Mescid-i Aksa'nın İbadete Kapatılması Protesto Edildi

Mescid-i Aksa'nın ibadete kapatılması protesto edildi MERSİN - Mersin Gönüllü Kuruluşlar Platformu üyeleri, İsrail'in Mescid-i Aksa'da Cuma namazını yasaklamasını protesto etti.

Mersin Gönüllü Kuruluşlar Platformu üyeleri, bugün Cuma namazı sonrası Ulu Cami önünde bir araya geldi. İsrail'in Mescid-i Aksa'da cuma namazı yasağını protesto etmek amacıyla toplanan vatandaşlar, tekbir getirip, sloganlar atarak İsrail'e tepki gösterdi. Grup adına açıklama yapan İHH İnsani Yardım Vakfı Mersin Şubesi Başkanı Mesut Kayacı, Mescid-i Aksa'nın Müslümanların ilk kıblesi olduğunu belirterek, "Var olan günden beri İslam ülkelerine terör ihraç eden siyonist İsrail küstahlığına devam ediyor. Geçtiğimiz Cuma günü Mescid-i Aksa'da 3 Müslümanı şehit eden İsrail, Müslümanları Mescid-i Aksa'ya sokmamak için elinden geleni yapıyor. İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'nın her kapasında sözde İsrail polisi denilen katiller sürüsü bekliyor. Mescidin kliniği tarumar edilmiş, içerideki tüm dolapların kapıları kırılmış, tüm kuyuların kilitleri parçalanmış ve içeri savaş alanına çevrilmiş durumdadır. Siyonist İsrail istediği zaman ezanı susturmakta, istediği zaman Müslümanların Mescid-i Aksa'ya girmesini yasaklamaktadır. Acımasızca canına kıyılan masum çocukların, sivil insanların kanı İsrail için yeterli olmayıp, alınların secdeye varmasına da engel olmaktadır" diye konuştu.

"Siyonist İsrail er yada geç yaptıklarının hesabını verecektir"

Mescid-i Aksa ve Kudüs etrafında yaşayan Müslümanlara yönelik fiziki ve psikolojik saldırıların her geçen gün arttığını vurgulayan Kayacı, "Son dönemde Kudüs'te ezanın yasaklanması, Mescid-i Aksa'nın ibadete kapatılması, ardından kapılarına metal arama dedektörlerinin yerleştirilmesi, Mescid-i Aksa'ya girmek isteyen Filistinlilere yönelik saldırılar sonrasında Kudüs'te yaşayan Filistinliler tüm bu olanlara karşı tepki göstermişlerdir. Halen dedektörle aranarak Harem-i Şerif'e girmeyi reddeden binlerce Filistinli namazlarını Mescid-i Aksa'nın Aslanlı Kapısında kılmaya devam etmektedir. İsrail ise namaz kılan insanlara ibadet halindeyken bu gecede dahil olmak üzere saldırmaya devam etmektedir. Bu saldırılar sırasında Kudüs Müftüsü dahil birçok kişi yaralanmıştır. İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırıları ve işlemiş olduğu suçları görüntülemek isteyen basın mensuplarına yönelik engelleme ve saldırılar da devam etmektedir. Siyonist İsrail er yada geç yaptıklarının hesabını verecektir. Bizi üzen bütün bu küstahlıklar karşısında İslam ülkelerinde yöneticilerin ve birçok Müslüman topluluğun tepkisiz kalışıdır" dedi.

