Haberler

Yased Ar Ge Çalıştayı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Kavranoğlu,: "Bugüne kadar 144 tane büyük sanayi kuruluşumuzun Ar Ge merkezine ruhsat verdik. Bunun 35 tanesi yabancı sermayeli şirketlere ait ol...

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, bugüne kadar 144 tane büyük sanayi kuruluşunun Ar-Ge merkezine ruhsat verdiklerini, bunun 35 tanesinin yabancı sermayeli şirketlere ait olduğunu belirtti.

Kavranoğlu, Uluslararası Yatırımcılar Derneği'nin (YASED) Ar-Ge Çalıştayı'nda yaptığı konuşmada, kalkınma ve refah için vazgeçilemeyecek yolun bilgi ekonomisinden geçtiğini söyledi.

Türkiye'nin 2023 hedeflerini anımsatan Kavranoğlu, bugün dünyanın 10. büyük ekonomisi Kanada'nın GSMH'sının 2 trilyon dolar olduğunu hatırlatarak, "Bizimkisi halen 800 milyar dolar, demek ki bizim varmak istediğimiz hedefler o kadar kolay ve şakaya alınacak hedefler değil" dedi.

Türkiye'nin bugünkü ihracatının yüzde 95'inin sanayi ürünü olduğunu aktaran Kavranoğlu, sanayi ürünlerine bakıldığında ise bu ürünlerin çoğunun düşük teknoloji ürünlerden oluştuğunu, yüksek teknoloji ürünlerin payının yüzde 5 olduğunu dile getirdi.

Türk makina sektörünün makina ihracatı yaptığını ve bu ihracatın kilogram fiyatının 10 dolar olduğu bilgisini veren Kavranoğlu, "Almanya ise dünyanın en gelişmiş makina sektörüne sahip. Almanya'nın ihraç ettiği makinaların kilogramı ortalama 100 dolar. Bizimle Almanya ile arasındaki fark ne? Çünkü Almanya bilimde teknolojide bizden ileride. Oradaki toplum bilgi ekonomisi kültürüne sahip" şeklinde konuştu.

Türkiye'de Ar-Ge merkezi açan yabancı sermayeli şirketleri bir yanlış anlamaya karşı bilgilendiren Kavranoğlu, konuyla ilgili şunları kaydetti:

"Bizler uluslararası teknoloji devlerine ' Türkiye'de Ar-Ge merkezi açın, size çeşitli imkanlar sağlayalım' derken, bunu Türkiye'deki satış pazarlama faaliyetlerinin bir parçası olarak düşünmelerini değil, dünya çapındaki Ar-Ge faaliyetlerinin bir parçası olarak düşünmelerini istiyoruz. Dolayısıyla burada bulunan Ar-Ge merkezlerinde sadece Türkiye ile ilgili faaliyetleriyle değil, dünya pazarına sunulan ürün ve hizmetlere yönelik gerçek araştırma ve ürün hizmet geliştirme çabalarının bir parçası olarak destekliyoruz.

Dolayısıyla Türkiye'deki Ar-Ge merkezlerinde yapılan masrafların ve yatırımların Türkiye'deki faaliyetlerin masraf kalemleri olarak değil, dünya çapındaki faaliyetlerin bir parçası olarak düşünülmesi ve ona göre biz Türkiye'de zarar ediyoruz değil, dünya çapındaki Ar-Ge faaliyetlerinin genel karlarına yapacağı katkı bazında değerlendirilmesini arzu ediyoruz. Bu arada bugüne kadar 144 tane büyük sanayi kuruluşumuzun Ar-Ge merkezine ruhsat verdik. Bunun 35 tanesi yabancı sermayeli şirketlere ait olanlar"

"Türkiye'deki Ar-Ge ekosisteminin her geçen gün iyileşmesi gerekiyor"

YASED Yönetim Kurulu Üyesi Müjdat Altay ise Ar-Ge'yi uluslararası yatırımların katma değer oluşturduğu en önemli kanallardan biri olarak gördüklerini söyledi.

Küresel rekabet ortamında ülkelerin Ar-Ge çekim merkezi olarak tercih edilmesindeki etkenlerin başında yatırımcılara verilen desteklerin geldiğini aktaran Altay, dünya genelinde sanayi alanında yapılan Ar-Ge faaliyetlerinin 3'te ikisinden fazlasını uluslararası şirketlerin yaptığını dile getirdi.

