Tcmb Başkanı Erdem Başçı'nın Açıklamaları
Halk Yatırım Başekonomisti Tokalı: "Enflasyon görünümü ve küresel sermaye hareketlerindeki olumlu gelişmeler karşısında parasal gevşeme adımlarının ölçülü olacağını görüyoruz" Destek Menkul Değerler Kaldıraçlı İşlemler Birim Yöneticisi Kılıç: "Fed'in faiz artırımını da telaffuz etmeye başladığı bir dönemde,
Halk Yatırım Başekonomisti Banu Kıvcı Tokalı, enflasyon görünümü ve küresel sermaye hareketlerindeki olumlu gelişmeler karşısında parasal gevşeme adımlarının ölçülü olacağını gördüklerini belirterek, "Diğer bir ifadeyle, ocak sonundaki ara PPK ile yüksek oranlı artırılan politika faiz oranlarının, küresel ve içsel koşulların imkan tanıması halinde, aşağı çekilmesinin sert hamlelerle olmayacağını söyleyebiliriz" dedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Başçı'nın konuşmalarının ardından değerlendirmelerde bulunan Tokalı, açıklamalarda büyümeye yönelik beklentilerin önemli bir yer tuttuğuna dikkati çekti.
Bu yılın büyüme oranına ilişkin yüzde 1,5-2 bandında oluşan piyasa beklentilerinin fazla ihtiyatlı karşılandığını belirten Tokalı, yılın ilk aylarında sanayi üretimi ve diğer ekonomik aktivite göstergelerinin Orta Vadeli Program'daki (OVP) büyüme hedefiyle uyumlu bir görünüm sergilediğinin düşünüldüğünü kaydetti.
Tokalı, cari açık ve dış dengesizlikteki iyileşme beklentisinin korunduğunu ifade ederek, "Enflasyonun hazirandan sonra düşüş trendine gireceği tahmin ediliyor. TCMB'nin projeksiyonlarında, ikinci çeyrekte yıllık enflasyonun tahmin üst bandının yüzde 9'un üzerinde olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla, mart sonunda yüzde 8,4'e çıkan yıllık enflasyonun yükselişine devam etmesinin, iki haneli rakamlara çıkmadıkça, piyasa beklentisi dahilinde olduğunu söyleyebiliriz. Cari açık ve enflasyon görünümünde risklerin azalması açısından önemli bir gösterge olan kredi büyümesiyle ilgili olarak, çok yakın bir zamanda yıllık artış hızının tüketici kredilerinde yüzde 15'lere ineceği düşünülüyor" değerlendirmelerini yaptı.
Reel kurun mevcut düşük seviyesinin, kur riski açısından rahatlatıcı olarak görülmeye devam ettiğine işaret eden Tokalı, ancak, TL'de son dönemdeki değer kazancının kalıcı olması halinde reel kurda yükseliş görüleceğini aktardı.
Tokalı, para politikasının kredibilitesi açısından para politikası, döviz rezervi ve makro-ihtiyati politikalar olmak üzere üç bacaklı stratejide sıkılaştırma duruşunun korunmasının destekleyici olduğu yönündeki düşüncelerini dile getirerek, gelecek dönemde para politikasındaki sıkılaştırma duruşunun süreceğini kaydetti.
Enflasyon görünümü ve küresel sermaye hareketlerindeki olumlu gelişmeler karşısında parasal gevşeme adımlarının ölçülü olacağını vurgulayan Tokalı,"Diğer bir ifadeyle, ocak sonundaki ara PPK ile yüksek oranlı artırılan politika faiz oranlarının, küresel ve içsel koşulların imkan tanıması halinde, aşağı çekilmesinin sert hamlelerle olmayacağını söyleyebiliriz" ifadesini kullandı.
"Faiz indirimi ihtimalini mümkün görmüyorum"
Destek Menkul Değerler Kaldıraçlı İşlemler Birim Yöneticisi Engin Kılıç ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen hafta faizlerde indirime gidilmesi gerektiğine ilişkin açıklamaları sonrasında Başçı'nın değerlendirmelerinin piyasaların esas meraklandığı konu olduğunu ifade etti.
Kılıç, enflasyon hedefinin yüzde 5 seviyelerine inmeden, faiz tarafında herhangi bir adım atılmayacağı yönündeki düşüncelerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bu gayet açık ve net. Bugün açısından değerlendirilmesi gereken en önemli konu buydu. Sadece enflasyon açısından değil, global anlamda da gelişen ülkelerdeki sıkıntılar mevcut koşullarda devam ettiği sürece, faiz indirimine gitmemiz kurda tahmin edemediğimiz seviyelere çıkmamıza neden olabilir. Ben, mevcut koşullarda faiz indirimi ihtimalini mümkün görmüyorum. Nitekim TCMB Başkanı Başçı da buna paralel açıklamalar yaptı. Şahsi fikrim, hazirandan sonra enflasyonda yüzde 5'lere doğru gerileme yaşandığı zaman da faiz indiriminin değerlendirilebileceği ihtimali az. Global anlamdaki mevcut koşullar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) Fed'in faiz artırımını da telaffuz etmeye başladığı bir dönemde, faiz indirmemiz çok da kolay bir hamle olmayacaktır diye düşünüyorum."
Kur tarafında açıklamalara bağlı olarak çok fazla volatilite olmadığına dikkati çeken Kılıç, buna paralel açıklamaların geleceğinin piyasalar tarafından beklendiğini aktardı.
Kurda 2,10-2,11 seviyelerini takip ettiklerini ifade eden Kılıç, "Bu seviyelerin üzerinde kaldığı sürece, sanki ufak çaplı tepki oluşacak gibi bir görüntü var. Kısa sürede kur tarafında seçimlerden sonra aşırı bir gevşeme yaşandı. Bunun da bir toparlanması olabilir diye tahmin ediyorum" şekline konuştu.
Kılıç, kurum olarak 2014 yılı geneli için büyüme beklentilerinin yüzde 3 olduğunu belirterek, Avro Bölgesi'nin 1 trilyon avroluk tahvil alım programına gitme ihtimalinin konuşulduğunu, eğer bu konuda adım atılabilirse Türkiye'nin de bu durumdan olumlu etkileneceğini söyledi.
Bu adımın oldukça yakından takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Kılıç, bu adım gerçekleşmesi durumunda Erdem Başçı'nın telaffuz ettiği yüzde 4'e yakın büyümenin yakalanabileceğine işaret etti. - İstanbul