Doktorlardan Filistin'deki zulme tepki
Bursa Şehir Hastanesi doktorları, İsrail-Filistin savaşında işlenen insanlık suçu hakında basın açıklaması gerçekleştirdi. Doktorlar, hayvanların yaşam hakkını savunanların aynı merhamet duygusunu Filistin'deki masum çocuklar için de göstermesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, zulme karşı durmanın sadece bir insanlık görevi değil, aynı zamanda uluslararası bir zorunluluk olduğunu belirtti.
Doktorlardan Filistin'deki zulme tepki
Doç. Dr. Nizamettin Koca:
"Hayvanların yaşam hakkını savunanlar, aynı merhamet duygusunu Filistin'deki masum çocuklar için de göstermeli"
"Zulme karşı durmak, sadece bir insanlık görevi değil, aynı zamanda uluslararası bir zorunluluktur"
BURSA - Bursa Şehir Hastanesi doktorları, İsrail- Filistin savaşında işlenen insanlık suçu hakında basın açıklaması gerçekleştirdi. Beyaz önlükleri ile gazetecilerin karşısına çıkan doktorlar, son dönemde gündem olan sokak hayvanlarının uyutulmasına da vurgu yaparak, "Hayvanların yaşam hakkını savunanlar, aynı merhamet duygusunu Filistin'deki masum çocuklar için de göstermeli" ifadelerini kullandı.
Bursa Şehir Hastanesi doktorları, akademisyenleri ve çalışanları Filistin topraklarında işlenen insanlık suçuna sessiz kalmadı. Beyaz önlükleri ile gazetecilerin karşısına çıkan doktorlar basın açıklaması gerçekleştirdi. Filistin'de yaşanan zulme sessiz kalınmaması gerektiğini ifade eden doktorlar, "bu zulme karşı durmak, sadece bir insanlık görevi değil, aynı zamanda uluslararası bir zorunluluktur" şeklinde konuştu. Son zamanlarda gündem olan sokak hayvanlarının uyutulmasına karşı hayvan severlerin tepkisine vurgu yapan Doç. Dr. Nizamettin Koca, "Hayvanların yaşam hakkını savunanlar, aynı merhamet duygusunu Filistin'deki masum çocuklar için de göstermeli" dedi.
"Vicdan sahibi hiçbir insan, bu vahşete göz yummamalıdır"
Kameraların karşısına bilimsel, tarafsız ve yargılamasız hizmet vereceğimizin nişanesi olan beyaz önlükleriyle çıktıklarını söyleyen Doç. Dr. Nizamettin Koca, "Bugün tüm inanç, ön yargı ve şahsi düşüncelerimizden soyunup, objektif, bilimsel, tarafsız ve yargılamasız hizmet vereceğimizin nişanesi olan beyaz önlüklerimizle huzurunuzdayız. Bugün burada, insanlığımızın en temel değerlerini savunmak, insanlık onurunu ve barışı yüceltmek için bir araya geldik. Her birimizin yüreğinde tarifsiz bir acı ve gözlerimizde yaşlarla buradayız. Beyaz önlüklerimizle karşınızdayız, bu önlükler, insanlığa hizmet edenlerin, merhamet ve barışın savunucularının sembolüdür. Bugün, Filistin'de yaşanan trajediye karşı sessiz kalmamak için buradayız. Filistin'de sapkın bir inancın mensuplarının, öğretilerinde gerçekleşmesini bekledikleri kehanetler doğrultusunda gasp ettikleri topraklarda yaşayan halka uyguladıkları katliama şahitlik ediyoruz. Burada yaşananlar sadece bir bölgenin sorunu değil, tüm insanlığın vicdanını sarsan bir trajedidir. Her gün, masum çocukların, kadınların ve yaşlıların yaşam haklarının ellerinden alındığını görmek, yüreklerimizi dağlıyor. Bu zulüm, hiçbir inanç veya ideoloji tarafından haklı gösterilemez. Vicdan sahibi hiçbir insan, bu vahşete göz yummamalıdır. Bu zulme karşı durmak, sadece Filistin'deki kardeşlerimiz için değil, aynı zamanda kendi geleceğimiz ve insanlık onuru için de gereklidir. Düşünün, annesini kaybetmiş bir çocuğun gözlerindeki kederi, evsiz kalmış bir ailenin çaresizliğini, yaralanmış bir bedenin acısını. Bu görüntüler, sadece televizyon ekranlarında izlediğimiz sahneler değil, her birimizin yüreğinde derin yaralar açan gerçeklerdir. Bizler, sağlık çalışanları olarak her gün binlerce insanın hayatına dokunuyoruz. Her savaşta dokunulmazlığı olan sağlık çalışanlarının, hastanelerin ve diğer sağlık kurumlarının özellikle bombalandığını ve iş göremez hale getirildiğini korkuyla ve hayretle gözlemliyoruz. Hiçbir savaş kurallarını dikkate almayan ve savaş suçu işlemekten imtina etmeyen bu canilere karşı tüm dünya devletlerini birlik olmaya davet ediyoruz. İnsanlık onurunun, adaletin ve barışın savunucuları olarak, bu zulme karşı sesimizi yükseltmek zorundayız. Her gün masum insanların yaşam haklarının ellerinden alındığını görmek, bizler için kabul edilemez" şeklinde konuştu.
