Ucuz Kırmızı Et İçin Yerli Üretim Teşvik Edilmeli

Ucuz kırmızı et için yerli üretim teşvik edilmeli

Diyarbakır Kırmızı Et Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Yılmaz:

"Ucuz et için hayvancılık giderlerinin düşürülmesi gerekiyor"

DİYARBAKIR - Diyarbakır Kırmızı Et Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Yılmaz, ithal etin kısa vadeli bir çözüm olacağını belirterek, uzun vadede hayvancılık giderlerinin düşürülmesi ve yerli üretimin teşvik edilmesi için çalışmaların hızlandırılması gerektiğini ifade etti.

Diyarbakır Kırmızı Et Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Yılmaz, kırmızı et fiyatları ve ithal et tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Üreticinin kırmızı eti neredeyse maliyetine sattığını ifade eden Yılmaz, 24 lira civarında üreticiden alınan etin tüketiciye ulaşana kadar iki katı fiyatına çıktığını ve bunun üreticiye mal edildiğini, bunun üreticiye mal edilmemesi gerektiğini belirtti. İthal et ile et fiyatlarında kısa süreli ufak düşüşlerin yaşanabileceğini ancak sonrasında yerli üreticinin sorunlar yaşayacağını kaydeden Yılmaz, et fiyatlarının düşürülmesi için hayvancılık giderlerinin düşürülmesi ve yerli üretimin daha fazla desteklenmesi gerektiğini dile getirdi.

"Giderlerin düşürülmesi gerekiyor"

Üretici olarak kendilerinin herkesten daha çok etin ucuz olmasını istediklerini söyleyen Yılmaz, "Ne yazık ki girdi maliyetinin yüksek olması nedeniyle et Türkiye'de yüksek. Evvelce hayvanın tükettiği yem, saman, arpa, silaj, küspe, veterinerlik hizmetleri, bakıcı masrafları bununla birlikte makine ekipman, elektrik, su giderlerinin düşürülmesi gerekiyor. Bunların hepsi girdi maliyetidir. Bir büyük baş hayvan günde en az 60-70 litre suya ihtiyaç duyar. Bunun da bir maliyeti var. Sadece suyun günde hayvan başına 3-4 lira bir maliyeti var. Şuanda 50 kilogram yem 60 lira. Arpa bir lira, saman yerinde 55 kuruş, silaj 35-40 kuruş. Bunun hepsi girdi maliyeti" dedi.

"İthal et sürekli bir çözüm değil"

Bir kilogram etin üreticiye maliyetinin bize 22-23 lira civarında olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:

"Yerli hayvan aldığınız zaman canlı olarak kilosunu 20 liradan aşağı alamazsınız. Bunun hepsi maliyettir. Şuanda üreticiden çıkan karkas etin maliyeti 24 liradır. Bunun da bir iki ay vadesi var, peşin almıyoruz. Günlük bir kilogram etin üreticiye maliyeti ortada. Üreticiden çıkan etin kilogram fiyatı da belli ama tüketiciye gidene kadar iki kat, üç kat bir üstüne konuluyor. ve bu da üreticilere mal ediliyor. Şuanda karkas etin kilosu 23-24 liranın altına düşerse kesinlikle üreticiler kar etmezler, zarar ederler. Girdi maliyetinin düşürülmesi lazım ki o zaman et fiyatları da düşecek. Ama ithal et sadece belki birkaç ay et fiyatlarının düşürebilir ama sürekli et fiyatlarının düşmesinde çözüm değil. Çözüm olarak girdi maliyetinin düşürülmesi lazım."

"Ana olmadan dana olmaz"

Hayvancılığın geliştirilmesi için kısa, orta ve uzun vadeli planların ortaya konması gerektiğini belirten Yılmaz, "Kısa ve orta vadede yem girdilerinin düşürülmesi lazım. Türkiye'de hayvan üretebilmemiz için küçük işletmelerin desteklenmesi lazım. Köydeki adam bugün hayvancılık yapmıyorsa ve biz orada hayvancılık yapmasına teşvik etmiyorsak, bu şehre göç ederse biz daha onu köye döndüremeyiz. Üreticiden direkt tüketici konumuna geçer. ve bizim hayvan varlığımız giderek azalır. Yerli üretimi hızlandırmak lazım. Herkes 'ana olmadan dana olmaz' diyor gerçekten de ana olmadan dana olmaz. Biz istediğimiz kadar dışarıdan dana getirelim. Sonuçta ana olmadan hep getireceğiz. Bir ananın burada olmasını sağlamamız lazım" diye konuştu.