"Mescid-i Aksa işgal altında olduğu sürece Müslüman olan herkes bu işgalin altındadır"

15 Temmuz hain darbe girişiminde üst aklın 'siyonizm' olduğundan şüphe duymadıklarının altını çizen Kayacı, "Bizler ki efendimiz Hz. Muhammed'i son peygamber kabul etmiş, kayıtsız şartsız Allah'a teslim olmuş, ordusunun ayak sesleriyle tüm dünyaya korkular salmış Osmanlı İmparatorluğunun, Selahaddini Eyyubi'nin torunlarıyız. Şunu unutmasınlar ki, bir gece ansızın gelebiliriz. Gün olmuş karadan gemiler yürütmüşüz, gün gele bu dünyayı da zalimlere dar ederiz. Bu sözler işgallerine devam eden zalimlerin ve üst akılların akıllarına iyice kazınsın. Buradan bütün İslam ülkelerine sesleniyoruz. Mescid-i Aksa'nın tasarruf hakkının Müslümanlarda olduğun gösterin. İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarından terk etmesini sağlayın. Mescid-i Aksa derhal ibadete açılmasını, Mescid-i Aksa başta olmak üzere Kudüs'teki tüm kutsal mekanlar Filistinlilerin sorumluluğunda olduğuna gösterin ve saygı içerisinde korunmasını sağlayın. Filistinlilere yönelik suç işleyen her İsrail'linin yargılanarak cezalandırılmasını sağlayın ve takibini yapın. Mescid-i Aksa işgal altında olduğu sürece Müslüman olan herkes bu işgalin altındadır" ifadelerini kullandı.

Basın açıklamasının ardından bir süre daha sloganlar atan grup, olaysız bir şekilde dağıldı. IĞDIR - İsrail'in Filistin topraklarında uyguladığı işgal ve zulme karşı, Iğdır İnsani Yardım Vakfı gönüllüleri basın açıklaması düzenledi.

Iğdır'da Cuma namazının ardından Ulu Cami önünde "Özgürlük için meydanlardayız" sloganıyla Iğdır İnsani Yardım Vakfı gönüllüleri adına açıklama yapan Murat Akkuş, Kudüs'te uygulanan zulme karşı Türkiye'den çağrı yaptıklarını belirtti. Akkuş, "Geçtiğimiz hafta Mescid-i Aksa'nın avlusunda 3 Filistinli genç, işgalci İsrail askerleri tarafından kurşun yağmuruna tutularak şehit edildi. İsrail askerleri, yaraladıkları 3 Filistinli'ye tıbbi müdahalede bulunmak için gelen ambulansların Mescid'e girişine de izin vermedi. İsrailli asker ve polisler son yıllarda özellikle sivillere yönelik saldırıları artarak devam etmektedir. Bir taraftan Gazze'ye yönelik ölümcül abluka ve kuşatma devam ederken, diğer taraftan Kudüs'te yaşayan Filistinlilere ve Mescid-i Aksa'da ibadetlerini yerine getiren Müslümanlara yönelik saldırı, baskı ve yıldırma politikaları uygulanmaktadır. Son dönemde Kudüs'te ezanın yasaklanması, Mescid-i Aksa'nın ibadete kapatılması, ardından kapılarına metal arama dedektörlerin yerleştirilmesi, tüm Müslüman alemini derinden yaralamıştır. İsrail ise namaz kılan insanlara ibadet halindeyken saldırmaya devam etmektedir. Bu saldırılar sırasında Kudüs Müftüsü dahil birçok kişi yaralanmıştır. İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırıları ve işlemiş olduğu suçları görüntülemek isteyen basın mensuplarına yönelik engelleme ve saldırılar da devam etmektedir. Filistinlilere yönelik saldırılar ve haksız gözaltılar tamamen bir işgal politikasının sonuçları olmakla beraber, her bir eylem ayrı ayrı suç niteliğindedir. İnsanın en kutsal ve dokunulmaz olanı, yaşam hakkı ve ibadet özgürlüğüdür. Kudüs ve Mescidi Aksa uluslararası hukukun ve tüm insanlığın koruması altında olmalıdır. İsrail işgal ettiği tüm Filistin topraklarını terk etmelidir" dedi. MUŞ - Muş'ta toplanan sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti temsilcileri, İsrail'in Mescid-i Aksa'yı ibadete kapatmasını protesto etti.