"Hayvanların yaşam hakkını savunanlar, aynı merhamet duygusunu Filistin'deki masum çocuklar için de göstermeli"
Hayvan severlerin sokak hayvanlarının uyutulmasına gösterdiği tepkiye vurgu yapan Doç. Dr. Koca, "Ülkemizde sokak hayvanlarının uyutulmasına tepki gösteren duyarlı vatandaşlarımızın, Filistin'deki çocukların durumuna da benzer duyarlılıkla yaklaşması gerekmektedir. Hayvanların yaşam hakkını savunan bu değerli insanlar, aynı empati ve merhamet duygusunu Filistin'deki masum çocuklar için de göstermelidir. Bu, sadece bir insanlık görevi değil, aynı zamanda vicdanın ve merhametin bir yansımasıdır. Tüm canlıların yaşam hakkını savunan bu takdir edilesi davranış, dünya üzerindeki her mazlum için geçerli olmalıdır. Bursa Şehir Hastanesi akademisyenleri, hekimleri ve çalışanları olarak bu duruma elimizin gücü yetmediğinden, dilimizle karşı olduğumuzu ifade etmek amacıyla bir araya geldik. Ekonomik güçlerini kullanarak dünya liderlerini, medyayı ve kamuoyunu manipüle eden bu zalimlere karşı sessiz kalmak, suç ortaklığıdır. Bizler, bu zulmü destekleyen hiçbir devleti, hiçbir kurumu kabul etmiyoruz" dedi.
"Zulme karşı durmak, sadece bir insanlık görevi değil, aynı zamanda uluslararası bir zorunluluktur"
Herkesi zulme karşı durmak için birlikteliğe davet eden Doç. Dr. Koca, "Tüm dünya devletlerine çağrımızdır, bu orantısız güç kullanılan soykırım saldırılarını tüm insanlığın gözü önünde devam ettiren İsrail'e ve açıkça destekleyen kuruluşlara karşı devletler düzeyinde ambargo uygulamasını talep ediyoruz. Uzayan süreçle birlikte halkta meydana gelen sistemik duyarsızlaşma ile her geçen gün azalan boykot hassasiyetinin arkasına sığınılmasını doğru bulmuyoruz. Tüm bireysel ve toplumsal inanç, düşünce ve yargılarımızdan bağımsız olarak, en temel insani değerlerimizle Filistin'e atılan bombaların sermayesi olmak istemiyoruz. Bu zulme karşı durmak, sadece bir insanlık görevi değil, aynı zamanda uluslararası bir zorunluluktur. Dünya devletlerinin, bu trajediye karşı birleşerek güçlü bir duruş sergilemesi gerekmektedir. Barış, adalet ve insanlık onurunu savunmak için, hep birlikte hareket etmek zorundayız. Filistinli kardeşlerimizin acısı, bizim acımızdır. Onların gözyaşları, bizim gözyaşlarımızdır. Bizler, beyaz önlüklerimizle insanlık onurunun, adaletin ve barışın savunucuları olarak bu zulmü kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.