Prof. Dr. emekli Albay İbrahim Öztek: "Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır"
Prof. Dr. emekli Albay İbrahim Öztek: "Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır" Prof. Dr. emekli Albay İbrahim Öztek, 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümü dolayısıyla açıklamalarda bulunarak, "Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır" dedi.
Prof. Dr. emekli Albay İbrahim Öztek: "Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır"
İSTANBUL - Prof. Dr. emekli Albay İbrahim Öztek, 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümü dolayısıyla açıklamalarda bulunarak, "Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır" dedi.
Prof. Dr. emekli Albay İbrahim Öztek, 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yıl dönümü dolayısıyla İhlas Haber Ajansı muhabirine açıklamalarda bulundu. 20 Temmuz 2024'ün Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. yılı olduğunu hatırlatan İbrahim Öztek, "Bugün bütün milletimize kutlu olsun. 1962-1964 yıllarında Kıbrıs'ta soydaşlarımıza yapılan bazı kötü uygulamaların haberini İstanbul'da öğrenciyken alıyorduk ve mitingler yapıyorduk. 1962-1963-1964 yıllarında Beyazıt Meydanı'ndan Taksim'e kadar arkadaşlarımızla büyük mitingler düzenliyorduk. O zaman askeri tıbbiye öğrencisiydim, bir askeri öğrenciydim. Tabii daha sonra hayatımın büyük bir kısmını, 20 seneye yakın federasyon başkanlığı yaparak geçirdim. O günlerde de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde sportif çalışmalarda bulundum. Bu çalışmaları, devletin federasyon başkanı olarak bana tanıdığı imkanlar ile Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne aktardım" dedi.
"18-22 Temmuz tarihleri arasında Kıbrıs'ta olacağız"
18-22 Temmuz tarihlerinde Kıbrıs'ta olacaklarını sözlerine ekleyen Öztek, "Rahmetli Rauf Denktaş beyefendi ile de çok sıkı ilişkilerimiz oldu. Çünkü ben oraya devletin imkanlarıyla minder verdim, antrenör verdim. Judo, karate sporunun orada gençler için yayılması ve onların müsabakalara girmesine sebep oldum. Kıbrıs'ta Türk spor eğitimi almış judo, karate eğitimi almış bütün sporcularımızın da Türkiye'deki bütün müsabakalara katılmasını sağladım. Anadolu Aydınlar Ocağı Genel Başkanı olarak Kıbrıs ile stratejik olarak her zaman ilgilenme fırsatı bulduk. Ben emekli bir profesör, tabip albay olarak da Kıbrıs'ı daima yaşadım, bugün de yaşıyoruz. Allah kısmet ederse 18-22 Temmuz tarihleri arasında Kıbrıs'ta olacağız ve Kıbrıs'ın 50. yılını orada kutlayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımız da orada olacak. 50 yıl önceki büyük tarihi destanı tekrar yaşama fırsatı bulacağız. Bu 50. yıl bizim için çok önemli. Kıbrıs adası Akdeniz'in doğusunda büyük bir ada olmakla beraber büyük bir stratejik merkezdir. Etrafını kontrol eder. Etrafında bir defa Doğu Akdeniz, Orta Doğu, Orta Doğu'nun tamamı Süveyş Kanalı ve Orta Doğu'daki ülkeler olduğu gibi Güneydoğu Asya'daki ülkeleri kontrol etme imkanınız vardır" ifadelerini kullandı.
