Minik Yaren'in Çağrısı Yürek Burktu: "Sadece Yürümek İstiyorum"
Minik Yaren'in çağrısı yürek burktu: "Sadece yürümek istiyorum" 11 yaşındaki Yaren'in tek dileği, yürümek koşmak "Çok şey istemiyorum;
Minik Yaren'in çağrısı yürek burktu: "Sadece yürümek istiyorum"
11 yaşındaki Yaren'in tek dileği, yürümek koşmak
"Çok şey istemiyorum; sadece yürümek istiyorum, araba yada oyuncak istemiyorum"
İZMİR - İzmir'in Narlıdere ilçesinde, 2011 yılında dedesinin kullandığı motosiklete yolcu otobüsünün arkadan çarpması nedeniyle dedesini kaybeden, kendide geçirdiği kazada yaralanarak omurilikte sinir zedelenmesi tanısı ile yatağa bağımlı kalan Yaren Su Akbaş (11), yeniden ayağa kalkabilmek ve koşabilmek için yardım bekliyor.
Narlıdere ilçesinde yaşayan Yaren Su Akbaş (11), yaklaşık 3 yaşındayken dedesiyle beraber bir trafik kazası geçirdi. 11 yaşındaki yaren 7-8 yıl önce meydana gelen kazada, dedesini kaybetti. Yaren'de ise omurilikte sinir zedelenmesi tanısı konuldu ve artık küçük yaşına rağmen çilesi bundan sonra başladı. 11 yaşındaki minik Yaren, bu kazadan sonra yatağa bağımlı hale geldi. 8 yıldır yatağa bağımlı hale gelen Yaren, arkadaşları gibi koşmak, yürümek içinse şimdi yardım bekliyor.
"Sadece yürümek istiyorum istediğim bu"
Yaren Su Akbaş, sadece yürümek istediğini ifade ederek, "Trafik kazası geçirdim. Çok şey istemiyorum; sadece yürümek istiyorum, araba yada oyuncak istemiyorum. Sadece yürümek istiyorum istediğim bu. Dileklerim çok onları gerçekleştirmek istiyorum. Tıbbın geliştiği zaman beni alıp ameliyatlara sokup yürütmesini istiyorum. Büyüklerimizden, başlarımızdan tedavi bulunmasını istiyorum. Okula gitmek istiyorum, arkadaşlarımla oynamak istiyorum, koşmak istiyorum" dedi.
Annenin yardım çığlı
Anne Özlem Öztekin, o yıllarda yaşanan kazayı anlattı. Kızı için yardım isteyen anne Öztekin, "2011 yılında trafik kazası geçirdik. Bu kaza sonrası ben babamı kaybettim, kızım bedensel engelli olarak kaldı. Omurilikte sinir zedelenmesi varmış. 7-8 yıldır kızım yatakta çocuğumun bir an önce yürümesini istiyorum. Çok kapı çaldım; gitmediğim hastane, gitmediğim yer kalmadı. Hiç bir şekilde bu çocuk için yapacak bir şey olmadığını söylediler; çünkü omurga zedelenmesi olduğunu söylediler. Bu hastalık yüzünden omurgadan travma yüzünden çocuğum şu an bedensel engelli; sadece bununla kalmış değil büyük abdesttini bile ben altından alıyorum, idrarını ben yaptıyorum. Aynı zaman da yattığı süreç içerisinde sol böbreğini kaybetti, tek böbrekle yaşıyor. Hala kontrol altında 3 saate bir sondayla idrarını alıyorum ve FMF hastası çocuğum, bir çok kontrolü oluyor fizik tedaviye de götürüyorum. Devletimizin verdiği imkanlardan da faydalanıyoruz; benim kızım okula gidemiyor, koşamıyor, okula götüremiyorum; çünkü enfeksiyon geçirme tehlikesi var. Sonda kullandığımız için evde eğitim aldırmaya çalışıyoruz. Devletim verdiği yardımlarla bir şekilde götürüyoruz; ama büyüklerimizden yardım istiyorum, çocuğum artık koşsun oynasın istiyorum, benim kızım 2 yaşına kadar yürüyordu hiç bir şeyi yoktu şimdi yürüyemiyorum; yürüsün istiyorum artık duygularımı herkesin yanında paylaşamıyorum kimseye derdimi anlatamıyorum" dedi.
Üvey babası kendi kızı gibi sahiplendi: "Biliyorum yardım etmeleri bir telefon kadar yakın"
Üvey baba Abdullah Öztekin de, devlet büyüklerine çağrı yaptı. Öztekin, "Devlet bakanımızdan, cumhurbaşkanımızdan, bakanımız Süleyman Soylu'dan el uzatmalarını istiyoruz. Biliyorum bir telefon açmaları yeter; Sağlık Bakanlığı'nın bizim için bir telefon açması yeter. Allah rızası için yardım istiyoruz. Koşması için, yürümesi için, yardımlarını bizden esirgemesinler özellikle Cumhurbaşkanımdan yardım istiyorum. Biliyorum yardım etmeleri bir telefon kadar yakın. Biliyorum, telefon açıp o çocuğu bakın deseler bile yeter. Şu gülmesi bile bana yetiyor, dünyaları veriyor" şeklinde konuştu.