Cuma namazının ardından Tuba Camii'nde toplanan sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcileri adına açıklama yapan Şerafettin Yıldız, Kudüs'ün özgürlüğü için meydanlarda olduklarını söyledi. Geçtiğimiz hafta Mescid-i Aksa'nın avlusunda 3 Filistinli gencin, İsrail askerleri tarafından kurşun yağmuruna tutularak şehit edildiğini ifade eden Şerafettin Yıldız, İsrail askerlerinin yaraladıkları 3 Filistinliye tıbbi müdahalede bulunmak için gelen ambulansların Mescid'e girişine de izin vermediğini hatırlattı. Yıldız, "İsrailli asker ve polisler son yıllarda özellikle sivillere yönelik saldırıları artarak devam etmektedir. Bir taraftan Gazze'ye yönelik ölümcül abluka ve kuşatma devam ederken, diğer taraftan Kudüs'te yaşayan Filistinlilere ve Mescid-i Aksa'da ibadetlerini yerine getiren Müslümanlara yönelik saldırı, baskı ve yıldırma politikaları uygulanmaktadır" dedi.

Yıldız'ın konuşmasının ardından hep birlikte dua edildi. Açıklamaya Memur-Sen Muş Şube Başkanlığı, Eğitim-Bir-Sen Muş Şube Başkanlığı, Hak-İş Muş Şube Başkanlığı, Lale-Der, Bayındır Memur-Sen Muş Şube Başkanlığı, Anadolu Gençlik Derneği, Özedönüş-Der, İHH İnsani Yardım Vakfı Muş Şube Başkanlığı, Zehra-Der, Selam-Der, Cihannüma, TÜGVA, Ensar Vakfı Muş Şube Başkanlığı, Eğitim-Bir-Sen Üniversite Temsilciliği, Sultan Alparslan 1071 Kültür ve Dayanışma Derneği, İlim Yayma Cemiyet Muş Şube Başkanlığı, Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı, AK Parti Muş İl Başkanlığı ile HÜDA-PAR Muş İl Başkanlığı katıldı. Açıklamanın ardından gruptakiler olaysız bir şekilde dağıldı. ERZURUM - Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'yı ibadete kapatan İsrail, Erzurum'da protesto edildi.

Erzurum Sivil Toplum Platformu'nun öncülüğündeki çeşitli STK'ların destek verdiği protesto, Lala Paşa Camiindeki Cuma namazının ardından gerçekleşti. Ellerindeki pankart ve Filistin bayraklarıyla İsrail'e tepki gösteren çok sayıda vatandaş, "Katil İsrail hesap verecek", "Kahrolsun İsrail" sloganları attı.

Daha sonra basın açıklaması yapan Erzurum Sivil Toplum Platformu Başkanı Mustafa Güvenli, niyetin bütün dünya Müslümanlarına meydan okumak olduğunu belirterek şunları söyledi: "Bütün dünyada Müslümanlara karşı planlı olarak zulüm, ölüm ve zayıf bırakma faaliyetleri devam ettiriliyor. Bu faaliyetlerin bir parçası olarak işgalci ve lanetli İsrail devleti ilk kıblemizde, Kudüs'ümüzde 3 Müslümanı Mescid-i Aksa'da şehit etti ve içerisine girilmeyi yasakladı. Cuma namazı kılmak için bile Müslümanlar Mescid-i Aksa'ya giremedi ve cumayı mescidin dışarısında kılmak zorunda kaldılar. Niyet belli ve bu niyet bütün dünya Müslümanlarına bir meydan okumadır. İşgal rejiminin baskıları ile Mescid-i Aksa'da 48 yıl aradan sonra ilk defa Cuma Namazı kılınamamıştır. Siyonist İsrail bununla da yetinmemiş, Mescid-i Aksa'nın giriş kapılarına yerleştirdikleri detektörler ile ibadet amacıyla mescide gelen Müslümanları ve cenaze namazı için getirilen naaşların bulunduğu tabutlara bile arama zorunluluğu getirdi. Selahattin'in rüyasının hakikate dönüştüğü, cumalar, Mescid-i Aksa'da yasaklanmaktadır. Müslümanlar kendi yurtlarında işgalci İsrail tarafından esaret altında tutulmak istenmektedir. Bir terör devleti olan İsrail daha önce bütün dünyaya hiç umursamadan seyrettirdiği ölüm ve vahşet fotoğraflarına yenilerini eklemeye devam ediyor. Dünya Müslümanları, İsrail'in bu tasarruflarına karşı çıkmazsa, işgalci rejimin bundan cesaret alarak atacağı bir sonraki adım, Mescid-i Aksa'dan Müslümanları tamamen men etmek olacaktır."

