Haberler

Türkiye'de Müze Eğitimi Paneli Ankara'da Gerçekleşti

Türkiye'de Müze Eğitimi Paneli Ankara'da Gerçekleşti
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ankara'da düzenlenen 'Türkiye'de Müze Eğitimi Paneli', müze eğitimcisinin kimliği ve müze eğitiminin rolünü tartıştı. 25 yıl aradan sonra birçok akademisyen ve müze eğitimcisinin katılımıyla gerçekleştirilen panel, Türkiye'deki müze eğitim dinamiklerini masaya yatırdı.

Müze eğitimcileri Ankara'da buluştu

ANKARA - " Türkiye'de Müze Eğitimi Paneli" müze eğitimcisinin kimliği konusunu yeniden sorgulamak ve müze ortamlarındaki mesleki sınırları zorlamak amacıyla Ankara'da gerçekleşti. Panel, 25 yıl önce yapılan 'Müze ve Eğitim' çalışmalarının ardından ilk kez çok sayıda akademisyen ve müze eğitimcisinin katılımında organize bir program olma özelliği taşıdı.

Türkiye'deki müze eğitimine ilişkin tüm dinamikleri masaya yatıran " Türkiye'de Müze Eğitimi" paneli, Ankara'da gerçekleştirildi. Türkiye'de 25 yıl önce düzenlenen 'Müze ve Eğitim' çalışmalarının ardından ilk kez bu ölçüde kapsama sahip olma özelliği taşıyan panele çok sayıda akademisyen ve müze eğitimi uzmanı katıldı. Müze eğitimcileri, akademisyenler ve kültür dünyasından uzmanların bir araya geldiği panelde, müze eğitiminin Türkiye'deki mevcut durumu, gelecek stratejileri ve uluslararası alandaki gelişmelerin tartışıldı. Goethe Enstitüsü'nde yapılan panel, Uluslararası Müzeler Konseyi'nin müzelerin eğitim ve araştırma merkezleri olarak önemini vurguladığı 2022 yılı güncel tanımı doğrultusunda müzelerin eğitimdeki rolüne odaklanarak, bu alanın geleceğini şekillendirme hedefi taşıdı.

Eğitimde müzelerin yeri

Panel, Türkiye'de müze eğitimi üzerine önemli çalışmalarıyla bilinen Prof. Dr. Ayşe Çakır İlhan'ın öncülüğünde ve açılış konuşmasıyla başladı. Prof. Dr. İlhan, konuşmasında, Türkiye'de müze eğitiminin Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana öğretim programlarında yer aldığını belirterek, müze eğitiminin hem entelektüel hem de duygusal gelişime katkıda bulunan çok yönlü bir eğitim alanı olduğunun altını çizdi. Müze eğitimi alanındaki tarihsel gelişmeleri ve Türkiye'de bu eğitimin nasıl evrildiğini kapsamlı bir şekilde ele alan Prof. Dr. İlhan, aynı zamanda müzelerin araştırma ve öğrenme ortamları olarak gelişim süreçlerinden bahsederek, bu alanın daha da kurumsallaşması için yapılması gereken adımları paylaştı. Prof. Dr. İlhan, müzelerin yalnızca sergileme mekanları değil aynı zamanda eğitim ve öğretimin önemli bir parçası olduğunu ifade ederek, bu eğitim modelinin 20. yüzyılın ortalarından itibaren Milli Eğitim Bakanlığı'nın programlarında yer almaya başladığını hatırlattı. Konuşmasında özellikle müzelerin eğitimsel işlevinin artmasını ve müze eğitimcilerinin önemini vurgulayan Prof. Dr. İlhan, bu alandaki boşlukların giderilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de müze eğitiminin hala kurumsal yapılarla tam anlamıyla bütünleşmediğini belirten Prof. Dr. İlhan, müze eğitimcilerinin profesyonel kimliklerinin güçlendirilmesi gerektiğini, müze eğitiminin öğrencilerin sadece entelektüel değil, aynı zamanda duygusal gelişimlerine de katkı sağladığını belirtti.

Konuşmasında 1997'de Türkiye'de başlatılan müze eğitimi seminerlerinden ve bu seminerlerin müze eğitimi alanında nasıl bir dönüşüm oluşturduğunu bahseden Prof. Dr. İlhan, Ankara'da Alman Kültür Merkezi iş birliğiyle düzenlenen bu seminerlerin Türkiye'de müze eğitimine büyük bir ivme kazandırdığını aktardı. Prof. Dr. İlhan, müze eğitiminin yaygınlaştırılması için özellikle öğretmenlerin ve müze çalışanlarının bu konuda daha fazla desteklenmesi gerektiğini vurgularken, müze eğitiminin eğitim müfredatında daha belirgin bir yer edinmesi gerektiğine de dikkat çekti.

Müzede Öğrenme: Deneyimler, Etkileşim ve Paylaşımlar

Panelde konuşmacı olarak konuk olan ODTÜ Eğitim Bölümü'nden emekli Prof. Dr. Fersun Paykoç ise "Müzede Öğrenme: Deneyimler, Etkileşim ve Paylaşımlar" başlıklı bir sunum yaptı. Türkiye'de müze eğitimi alanında uzun yıllardır sürdürdüğü çalışmaları ve bu alandaki öncü projeleriyle tanınan Paykoç sunumunda, müzelerin bir öğrenme alanı olarak nasıl etkili kullanılabileceğine dair deneyimlerini paylaştı. Paykoç, 1997 yılından bu yana müze eğitimi alanında yürüttüğü projelerden örnekler vererek, aktif öğrenme yöntemlerinin müze eğitiminde nasıl uygulanabileceğine dair değerli bilgiler sundu. Aktif öğrenme ve etkileşimin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Paykoç, müzelerin insanlara sunduğu öğrenme deneyiminin, hem duygusal hem de entelektüel açıdan bireylerde kalıcı etkiler bıraktığını belirtti. Paykoç, müzelerin interaktif yöntemlerle toplumlara nasıl katkı sunabileceğini de somut örneklerle açıkladı.

İki gün boyunca süren panelde müze eğitimine dair çok sayıda etkinlik ve sunumlar gerçekleşti.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / ÖMER FARUK KARATAŞ - Genel
Dışişleri Bakanı Fidan: Nükleer savaş riski var, bu bir şaka değil

Bakan Fidan'dan tedirgin eden savaş çıkışı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Netanyahu hakkındaki tutuklama kararına ilk yorum

Erdoğan'dan Netanyahu hakkındaki tutuklama kararına ilk yorum

Fırat Sarı'dan çelişkili ifadeler! Bebek ölümlerini sordular, konuyu değiştirdi

Bebek ölümlerini sordular, konuyu değiştirdi

Birinin 3, diğerinin 4 çocuğu vardı! Yasak aşk, kiralık dairede korkunç sonla bitti

Yasak aşk, kiralık dairede korkunç sonla bitti

500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title