Altay, Türkiye'deki Ar-Ge ekosisteminin her geçen gün iyileşmesi gerektiğini vurgulayarak, üniversite-sanayi işbirliği de uzun süreden beri üzerinde durulsa da halen istenilen seviyeye gelinmediğini ifade etti.

Türkiye'nin Ar-Ge'de son 9 yılda kararlı ve stratejik adımlar attığını belirten Altay, hayata geçirilen teşvik sisteminin de son derece kapsamlı olduğunu vurguladı.

YASED üyelerinin global Ar-Ge harcamalarının toplamının yaklaşık 200 milyar dolar olduğunu dile getiren Altay, "Küçük bir hesaplama ile bu yatırımın sadece yüzde 10'unu başka ülkeler yerine Türkiye'ye çekebilirsek bu 20 milyar dolarlık ek yatırım girişine denk gelir ki, bu hakikaten kayda değer bir husustur" şeklinde konuştu.

Toplantıda Ekonomi Bakanlığı Ekonomik Araştırmalar ve Değerlendirme Genel Müdürü Ömür Demir Kızılarslan da söz aldı.

Teknolojiye yaygın erişim Türkiye'nin güçlü yönü

Çalıştayda "Uluslararası yatırımcıların Ar-Ge yatırımlarını Türkiye'ye çekmek için gereksinimlerinin belirlenmesi" başlıklı rapor da açıklandı.

25 uluslararası firmadan 30 yetkili ile yapılan ankete göre gerçekleştirilen raporda, güçlü yönler, zayıf yönler, fırsatlar ve tehditler belirlendi.

Buna göre güçlü letişim yapısı ile bilgi ve teknolojiye yaygın erişim Türkiye'nin güçlü yönleri. Üniversitelerin tematik uzmanlaşma eksikliği, Ar-Ge yönetim yetkinliğinin eksikliği, Ar-Ge politikalarının istikrarsız seyri ile üniversite-sanayi işbirliği düzeyinin düşük olması zayıf yönler arasında yer alıyor.

Raporda yer alan fırsatlar ise genç nüfus, artan nüfus, var olan teknolojik ürünlerin üretiminin dünyaya yayılması, Türkiye'nin pazar gelişme hızı, dünyada yeni teknoloji arz-talep dengesi, yerel pazar kapasitesi, Türkiye'nin düşük üretim maliyetli ülke olarak algılanması ile Türkiye'nin uluslararası görünümü olarak sıralandı.

Raporda, Ar-Ge işgücü maliyetinin artan eğilimi, Ar-Ge hammaddesi ve ara ürün maliyetinin yüksek olması, bölgedeki veya benzer yapıdaki rakip ülkelerdeki teşvik ve politikaların avantajlı durumu ile Amerika ve Avrupa'daki şirketlerin Türkiye'yi Hindistan ve Çin gibi ülkelerle aynı konumda görmesi tehditler olarak yer alıyor.

Raporda eylem önerileri "Türkiye'deki Ar-Ge ekosistemini rakip veya potansiyel rakip ülkelerden daha iyi seviyeye getirmeyi hedefleyen bir program yapılması, ölçülebilir hedeflerin belirlenmesi ve uygulanmasının takip edilmesi; Türkiye'deki Ar-Ge desteklerinin durumunu bütünsel bir anlayışla mevcut ve potansiyel rakip ülkelerdeki kamu Ar-Ge ve lokal Ar-Ge desteklerinin toplamıyla periyodik olarak karşılaştıracak bir yapının kurulması, büyük kamu projelerinin, Ar-Ge çalışmalarına olanak sağlayacak şekilde çok daha önceden duyurulması, uluslararası başarılı örneklere paralel olarak kamu ihtiyaçları için Ar-Ge ihaleleri oluşturulması" olarak sıralandı. - İstanbul

Kaynak: AA / Ekonomi
DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

DEM'li eş başkandan Tunceli'de ayaklanma çağrısı: 1938'deki gibi işgal ettiler

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Tunceli ve Ovacık Belediyesi'ne kayyum atanmasının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararına tepkiler art arda geldi! Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

Görevden uzaklaştırılan CHP'li başkan için dikkat çeken ifadeler

title