28 Şubat davası sanığı Orgeneral Çetin Doğan tahliye edildi
Emekli Orgeneral Çetin Doğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararının ardından tutuklu olduğu cezaevinden tahliye edildi. 28 Şubat davasında hüküm giyen diğer sanıkların da cezaları kaldırıldı. Doğan, tahliye sonrası sağlık sorunları hakkında açıklamalarda bulundu. Eşi ise mutlu olduğunu ancak hüzünlü bir sevinç yaşadığını belirtti.
28 Şubat davası sanıklarından Orgeneral Çetin Doğan tahliye oldu
İZMİR - 28 Şubat davasında hüküm giyen emekli Orgeneral Çetin Doğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararının ardından, tutuklu olduğu Buca Kırıklar 1 Nolu F Tipi Cezaevinden tahliye edildi.
28 Şubat davasında "darbeye teşebbüs" suçundan müebbet hapis cezası almış olan emekli askerler Fevzi Türkeri, Yıldırım Türker, Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Erol Özkasnak ve Çevik Bir'in kalan hapis cezaları, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla kaldırıldı. Çetin Doğan da sağlık sorunları nedeniyle 1 Mart'ta hastaneye kaldırılmıştı. Hastaneden 22 Nisan'da taburcu edilen 84 yaşındaki Doğan cezaevine gönderilmişti. Çetin Doğan'ın, 'Sürekli hastalık ve kocama hali' nedeniyle cezası kaldırıldı. Kararın Resmi Gazete'de yayımlanması sonucu bu sabah Buca Kırıklar 1 No'lu F Tipi cezaevinden tahliye oldu.
"Af değil, anayasal görevin geç yerine getirilmesi"
Tahliye edildiği cezaevi önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Çetin Doğan, "Türkiye'de adalet yerine oturmadıkça hiçbir şey, hiçbir konum düzelmez. Adalet hepimiz için gerekli olan bir şey. Umarım bu tür olaylar son olur. Televizyonlarda bir aftan bahsediyor. Af söz konusu değil. Doğrudan doğruya anayasal bir görevin, Cumhurbaşkanı tarafından geç olarak yerine getirilmesidir. Af, anayasanın 87'inci maddesinde 'doğrudan doğru özel ve genel af, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne verilmiştir' yazmaktadır. Anayasanın 6'ıncı maddesinin 3'üncü fırkasında da 'hiçbir şahıs ve kurum, kaynağını anayasadan almayan devlet yetkisini kullanamaz' diyor. Anayasanın 104'üncü maddesinde Cumhurbaşkanı'nın görevi ve yetkileri yazılmıştır. Bunlar içerisinde Genelkurmay Başkanlığını, bakanları atamak gibi bu görevlerden bir tanesi de 'adli tıp tarafından verilmiş rapora göre; sürekli hastalık, sakatlık ve kocamışlık halinde olanlar' bırakılır. Emsal durumda olanlar daha evvel bırakıldı. Bizim bir yıl daha uzun süre sonra kalmamızın sebebi bir türlü anlaşılamadı" şeklinde konuştu.
"Sağlığım yerimde demek için iş işten geçti"
Gece yarısı acil servise yatırıldığını aktaran Doğan, şunları kaydetti:
"50 gün civarında hastanede kaldım. Eski halime döndüm. Kronik hastalıklarım devam ediyor. Fakat krizle meydana gelen pankras, safra kesesi tıkanıklığı ve iltihaplanması ve sahra kesenin alınması sonuçlandı. Eski sağlık durumuna döndüm, sağlığım yerinde demek için artık iş işten geçti."
"Çok şey özledim"
Dostlarıyla sohbet etmeyi ve birçok şeyi özlediğini dile getiren Doğan, "Sevdiklerim, başta eşim yanımda. Bu en büyük mutluluk. Dostlarım, akrabalarım burada. Benim can yoldaşlarım burada" cümlelerine yer verdi.
"Sevinçliyim ama hüzünlü bir sevinç"
Çetin Doğan'ın eşi Nilgün Doğan da "Çetin'in özgürlüğüne kavuştuğu için çok mutluyum aslında. Ancak bu mutluluk biraz hüzünlü bir mutluluk. Hak etmedikleri bir cezayı aldılar. Son bir senedir de ellerinde adli tıp raporu olmasına rağmen bir türlü tahliye alamadılar. O ve 4 tane silah arkadaşı, özellikle yaşlarının ileri olmasından dolayı sağlıkları da bozuldu. Biz yaklaşık 15 sene kadar bu kumpas davalarıyla uğraşıyoruz. Fiilen 7 buçuk senesi cezaevlerinde geçti. Yalnız eşleri hapsetmek ve dört duvar arasına almak değil. Aynı zamanda yakınlarını da hapsetmek oluyor. Sevinçliyim ama hüzünlü bir sevinç bu" diye konuştu.