Haberler
Sahte dolarların piyasaya sürüldüğü iddiasına ilişkin soruşturma başlatıldı

Piyasaları sarsan sahte dolar iddiası için harekete geçildi

Halep'te taarruz başlatan Esed karşıtı Heyet Tahrir Şam 32 bölgeyi ele geçirdi

Rejim karşıtı grup 32 bölgeyi ele geçirdi, 10 bin sivil evlerini terk etti

Muhtarın yerine kayyum atandı

Muhtarın yerine kayyum atandı

İstanbul'a ne zaman kar yağacak? Canlı yayında tarih verildi

İstanbul'a kar yağışı için tarih verildi

Ziraat Katılım Genel Müdürü Özdemir, TCMB düzenlemelerinin sektörün karlılığını olumlu etkilemesini bekliyor Açıklaması

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ziraat Katılım Genel Müdürü Metin Özdemir, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) düzenlemelerinde son dönemde yapılan, menkul kıymet tesis uygulamasının sona erdirilmesi, ticari kredi oranları ile mevduat oranları arasındaki negatif farkın ortadan kaldırılması gibi değişikliklerin,...

Ziraat Katılım Genel Müdürü Metin Özdemir, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ( Tcmb ) düzenlemelerinde son dönemde yapılan, menkul kıymet tesis uygulamasının sona erdirilmesi, ticari kredi oranları ile mevduat oranları arasındaki negatif farkın ortadan kaldırılması gibi değişikliklerin, bankacılık sektörünün 2024'te karlılığına olumlu yönde etki edeceğini tahmin ettiklerini bildirdi.

Özdemir, "Bankacılık Söyleşileri" kapsamında AA'ya yaptığı açıklamada, genel tabloya baktıklarında ABD'de enflasyonla mücadele kapsamında atılan adımların beraberinde getirdiği riskler değerlendirilirken büyümenin bir miktar yavaşlayabileceğini öngörmekle birlikte ciddi bir resesyon beklenmediğini söyledi.

Avrupa'da enflasyonun artış hızındaki yavaşlamaya rağmen büyüme üzerindeki baskının artmasının mevcut durumda ABD'de gözlemlenen tabloyla benzerlik gösterdiğini kaydeden Özdemir, savaş sebebiyle büyük bir enerji krizi ile karşı karşıya kalan Avrupa'da çeşitli tasarruf önlemleri ve daha yumuşak söylemler ile tedarik sorununun giderildiğini ancak savaşın etkisinin enflasyonda ve güven endekslerindeki olumsuz seyirde kendini göstermeye devam ettiğini vurguladı.

Çin'de ekonomik büyümeyi desteklemek için faiz indirimi başta olmak üzere bir dizi adım atan devletin son olarak konut problemi noktasında sürece dahil olarak olayın krize dönmesini engellemek için adımlar attığını aktaran Özdemir, Japonya'da ise son dönemde ekonomik göstergelerin iyiye gidişe işaret ettiğinin gözlemlendiğini, özellikle yönetişim noktasındaki gelişmeler ve ticari güvenin öne çıkan başlıklar olarak karşılarına çıktığını kaydetti.

Özdemir, "Özetle, küresel ekonominin en büyük sorunu yaşanan savaşların getirdiği belirsizlikler, enflasyon ve büyüme konusundaki dengenin sağlanması olarak karşımıza çıkmaktadır. Temelde daha yavaş seyreden ama büyük sorunları olmayan bir ekonomik tablo görülmüştür." dedi.

"Adımların yeni yılda da fiyat istikrarını sağlamak adına devam edeceğini beklemekteyiz"

Türkiye'de 2023'ün, depremin etkileri ve enflasyon ile mücadeleyle geçtiğini ifade eden Özdemir, TCMB'nin fiyat istikrarını sağlamaya çalışırken, ekonomi yönetiminin kararlı bir şekilde enflasyonu düşürmeye yönelik adımlar attığını, bu adımların sonucu olarak 2024'te enflasyonda yavaşlama ve kurda sakin bir seyir beklenirken, büyüme hızında da hedeflemelere uygun bir ilerlemenin öngörüldüğünü söyledi.

Ekonomi yönetiminin attığı adımlarla sektörü güçlendirdiğinin piyasa tarafından izlendiğini aktaran Özdemir, "Yılın ilk yarısındaki negatif kredi spreadlerinin pozitife dönüşü, dengelenme yolunda bankacılık için daha olumlu bir süreç olduğuna işaret ediyor. Bu adımların yeni yılda da fiyat istikrarını sağlamak adına devam edeceğini beklemekteyiz." dedi.

2024'te sürdürülebilirliğin; BDDK, KGF ve diğer otoritelerin düzenlemelerine uyum açısından bankalar için önemli bir gündem maddesi olacağını vurgulayan Özdemir, bu doğrultuda sürdürülebilirlik ile ilgili köklü bir dönüşümün habercisi niteliğinde olan mevzuattaki son gelişmeler dikkate alınarak bankalar açısından hazırlıklı olunması, 2024 iş planlamalarında bu durumun göz önünde bulundurulması, ileride ilave sermaye yükümlülüğü gibi olumsuzluklarla karşılaşmamak için gerekli tedbirlerin alınması gerekliliğinin öne çıktığını kaydetti.