İslam ülkelerine de tepki gösteren Güvenli, "Kim Allah'a ve Resulüne itaat ediyorsa bilsin ki Kudüs'te ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'da Müslümanların malıdır. Oralarda yaşanan zulümlerin, kıyımların hesabı bizden sorulacaktır. Şairin "Gökte yapılıp yere indirilen şehir" Olarak tanımladığı Kudüs Siyonist İsrail'in işgali altındadır. Davası, İslam cihad ve zulümden kurtuluş olması gereken İslam ülkeleri ise çekişme ve ihtilaflar içerisindedir. Kudüs özgürleşmedikçe, haçlı zihniyeti silinip gitmedikçe; Müslümanlar ellerindekini lanetlilere peşkeş çekmeye devam ettikçe mustazaflara rahat yüzü yoktur" dedi.

Basın açıklamasının ardından İsrail'in saldırılarında hayatını kaybeden Filistinliler için gıyabi cenaze namazı kılan vatandaşlar, dua ettikten sonra olaysız bir şekilde dağıldı.

ARTVİN - TÜGVA, İHH, Ensar Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, Artvinliler Vakfı ve Memur-Sen'in bir araya gelerek oluşturduğu Artvin Sivil Toplum Platformu İsrail'in Mescid-i Aksa'da cuma namazını yasaklamasını Artvin'deki Halitpaşa Meydanı'nda toplanarak protesto etti.

Artvin Sivil Toplum Platformu üyeleri, Cuma Namazının hemen ardından Artvin Merkez'de ki Halitpaşa Meydanı'nda buluştu. İsrail'in Mescid-i Aksa'da cuma namazı yasağını protesto amacıyla toplanan platform üyeleri, kendi kuruluşlarına ait dövizler ve üzerinde "Kudüs özgür olmadıkça bütün şehirler tutsaktır" ifadelerinin yer aldığı pankart açtı.

Platform adına konuşan TÜGVA Artvin Şube Başkanı Halil İbrahim Keskin, Mescid-i Aksa'nın Müslümanlar için büyük bir değer taşıdığını dile getirerek "Mescid-i Aksa, alınların secdeyle buluştuğu, gönüllerin Rab ile buluştuğu ilk kıblemiz. Mescid-i Aksa, Müminlerin haykırışı, Müminlerin niyazı. Mescid-i Aksa biz Müslümanlar için büyük değer taşımaktadır. Yarım asırdır işgal altında bulunan Kudüs'te İsrail, bu sefer gözlerini tekrar Mescid-i Aksa 'ya dikti. Acımasızca canına kıyılan masum çocukların, sivil insanların kanı İsrail için yeterli olmayıp, alınların secdeye varmasına da engel olmaktalar" dedi.

İşgal güçlerinin ortaya atılan bahanelerle Mescid-i Aksa'nın kapılarını kapattığını dile getiren Keskin "Üç gün kapalı kaldıktan sonra İsrail polisinin kontrolü ve kapıya konulan metal arama detektörleriyle sınırlı şekilde ziyarete açılmıştır. Her zaman olduğu gibi, vicdanları körelmiş Batı Dünyası yine bizi yanıltmayarak sessizliğini korumuştur. Kudüs' e 1948 den beri yapılan işgaller bir yurtta değil, bizatihi İslam a karşı yapılan bir saldırıdır. Artık öyle bir boyut almıştır ki ilk kıblemiz de ezan-ı Muhammediye yi yasaklayacak kadar alçaklaşmışlardır. Bunlara karşı durmak namus borcu olmuştur. Dik duruşumuzu Allah izin verirse eşkıyalıklar son bulup, zalimler kaçacak delik arayana kadar sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.

