerimizin katılımıyla 100. Yıl Ankara Şehircilik Forumu ve bir dizi etkinliklerle cumhuriyetimizin 100. Yılını hep birlikte kutlayacağız. Konferanslar, kültür sanat etkinlikleri, yöresel halk oyunları ve davetler ile Ankara'nın dört bir yanında 100. yıl coşkusunu hep birlikte kardeş başkentlerle yaşayacağız.

"KENTİMİZİ ORTAK AKIL İLKESİYLE YÖNETMEYE DEVAM EDECEĞİZ"

Çalışmalarımızı sanayi ve ticaret odalarımızla, üniversitelerimizle, teknoloji merkezlerimizle uyum içerisinde sürdüreceğiz. Örneğin Ankara'dan diğer ülkelerin başkentlerine direkt uçuş hatlarının konulmasını Ankara'nın tüm bileşenleri olarak talep ediyoruz. Bu ve buna benzer konularda ortak aklın hakim olduğu katılımcı bir sürecin sizlerle birlikte ilerlemesine, görüşlerinize ve desteklerinize açık olduğumuzu da bir kez daha belirtmek istiyorum. Kentimizi ortak akıl ilkesiyle yönetmeye devam edeceğiz."

AKP Bursa Milletvekili ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank da şunları söyledi:

"Adeta bir demokrasi şöleni içinde geçen bir seçimi geride bıraktık. Sayın Cumhurbaşkanımız yüzde 90'lara varan bir katılımla 17. Seçimini de başarıyla tamamladı. Diplomatik misyonlar her zaman kendi başkentlerinde raporlar yazarlar. Seçimden önce yazdıkları raporlar var, seçimden sonra yazdıkları raporlar var. Biz şuna inanıyoruz. Dünya bir türbülanstan geçiyor. Bu türbülansın üzerinden gelmenin yolu da iş birliğinden geçiyor. Onun için her zaman olduğu gibi biz uluslararası iş birliklerine önem vererek, özellikle iş dünyası, yatırım, üretim, istihdam, ihracat noktasında yabancı yatırımcının Türkiye'ye olan ilgisini, onlara desteğimizi artırarak bu dönemde güzel işler yapabileceğimize inanıyoruz."