Özdemir, "Servis Modeli Bankacılığı" ile bankaların; yakın gelecekte e-ticaret platformlarıyla anlaşarak direkt platform üzerinden bankacılık ürünlerini herhangi bir fiziksel ya da dijital kanala gerek olmadan müşterilerine pazarlayabileceğini ve müşteri tabanlarını çok hızlı bir şekilde genişletebileceğini bildirdi.

e-ticaretin artan önemine yanıt olarak bankaların, kendi dijital kanallarına yerleştirilmiş pazar yerlerinin geliştirilmesi ve uygulanması da dahil olmak üzere çevrim içi satışlar için tasarlanmış çözümlerin uygulama yönünde önemli adımlar atacağını belirten Özdemir, "Muhtemelen 2024 yılı içerisinde ilk Servis Modeli Bankacılığı örneklerini de kullanmaya başlayacağız." dedi.

Özdemir, Merkez Bankası düzenlemelerinde son dönemde yapılan, menkul kıymet tesis uygulamasının sona erdirilmesi, ticari kredi oranları ile mevduat oranları arasındaki negatif farkın ortadan kaldırılması gibi değişikliklerin, bankacılık sektörünün 2024'te karlılığına olumlu yönde etki edeceğini tahmin ettiklerini bildirdi.

"Sadeleşme adımlarıyla bankacılık sektöründe kredi ve mevduat oranları yükseldi"

Metin Özdemir, Ziraat Katılım'da TL mevduatın toplam mevduat içindeki payının 2022 sonu itibarıyla yüzde 60,9 iken, Kasım 2023 itibarıyla yüzde 61,9 düzeyine ulaştığını, mayıs-kasım dönemleri karşılaştırıldığında bakiyesi olan kredi müşteri sayısında yaklaşık yüzde 7,3, toplanan fon müşteri sayısında da yüzde 9,2 artış gerçekleştiğini kaydetti.

Türkiye'de ekonominin öncelikli gündem maddesi olan enflasyonla mücadele kapsamında güçlü adımlar atıldığını vurgulayan Özdemir, şöyle devam etti:

"Şubat ayında yaşanan depremin etkilerini geride bırakmaya çalışırken, sıkılaştırıcı politikalara devam edilirken, Para Politikası Kurulu (PPK) toplantılarında faiz artış kararları alındı. Ekonomik olarak küresel gelişmelere oldukça duyarlı olan ülkemizde, bölgesel sorunların seyri takip edilecek önemli konu başlıklarındandır. Türkiye ekonomisini etkileyen yüksek enerji ile emtia maliyetlerinin, bunlara bağlı oluşan arz yönlü sorunların çözümü için alternatif kaynakların artırılması amacıyla çalışmalar yapılmaktadır. 2023'ün şubat ayında en yüksek seviyesini gören TL ticari kredi yıllık büyümesi, kredi oranlarındaki yükseliş ve yüzde 2,5 seviyesinde belirlenen büyüme sınırı sonrasında yavaşlamaya başladı. Bireysel krediler de 2023'ün ilk yarısında güçlü bir ivme yakalamış ve aynı şekilde uygulamaya alınan tedbirler sonrasında büyüme hızında yavaşlama gösterdi.

Temmuz ayındaki düzenleme ile TL yatırım ve ihracat kredilerinde oran üst sınırı olarak yıllıklandırılmış referans oranının 1,4 katı, diğer TL ticari krediler için 1,8 katı, ihtiyaç kredilerinde ise 2 katı uygulanmaya başlandı. Eylül ayında ise diğer TL ticari krediler için referans faiz uygulaması kaldırıldı. Haziran ayında başlatılan parasal sıkılaşma süreci ile kredi oranlarında yükseliş eğilimi görülmektedir. Kredi büyüme göstergelerindeki yavaşlamaya ilave olarak TL ticari ve bireysel krediler arasındaki kompozisyonda da dengelenmenin yaşandığı söylenebilir. Mayıs ve haziran aylarında bireysel kredilere kıyasla belirgin olarak hız kesen ticari krediler, takip eden aylarda geçmiş dönem performansına yaklaşmaktadır. 2023 yılı eylül ayı itibarıyla 2022 sonuna kıyasla kısıta tabi olmayan ticari kredilerde (TL cinsi yatırım, ihracat, tarım, esnaf, kamu kurum ve kuruluşlarına kullandırılan krediler ve deprem bölgesi kapsamında istisna olarak kabul edilen ticari krediler) büyüme devam ederken, kısıta tabi kredilerde büyüme oranı daha düşük gerçekleşti."

Yeni ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası'nın uyguladığı sıkı para politikası, sadeleşme adımlarıyla bankacılık sektöründe kredi ve mevduat oranlarının yükseldiğini vurgulayan Özdemir, bankacılık sektöründe kaynakları döviz geliri olanlar için yüksek TL oranı ortamında döviz kredisinin tekrar cazip hale gelmeye başladığını söyledi.