"Bu harekatta Kıbrıs'taki soydaşlarımızın hakları güvence altına alınmış oldu"
Kıbrıs Barış Harekatı hakkında bilgiler veren İbrahim Öztek, "20 Temmuz 1974 yılında Türk Hava, Kara ve Deniz Kuvvetleri hepsi birlikte adaya bir harekat düzenlendi. Dünyada çok nadirdir üç kuvvetin birlikte harekat düzenlemiş olması. Adaya ilk çıkan 50. Piyade Alayı Halil İbrahim, şehit olmuştur. Onun ardından Bolu Komando Tugay'ından Sabri Demirbağ başta olmak üzere General Sabri Evrenpaşa, daha sonra 39. Piyade Tümeni, 28. Tümen olmak üzere birinci ve ikinci harekat gerçekleştirildi. Birinci harekatta Girne'de belli bir bölge, ikinci harekatta ise bugünkü bulunduğumuz bölgeye kadar gelindi. Tabii buradaki bu harekatta bizim Kıbrıs'taki soydaşlarımızın hakları güvence altına alınmış oldu. Soydaşlarımızın katliamları engellenmiş oldu, can ve mal güvenliği sağlanmış oldu. En önemlisi de Kıbrıs'ın Yunanistan'a bağlanması engellenmiş oldu. Harekatta 70 mücahit şehit oldu. Bununla birlikte 270 kadar sivil Kıbrıslı soydaşımız şehit oldu. Yine harekat sırasında 490 kadar askerimiz şehit oldu. Ama Rumlar 4 bin ölü, 12 bin yaralı verdiler. Daha önceki yıllarda da 1700 kadar şehidimiz olmuştu. Yani onların yaptıkları katliamlar sonucunda da bunlar yaşandı" diye konuştu.
" Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni bütün dünyaya tanıtmamız lazım"
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin dünyaya tanıtımı için çalışmalar yapmaları gerektiğinin altını çizen Öztek, "13 Ağustos 1975 günü Kıbrıs Türk Federal Devleti, 15 Kasım 1983 günü de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruldu. Her zaman olduğu gibi yine Batı'yı ve Amerika'yı arkasına alan Yunanistan, Kıbrıs'ın güney kısmında bir devlet kurdu. Burada Türk varlığını hiçe sayarak kurduğu bu devlet, bizim için kesinlikle kabul edilemez bir devlet oldu. ve halen Türk birliğini, Türk varlığını hiçe sayarak hareket etmektedirler. Harekatı biz çok sınırlı bir şekilde yaptık. Maalesef onun cezasını çekiyoruz. Bu harekat daha geniş yapılabilirdi. Doğu Akdeniz'deki bu Kıbrıs çevresinde bulunan büyük petrol yatakları bir yerde artık Büyük Orta Doğu Projesi denilen projenin bir ayağı haline geldi. Çünkü artık Amerika da burada ve stratejik önemi giderek arttı. Türkiye'den başka, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanıyan başka ülke yok. Bizim bunu bütün dünyaya tanıtmamız lazım, yani bağımsızlığını kabul ettirmemiz lazım. Bunun için spor, kültür, turizm, eğitim konuları önemli" açıklamasını yaptı.
"Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır"
Prof. Dr. emekli Albay İbrahim Öztek, Kıbrıs'ın Türk olduğunu ve Türk kalacağını belirterek, "Bugün Azerbaycan, Türk Devletleri, müslüman devletlerin de Türkiye kadar gayret gösterip Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımak ve tanıtmak için çalışmalar yapmak zorundalar. Hatta Rusya bile bu konuda zorlanmalıdır diye düşünüyorum. Türkiye'deki tüm kültürel ve spor tip dernekler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni davet etmeli. Onları uluslararası alana taşımalı ve yurt dışında da birçok etkinliklere birlikte katılmalıdır. Bu arada sivil toplum örgütlerine, medyaya çok büyük önem düşüyor. Adada stratejik Türk tesisleri geliştirilmeli. Adanın çevresinde Türk petrol ve gaz aramaları hızlandırılmalı. Çevredeki ülkelerle iyi komşuluk ilişkileri kurulmalı. Tabii Kıbrıs'taki bağımsız Türk devleti eninde sonunda kabul edilmelidir. Bütün engellemelerine rağmen dünya bunu kabul etmek zorundadır. Burada birçok askerimiz, mehmetçiğimiz ve mücahitimiz şehit olmuştur. Hepsine Allah'tan rahmetler diliyoruz. Nurlar içerisinde yatsın, mekanları cennet olsun. Son olarak da tabii Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır" şeklinde sözlerini tamamladı.