% 17'nin koronavirüs bilgisi yok!
Türkiye toplumu Koronavirüs salgınıyla ilgili ne kadar endişeli? Bugüne kadar salgına karşı ne tür önlemler aldı? Koronavirüs tüketicilerin satın alım davranışlarını nasıl değiştirdi? gibi temel soruların yanıtları detaylarıyla birlikte raporlandı.
Bu araştırmaya göre; Toplumun tamamı (%100) Koronavirüs'ten haberdar. %63'ü Koronavirüs (Covid-19) hakkında biraz bilgili olduğunu iletirken, %20'si çok bilgili olduğunu belirtiyor.
%17'lik bir kesim ise konuyu duyduğunu ancak bir bilgisi olmadığını belirtiyor. Koronavirüsün dünyada, ülkemizde ve bireyler nezdinde ne gibi etkiler yaratacağı sorulduğunda, vatandaşların %78'i dünya için ciddi bir tehlike olduğu kanısında. Öte yandan, bu oran Türkiye ve kendileri için daha düşük.
Toplumun yarıdan biraz fazlası (%55), virüsün Türkiye için ve üçte birinden biraz fazlası (%37) ise kendileri ve ailesi için ciddi bir tehlike oluşturduğunu belirtiyor. Araştırma kapsamında Koronavirüsün ekonomiye olan etkisi de vatandaşlar tarafından değerlendiriliyor. Buna göre bireyler, Koronavirüsün kendi kişisel ekonomilerinden daha çok dünya ve ülke ekonomisine ciddi etkisi olacağını düşünüyor. Toplumun %82'si dünya ekonomisi için, %70'i ise Türkiye ekonomisi için ciddi bir tehlike olduğunu iletirken kendi kişisel ekonomileri için ciddi tehlike olduğunu belirtenlerin oranı %44. korona virus etkisi2 Ipsos'un araştırması aynı zamanda bu salgının ne zaman kontrol altına alınacağına dair de kamuoyunun görüşünü aldı. Buna göre vatandaşların %45'i koronavirüsün birkaç ay içinde kontrol altına alınacağını düşünüyor. Dörtte biri (%24) ise 6 aydan fazla bir süre alacağını belirtiyor.
Korona virus etkisi3 Türkiye'de her 10 kişiden yaklaşık 8'i (%79) kendilerinin veya ailelerinden birinin koronavirüse yakalanmasından endişe ediyor. Bu konuda kadınlar (%89), erkeklere (%69) kıyasla daha endişeli gözüküyor. Endişe düzeyi yaş gruplarına göre incelendiğinde; en çok endişe edenlerin 36-45 (%85) ve 46-55 (%84) yaş aralığındaki bireyler olduğu görülüyor. 4 Koronavirüsle ilgili olarak kamuoyunun %88'i Televizyondaki haber programlarını haber kaynağı olarak belirtiyor. %63'ü de konuyu Sosyal Medyadan takip ediyor.
Ipsos'un araştırması aynı zamanda bu salgının ne zaman kontrol altına alınacağına dair de kamuoyunun görüşünü aldı. Buna göre vatandaşların %45'i koronavirüsün birkaç ay içinde kontrol altına alınacağını düşünüyor. Dörtte biri (%24) ise 6 aydan fazla bir süre alacağını belirtiyor.
Türkiye'de her 10 kişiden yaklaşık 8'i (%79) kendilerinin veya ailelerinden birinin koronavirüse yakalanmasından endişe ediyor. Bu konuda kadınlar (%89), erkeklere (%69) kıyasla daha endişeli gözüküyor. Endişe düzeyi yaş gruplarına göre incelendiğinde; en çok endişe edenlerin 36-45 (%85) ve 46-55 (%84) yaş aralığındaki bireyler olduğu görülüyor.
Koronavirüsle ilgili olarak kamuoyunun %88'i Televizyondaki haber programlarını haber kaynağı olarak belirtiyor. %63'ü de konuyu Sosyal Medyadan takip ediyor.
Koronavirüse karşı alınan kamusal önlemlere destek yüksek:
Seyahatlere dair alınan önlemler, karantina uygulaması ve okulların tatili en çok desteklenen kamusal önlemler arasında yer alıyor.
Toplu etkinliklere dair önlemler, uzaktan eğitim, evden çalışma uygulamaları da çoğunlukla desteklenen önlemler arasında gözüküyor.
Konuyla ilgili olarak Ipsos'un Türkiye CEO'su Sidar Gedik şu değerlendirmeleri iletti: "Sağlık boyutu başta olmak üzere sosyal ve ekonomik etkileri ile tarihe geçecek ve belki de düzeni değiştirecek bir dönem yaşıyoruz. Koronavirüs /Covid-19 salgını toplumda tutum ve davranış değişikliklerine neden olabilir, oluyor ve olacaktır. Ne kadar süreceğini henüz kestiremediğimiz bu dönemde biz Ipsos olarak durmak yerine gündelik hatta saatlik değişen koşulları daha sık ve yakından izleme taraftarıyız.
Bulunduğumuz dönemde yanıtlanması gereken yeni sorular var, öyle ki bazı soruları henüz düşünemedik bile. Davranış ve tutumda oluşabilecek trend değişiklikleri mevcut gerçeğin yansımasıdır. Bazı sektörler veya kategorilerde hiçbir değişiklik olmazken bazıları bu değişiklikleri görebilir. Sonuçta bu değişiklikler bireyin değişen doğasındaki yeni gerçeği yansıtır. Bu gerçeklerin bazılarının kalıcı olabileceğini, bundan sonraki "normalin" ilk hali olduğunu da unutmamalıyız.
Salgına dair yayınlanan çeşitli istatistikleri incelerken araştırmanın gidişatı anlamakta ne kadar önemli olduğunu fark ediyoruz. Hepimiz sürekli olarak gidişata dair güvenilir veri ihtiyacı içindeyiz. İşte bu yüzden biz Ipsos olarak güvenli yöntemler ile yapacağımız bilimsel araştırmalar ile toplumun nabzını tutup bilgi boşluğuna alan tanımayacağız."