Öne çıkan ihracat ve yatırım kredisi kullandırımlarının diğer ticari kredilere göre pozitif ayrıştığını ifade eden Özdemir, 2023'te TL kredilerdeki artışın büyük bölümünün reel sektöre kullandırılanlardan oluştuğunu, reel sektöre kullandırılan kredilerdeki büyümede ise imalat ve sanayinin başta gelen sektörler olmak üzere deprem bölgesine verilen kredilerin etkisi olduğunu, böylece yurt içi ve dışından sağladıkları kaynakların etkin bir şekilde kullanılarak Türkiye için stratejik önemde olan ve daha fazla katma değer sağlayacak sektörlere öncelik verildiğini anlattı.

"Bankacılık sektöründe ilk 10'da, katılım sektöründe de lider olma konusundaki iştahımızı koruyacağız"

Ziraat Katılım'ın toplam aktiflerinin geçen yılın sonuna göre 2023'ün üçüncü çeyreğinde yüzde 63 artışla 348 milyar TL'ye ulaşırken, toplanan fonların aynı döneme göre yüzde 70 artış ile 294 milyar TL olduğunu bildiren Özdemir, kullandırılan nakdi fonların yüzde 66 artışla 241 milyar TL seviyesine çıkarken, Ziraat Katılım'ın tüm sektöre sağladığı nakdi ve gayrinakdi finansman toplamının 313 milyar TL olarak gerçekleştiğini kaydetti.

Özdemir, Ziraat Katılım'da biyometrik kimlik doğrulama yöntemleri, müşteri ihtiyaçlarının önceden tahmin edilmesi gibi alanlarda aktif olarak yapay zeka ve ilişkili teknolojilerden faydalandıklarını ifade ederek, bankada e-haciz süreçlerini kendi geliştirdikleri robotik yazılımla ciddi seviyede kolaylaştırdıklarını ve hızlandırdıklarını söyledi.

Ziraat Katılım'ın ülke ekonomisine katkı sunmaya devam ettiğini aktaran Özdemir, şunları kaydetti:

"Aktif büyüklüğümüz önceki yıllarda olduğu gibi sektörün üzerinde büyümeye devam etmekte. 2023'ün 3. çeyreği itibarıyla toplam aktiflerimiz yüzde 63 artışla 348 milyar TL'yi aşarken, katılım sektöründeki payımız yüzde 20'lere ulaştı. Kullandırılan fonlarda ise yüzde 66 büyüme ile 241 milyar TL büyüklüğe ulaşırken, reel sektör için önemli bir yeri olan finansal kiralama ürününde sektör birinciliğimizi pekiştirdik. Bankamızın tüm sektöre sağladığı nakdi ve gayrinakdi finansman toplamı 313 milyar TL olarak gerçekleşti. Toplanan fonlar kaleminde ise yüzde 70 büyüme gerçekleştirerek 294 milyar TL'lik hacim ile katılım bankacılığı sektöründeki payımızı yüzde 22'ler seviyesine taşıdık. Ziraat Katılım, müşteri memnuniyetine öncelik veren hizmet anlayışı ve verimlilik odağında yapılandırılmış iş döngüsünün başarılı icrası sonucunda 2023'ün 3. çeyreğini 3,1 milyar TL kar ile tamamladı. Diğer taraftan, Türkiye genelinde şube ağını hızla yaygınlaştıran bankamız, 2023'ün 3. çeyreği itibarıyla yurt içinde 188, yurt dışında 2 olmak üzere 190 şubeye ulaştı.

2024 içerisinde de aynı motivasyon ve enerji ile çalışırken hem Ziraat Katılım'ın hem katılım sektörünün hem de ülkemizin gelişimine katkı sağlamaya devam edeceğiz. Aktifimizi önceki yılarda olduğu gibi arttırmaya devam ederken, bankacılık sektöründe ilk 10'da, katılım sektöründe de lider olma konusundaki iştahımızı da koruyacağız. Finansman kaleminde reel sektörümüzü desteklemeye devam ederken finansal kiralama ürünümüzde de sektör liderliğimizi korumaya devam edeceğiz. Topladığımız kaynağın müşterilerimize aktarılmasında öncü kurum olma rolümüzü muhafaza edeceğiz. Toplanan fonlar kaleminde müşterilerimiz ile kazanımlarımızı paylaşarak büyürken, bu kalemimizde faaliyet akışlarının payını ve tabana yaygın müşteri ağımızı arttırmayı hedeflemekteyiz. Diğer taraftan, bu kalemlerde verimli büyümenin devam ettirilmesi için referans rasyolarımızı yakından takip ederken, öz kaynak ve aktif karlılığımızı hedeflediğimiz seviyelerde tutmaya azami özen göstereceğiz. 2023'te olduğu gibi 2024'te de yerel şube ağımızı genişletmeye devam ederken, 2023'ün aralık ayında yapmış olduğumuz personel alım sınavı ile yaklaşık 400 yeni arkadaşımız, 2024 yılında bankamız bünyesinde görevlerine başlayacak. Ülkemiz istihdamına da önemli katkılar sunmaya devam edeceğiz."

Kaynak: AA / Ekonomi
title