Türkiye'nin Deneyimleri Uluslararası Konferansı
Hazine Müsteşarı Vekili Dağdaş: "AB üyeliği Türkiye gündeminden düşmedi.
Hazine Müsteşarı Vekili Cavit Dağdaş, "AB üyeliği Türkiye gündeminden düşmedi. AB mevzuatına en hızlı uyum sağlayan ülkelerden biriyiz. AB perspektifi hükümet tarafından da sık sık vurgulanıyor. Politik blokajlar kalktığı zaman Türkiye 1,5-2 yıl içinde AB'ye tam üye olabilir" dedi.
Dünya Bankası'nın "Yüksek gelire giden yolda kalkınma dersleri çıkarmak" temalı "Türkiye'nin Deneyimleri Uluslararası Konferansı" kapsamında düzenlenen "Orta Gelir Tuzağından Kaçış" panelinde konuşan Dağdaş, 2009'da küresel bir krizin yaşandığını, Türk ekonomisinin bu krizde direncini, sağlamlığını ve yönetsel becerisini kanıtladığını kaydetti.
Dağdaş, hükümetin farklı girişimlerinin bulunduğunu ifade ederek, "Türkiye mali alan yaratabildi. KOBİ'lere de önemli destekler verildi. Kayseri, Gaziantep, Denizli ve Konya gibi şehirlerde başarı örnekleri olarak öne çıktılar. Bizim beşeri sermayemiz var ve ona yatırım yapmamız gerekiyor. Kadınların iş gücüne katılması için hükümet yeni bir girişim başlattı. Kadın iş gücüne katılım oranı artmaktadır. Orta gelir tuzağından kurtulabilmek için önümüzde yeni zorluklar da var" değerlendirmesinde bulundu.
Dağdaş, 10. Kalkınma Planı'nın önemine dikkati çekerek, "Yapısal reformlar uygulanırsa Türkiye'nin orta gelir tuzağından kurtulma şansı olabilir. Beşeri sermayeye de yatırım yapmamız lazım" görüşünü paylaştı. Katılımcılardan birinin, Türkiye'nin 2023 hedeflerini yakalayacağına inanıp inanmadığına yönelik sorusu üzerine Dağdaş, 2023 hedeflerinin orta vadeli hedefler ve buraya nasıl gidileceğine yönelik bir yol haritası olduğunu anlatarak, şunları aktardı:
"Bu hedeflerin tutturulması önemlidir fakat dışsal etkiler de son derece önemlidir. Komşularla ticaretimiz önemli. Komşulardan şikayetimiz yok ama bu belirsizlik ortamı ticaretimizi etkiliyor. Polonya'nın komşusu Almanya, bizim komşumuz Irak, Suriye… Oradaki volatilite bizi etkiliyor. Bizim ihracatımız da etkileniyor. Bizim en büyük şansımız girişimciliğimiz. AB'deki krizden sonra bizim ihracatımız düşmedi, diğer ülkelerle bu açığı kapattık. AB üyeliği Türkiye gündeminden düşmedi. AB mevzuatına en hızlı uyum sağlayan ülkelerden biriyiz. AB perspektifi hükümet tarafından da sık sık vurgulanıyor. Politik blokajlar kalktığı zaman Türkiye 1,5-2 yıl içinde AB'ye tam üye olabilir."
"Gelecek 10 yılda Türkiye'nin AB üyeliği kutlanıyor olabilir"
Polonya Ulusal Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Pawel Samecki, Polonya'nın son yıllarda önemli işler başardığını, bir piyasa ekonomisi inşa ettiğini ve Avrupa'yı yakalamayı başardığını dile getirdi. Türkiye'nin de giderek daha açık bir ekonomi haline gelerek küreselleşme anlamında potansiyelini ortaya koyduğunu kaydeden Samecki, Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Slovakya'nın da bu yolda ilerlediğini belirtti.
Samecki, Polonya'nın mali uyum sürecini tamamlaması gerektiğine işaret ederek, aynı zamanda istikrarını gerekli düzeye getirmesi gerektiğini de söyledi. Polonyalıların artık bilgi temelli bir ekonomiye doğru gitmesi gerektiğini vurgulayan Samecki, Polonya'nın orta gelir tuzağından kurtulma aşamasına geldiğinin altını çizdi.
Samecki, Türkiye'nin AB hedefine de değinerek, gelecek 10 yılda Türkiye'nin AB üyeliğinin kutlanıyor olabileceğini ifade etti.
TEB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi ise Türkiye bugün ayakta durabiliyorsa bunu geçmişte yapılan mali reformlara borçlu olduğunu anlattı. En hızlı yenilenebilen enerji türünün siyasi enerji olduğunu savunan Canevi, "Bu siyasi enerjiyi ülkemizde yeniden canlandırabilmeliyiz ki, başarıyı yeniden yakalayabilelim" diye konuştu.
Arnavutluk Ekonomi Kalkınma, Ticaret ve Girişimcilik Bakan Yardımcısı Brunilda Paskali de Türkiye'yi önemli bir stratejik partner olarak gördüklerini söyledi. - İstanbul