Basın açıklamasının ardından Artvin İl Müftüsü Kemal Uçkun öncülüğünde Kudüs için dua edildi.

KİLİS - Kilis Sivil Dayanışma Platformun basın açıklaması yaparak İsrail'in Mescid-i Aksa'da yaptıkları protesto edildi.

Faruk Kayabaş Camiinde Cuma namazı sonrası toplanan sivil toplum örgütleri, "Kahrolsun İsrail", "Mescid-i Aksa onurumuz", "Kudüs'e selam direnişe devam", "Kudüs onurumuz, feda olsun canımız" sloganları altında yürüyüş yapıldı. Kilis Sivil Dayanışma Platformu adına Türkiye Gençlik Vakfı,Kilis İl Temsilcilisi Muhammed İzzeddin Özkeleş yaptığı açıklamada, Mescid-i Aksa, alınların secdeyle buluştuğu, gönüllerin Rab ile buluştuğu ilk kıblesi olduğunu ifade ederek, "Mescid-i Aksa, Müminlerin haykırışı, Müminlerin niyazıdır. Mescid-i Aksa biz Müslümanlar için büyük değer taşımaktadır. Yarım asırdır işgal altında bulunan Kudüs'te İsrail, gözlerini tekrar Mescid-i Aksa 'ya dikmiştir. Acımasızca canına kıyılan masum çocukların, sivil insanların kanı İsrail için yeterli olmayıp, alınların secdeye varmasına da engel olmaktadırlar. Müslüman Müslümanın Kardeşidir. Kardeşlerimize ve İslam' a yapılan zulme Hep birlikte bütün Müslümanlar olarak karşı çıkmak bizim görevimizdir. Ortaya atılan bir bahaneyle Mescid-i Aksa 'ya müdahale edilmiş ve İsrail güçleri tarafından kapıları kapatılmıştır. Üç gün kapalı kaldıktan sonra İsrail polisinin kontrolü ve kapıya konulan metal arama detektörleriyle sınırlı şekilde ziyarete açılmıştır. Her zaman olduğu gibi, vicdanları körelmiş Batı Dünyası yine bizi yanıltmayarak sessizliğini korumuştur" dedi.

Özkeleş, Kudüs' e 1948 den beri yapılan işgaller bir yurtta değil, bizatihi İslam a karşı yapılan bir saldırı olduğunu ifade ederek, "Artık öyle bir boyut almıştır ki ilk kıblemizde ezan-ı Muhammediye-yi yasaklayacak kadar alçaklaşmışlardır. Bunlara karşı durmak namus borcu olmuştur. Dik duruşumuzu Allah izin verirse eşkıyalıklar son bulup, zalimler kaçacak delik arayana kadar sürdüreceğiz. Burada bu bildiriyle biz Müslümanlar görevimizi yapıyor ve dilimizle uyarıyoruz. Bizim dilimiz ki gönüllerde dualarla bir olup Allah'ın izniyle zalimlere lanet olarak yağacaktır. Anlamamakta direniyorlar: Biz Allah tan başka kimseden korkmayız! Bu zulüm devam ederse güçlenmeye devam edip zalimlere kabus oluruz. Kardeşlerimizin canını yakanlar ve İslam düşmanlığı yapanlar her daim enselerinde bizim nefesimizi hissederek korku solurlar. Bizler ki Hz. Muhammed'i son peygamber kabul etmiş, kayıtsız şartsız Allah'a teslim olmuş, ordusunun ayak sesleriyle tüm dünyaya korkular salmış Osmanlı İmparatorluğunun torunlarıyız. Alçakların kulaklarında her daim şu sözler yankılanacaktır: Bir gece ansızın gelebiliriz. Gün olmuş karadan gemiler yürütmüşüz, gün gele bu dünyayı da zalimlere dar ederiz. Bu sözler İşgallerine devam eden zalimlerin akıllarına iyice kazınsın" diye konuştu.