Türkiye İnovasyon ve Girişimcilik Haftası
Türk Ekonomi Bankası (TEB) Genel Müdürü Ümit Leblebici, "Dünya genelinde, dijitalleşmenin ve teknolojinin merkezinde durduğu büyük bir dönüşüm sürecinden geçiyoruz.
Türk Ekonomi Bankası (TEB) Genel Müdürü Ümit Leblebici, "Dünya genelinde, dijitalleşmenin ve teknolojinin merkezinde durduğu büyük bir dönüşüm sürecinden geçiyoruz." dedi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Ekonomi Bakanlığı'nın koordinasyonunda düzenlediği Türkiye İnovasyon ve Girişimcilik Haftası'nda yaptığı konuşmada, eğitimden sağlığa, finanstan bilişime, pek çok sektörde iş yapış modelleri, organizasyon yapıları, hizmet modelleri dijital dönüşümden nasibini aldığını söyledi.
Dünya genelinde, dijitalleşmenin ve teknolojinin merkezinde durduğu büyük bir dönüşüm sürecinden geçildiğinin altını çizen Leblebici, "Giderek daha çok sayıda insan ve cihaz birbirine bağlanıyor, bağlantı hızı ve sıklığı artıyor. Küresel çapta herkesin dijital olarak bağlı olduğu dev bir ağın örüldüğünü söylemek mümkün." diye konuştu.
Bankacılığın da bu dönüşümün merkezinde duran sektörler arasında olduğunu belirten Leblebici, bankacılığın hizmet kanallarında ve modellerinde büyük bir dönüşüm gerçekleştiğini ve gerçekleşmeye devam ettiğini kaydetti.
Leblebici, "Tek kanallı bankacılık modelinden çok kanallı bankacılığa, ardından yaygınlaşan akıllı cihazlarla İnternet Bankacılığı ve Mobil Bankacılığa hızlı bir geçiş yaşandı. Son yıllarda ise sosyal medyanın daha sık kullanılmasıyla sosyal platformlar da birer hizmet kanalı haline geldi." dedi.
Yapay zeka, nesnelerin interneti, robotlar, artırılmış gerçeklik, blockchain, sanal para ve dijital cüzdanlar gibi inovatif teknolojilerin gelişerek finans sektörünün önümüzdeki 5 yılında köklü değişikliklere neden olacağına dikkat çeken Leblebici, dijital dönüşümün beraberinde gelen yeniliklerden Fintech'lerin bankalarla birlikte finans sektörünün geleceğinde aktif rol alacağına inandıklarını ve bu dalgaya yön veren en aktif kurumlardan biri olduklarını belirtti.
Geçen yıl finans teknolojisi konusunda fikir ve projeleri olan start up'lara özel olarak TEB Fintech Future Four Programı'nı başlattıklarını belirten Leblebici, "Bu program ile start up'ların fikirlerini filizlendirmek için gereken finansal destek ve ticarileşme sürecinde, onlara danışmanlık desteği sunuyoruz." diye konuştu.
Leblebici, "Sektör olarak hayalini kurduğumuz gelecek vizyonu ancak bankalar ve start up'ların birlikte çalıştıkları, start up'ların yaratıcılıklarını ortaya koydukları işbirlikçi inovasyon modeliyle mümkün. Bu nedenle fintech'lerden çıkacak parlak fikirlerin hepimize iyi geleceğine inanıyoruz. Biz de geçen yıl başlattığımız TEB Fintech Future Four Programı ile yerli fintech'lerimizin, girişimcilerimizin dünya çapında başarıya ulaşmasını hedefliyoruz. Bu programı hem ülke ekonomisine hem de ekosistemin büyümesine katkı sağlayacak bir kazan-kazan modeli olarak tasarladık." değerlendirmesinde bulundu.
Arçelik Üretim ve Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Öztürk
Arçelik AŞ Üretim ve Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Oğuzhan Öztürk, dünyadaki trendlerden hareketle gerçekleşen insan odaklı dijital dönüşümü anlattı.
Bu trendlerin, yaşlanan, daha fazla tüketen, kentleşen ve daha fazla özgürleşen toplumsal gelişmeler olduğunu belirten Öztürk, şunları kaydetti:
"Trendleri anlayıp geleceği şekillendiren teknolojileri bugünden geliştirmeye başlamamız ve buna uygun yeni iş ve gelir modellerini yaratmamız gerekiyor. Makro trendlerden hareketle insan odaklı bir dijital dönüşüm gerçekleşiyor. Çok sayıda kişiselleştirilmiş, bağlanabilir, otonom, akıllı ve sürdürülebilir katma değerli platformlarda dünyada değer yaratılıyor. Dijitalleşme kişiselleştirmeyi mümkün kılıyor. Kişiselleştirme müşteri satın alma kararını etkiliyor. Kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetler sunabilen şirketler gelecekte rekabette fark yaratacak."
Arçelik AŞ'nin özgün inovasyon kültürüne ve ekosistemine dikkati çeken Öztürk, "7 ülkedeki 18 üretim tesisi, İngiltere, ABD, Tayvan, Portekiz ve Türkiye'deki toplam 14 Ar-Ge merkeziyle global bir Ar-Ge ekosistemini yönetiyoruz. İpek Yolu üzerine yayılmış üretim tesislerimizde 30 bin çalışan ve 1300 araştırmacıyla müşterilerimize eşsiz bir deneyim yaşatıyoruz. Geliştirdiğimiz patentlerle Uluslararası Fikri Haklar Örgütü'nün WIPO listesinde 74'üncü sırayla ilk 100'de yer alan tek Türk şirketiyiz." diye konuştu.
Dünyada dönüşüm gerçekleşirken bütün değişiklikleri yapabilmek için ortak paydanın insan olduğunu anlatan Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her şeyin üzerinde insan var. Bizler 3 işlemcili, teknik, dijital ve sosyal zekası yüksek bireyler arıyoruz. Bu arkadaşlar bizi geleceğe taşıyacak. Dünyadaki dönüşüm yeni yetkinlikleri gerektiriyor. Artık mülakatlarımızda adaylarımıza hangi dilleri konuşuyorsun diye sorduğumuzda İngilizce, Almanca Rusça gibi yanıtların yanı sıra Phyton, Go, Julia, Java, R, Rust, Rubby gibi yanıtlar alıyoruz. Robotik çalışacak, akıllı ürün ve hizmet tasarlayacak olan kişilerin bu dilleri bilmemesi muhtemelen 5-10 yıl içinde işsiz kalmaları anlamına geliyor."