Çerkezler, Sürgünün 155. Yılında Atalarını Andı

Çerkezler, sürgünün 155. yılında atalarını andı

KOCAELİ - Kocaeli'nin Kandıra ilçesinde bulunan Babalı sahilinde bir araya gelen binlerce vatandaş,155 yıl önce Kafkaslardan sürgün edilen Çerkesleri andı.

Çarlık Rusyası tarafından 155 yıl önce Kafkasya'dan toplanılarak Türkiye'ye sürgün edilen ve sürgün sırasında binlercesinin hayatını kaybettiği Abhaz ve Çerkesleri anmak için binlerce vatandaşın katılımıyla atalarının Türkiye'ye ilk ayak bastıkları yer olan Kocaeli'nin Kandıra ilçesine bağlı Karaağaç köyü ve Babalı sahilinde anma töreni düzenlendi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde ve Kafkas Kültür Dernekleri Federasyonu tarafından düzenlenen tören için bir araya gelen vatandaşlar, iftarını açtıktan sonra sürgünde hayatını kaybedenler için dua etti. Yapılan duanın ardından çocuğundan yaşlısına binlerce vatandaş, Babalı Sahili'ne kadar ellerinde meşaleler ile yürüdü. Gerçekleşen anma programına AK Parti Kocaeli Milletvekili Mehmet Akif Yılmaz, Ak Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis, Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Yıldız Şekerci, Kandıra Belediye Başkanı Adnan Turan, Türkiye ve Dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan Çerkezler katıldı.

Vatandaşlar göz yaşlarına hakim olamadı

Kocaeli, İstanbul, Ankara, Yalova, Düzce, Tokat, Çorum, Kahramanmaraş, Samsun, Kayseri, Hatay, Bolu, Reyhanlı, Kütahya, Sakarya, Bursa, Eskişehir, Adana gibi farklı şehirlerden törene katılım gösteren vatandaşlar, ataları için denize karanfil ve çelenk bırakarak dua etti. Ses sanatçılarının Çerkezce şarkılar söylemesi ve ağıt yakması ile devam eden törende sürgünün yaşattığı acılar ve kayıplar vurgulandı. Öte yandan Nart ateşi etrafında toplanan vatandaşlar, temsili mezar taşlarının başında sırayla nöbet tuttu. Anma töreni, binlerce vatandaşın gözyaşları içerisinde deniz kenarında dua etmesi ile son buldu.

"Bu sürgünü unutturmamak adına bu kadar katılım sağlanıyor"

Törene atılarak sürgünde hayatını kaybeden atalarını andığını ifade eden Ekrem Hış isimli vatandaş, "Bizim soydaşlarımızın sürgünde doğal bir liman sanarak buraya geldikleri gemilerin zarar gördüğünü, üzerindeki inşaların denize dağıldığını biliyoruz. Yapılan araştırmalarda burası sadece bir defaya mahsus değil, çok sayıda atalarımızın burada karaya çıktığını biliyoruz. Burada şahit olduğumuz mağaralara sığındılar. Geri kalanları açık araziye serpildi. Günün koşulları sığınacak yer bırakmıyor. Doğa ile mücadele etmekten başka çareleri kalmadı. Şu an bu kadar insanın burada birikmesinin nedenini kimlik bilinci olarak izah etmek istiyorum. Dedelerinin uğradıkları haksız sürgünde can verenler, anılmak durumunda. Ölülerimizi hatırlatmak, bu sürgünü unutturmamak adına bu kadar katılım sağlanıyor. Yıllar itibari ile bu sayının arttığını gözlemliyoruz" dedi.