SSB Başkanı Demir, Akaryakıt Gemisi Tedariki Projesi Sac Kesim Töreni'nde konuştu

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) İsmail Demir, "Ülkemiz artık kara araçlarını, insansız hava araçlarını, helikopterlerini, savaş uçaklarını, gemilerini, elektronik sistemlerini, mühimmatlarını kendi mühendislik kabiliyetleriyle tasarlayan, geliştiren ve üreten bir konuma gelmiştir." dedi.

Demir, Akaryakıt Gemisi Tedariki Projesi kapsamında Yalova'nın Altınova ilçesindeki DESAN-ÖZATA tersanelerince yapılacak 4 geminin sac kesim töreninde, güvenlik güçlerinin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik projelerden birini daha başlatmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

Savunma Sanayii Başkanlığı olarak amaçlarının güvenlik güçlerinin ihtiyacı olan sistemleri azami oranda yerli ve milli imkanlarla sağlamak olduğunu belirten Demir, şöyle devam etti:

"Bunu yaparken güvenlik güçlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak için yürüttüğümüz projelerde bir yandan teknolojik ilerlemeleri yakından takip ediyor, diğer taraftan geleceğin teknoloji ve trendlerine ilişkin çalışmalara da bugünden başlıyoruz. Savunma sanayii alanında ülkemiz, son yıllarda yaptığı atılımlarla dünyada söz sahibi ülkeler arasına girmeyi başarmıştır. Ülkemiz artık kara araçlarını, insansız hava araçlarını, helikopterlerini, savaş uçaklarını, gemilerini, elektronik sistemlerini, mühimmatlarını kendi mühendislik kabiliyetleriyle tasarlayan, geliştiren ve üreten bir konuma gelmiştir."

"Savaş gemisini tasarlayan, geliştiren ve üretebilen 10 ülkeden birisiyiz"

Demir, özellikle deniz platformları konusunda, "Ana Vatan'ın güvenliği, Mavi Vatan'ın savunmasından geçer" şiarını kendilerine rehber edindiklerini ve bu alanda Türkiye'nin dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğunu dile getirdi.

"Bugün dünyada kendi savaş gemisini tasarlayan, geliştiren ve üretebilen 10 ülkeden birisiyiz." diyen Demir, şunları kaydetti:

"Başkanlığımızca yürütülen projelerle çok sayıda platform, Mavi Vatan'da hizmet vermekte ve bayrağımızı dalgalandırmaktadır. Projelerimiz, başkanlığımızın koordinasyonunda, Deniz Kuvvetleri ve Sahil Güvenlik Komutanlıklarımız, ilgili kamu kurumlarımızın desteğiyle, ana ve alt yüklenici şirketler, KOBİ'ler, üniversiteler ve araştırma merkezleriyle geniş bir iş birliği ağı sayesinde askeri ve özel tersanelerimizde hayata geçirilmektedir. Muharip güçten destek unsurlarına, arama ve kurtarmadan düzensiz göç ve kaçakçılıkla mücadeleye, karakol ve devriyeden maden kaynaklarını aramaya kadar geniş bir yelpazede, sadece askeri değil sivil alana dönük de projelerimizi geliştirdik, geliştirmeye devam ediyoruz."

"Savunma sanayiimizin hiçbir alanında yurt dışına bağımlı kalamayız"

Demir, bugün Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı yüzer unsurlar ile dost ve müttefik unsurların lojistik ihtiyaçlarının karşılanması maksadıyla akaryakıt gemilerinin sac kesimini gerçekleştirdiklerini aktardı.

Manevra gücü yüksek, limanda, alargada, yaklaşma sularında ve bekleme mevkilerinde akaryakıt ikmali yapabilecek kabiliyete sahip 4 gemiyi 2,5 yıl içerisinde güvenlik güçlerinin hizmetine sunmayı planladıklarını anlatan Demir, şöyle konuştu:

"İnşallah bu proje ile 'Mavi Vatan'da hizmet eden güvenlik güçlerimizin önemli bir ihtiyacını daha karşılamış olacağız. Savunma sanayiimiz deniz platformları geliştirilmesinde önemli bir yol kat etmiş durumdadır. Bugün Tuzla'da suya indirdiğimiz SANCAR İnsansız Deniz Aracı platformumuzu inceleme fırsatı buldum. İnsansız hava araçlarında elde ettiğimiz başarıyı, insansız deniz araçlarında da elde etmek için önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. İnşallah yakın gelecekte bu alanda da dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olacağımıza inancım tamdır. Ülkemize karşı uygulanan gizli-açık ambargo ve benzeri kısıtlamalar göstermektedir ki savunma sanayiimizin hiçbir alanında yurt dışına bağımlı kalamayız. Özellikle kritik teknolojiler ve stratejik alanlarda yüzde yüz yerli ve milli olma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Deniz projelerimizde de geçmişte ithal edilen birçok kritik teknolojinin yerli ve milli imkanlarla geliştirildiğini ayrıca ifade etmek isterim."

"Çok daha güçlü ve caydırıcı bir deniz gücü için çalışmayı sürdüreceğiz"

Demir, Türkiye'nin artık hava savunma sistemlerinden gemisavar füzelerine, elektronik harp ve radar sistemlerinden elektro-optik sensörlere, kızılötesi arama takip sisteminden lazer ikaz sistemine, dikey atım sisteminden SONAR sistemine kadar birçok alt sistemi kendisinin ürettiğini, geliştirdiğini, kullandığını ve ihraç ettiğini vurguladı.

"Bizler, Mavi Vatan'da çok daha güçlü ve caydırıcı bir deniz gücü için çalışmayı sürdüreceğiz." diyen Demir, şunları ifade etti:

"İhtiyaç duyulan tip ve özelliklerde yeni platformların inşalarına ve envanterde bulunan araçlarımızın modernizasyonlarına devam edeceğiz. İnşası süren Anadolu gemimiz, Denizde İkmal Muharebe Destek Gemimiz ve yeni tip denizaltılarımızla, son teknolojiyle muhtelif çeşitlerini geliştiriyor olduğumuz silahlı insansız deniz araçlarımızla, çok yakında ihalesini sonuçlandıracağımız 'İ' sınıfı fırkateynlerimizle, talimatını verdiğiniz uçak gemimiz ve TF2000 hava savunma muhribimizle donanmamızın gücüne güç katacağız. Barbaros Hayreddin Paşa'nın 'Denizlere hakim olan cihana hakim olur' sözüne atıfla, şanlı ordumuz başta olmak üzere güvenlik birimlerimizin Mavi Vatan'daki gücünü artırmak için var gücümüzle çalıştık, çalışmaya devam edeceğiz."

Özata Tersanesi Yönetim Kurulu Başkanı Özdemir Ataseven de donanmanın, liman içi ve dışında ihtiyaç duyacağı akaryakıt ikmalini aynı anda 2 gemiye bordadan bordaya yapabilecek kabiliyette olacağını söyledi.

Ataseven, 49,85 metre uzunluk, 9,2 metre genişliğindeki gemilerin 200 ton yakıt, 39 ton tatlı su taşıma kapasitesinde olacağını, azami 15 knot hızında seyir yapacağını anlattı.

Konuşmaların ardından ilk geminin sac kesimini gerçekleştiren Demir'e, günün anısına tablo ve plaket verildi.