Tcmb Başkanı Başçı'nın Açıklamaları
Ziraat Yatırım Ekonomisti Yılmaz: "ABD 10 yıllık tahvil faizi artmaya devam etse dahi oynaklığın gerilemesiyle Türkiye'de faizlerin normalleşmesi beklenebilir" "Başçı, TL'nin yıl sonuna doğru değer kazanma olasılığını değer kaybetme olasılığından daha fazla bulmakta" "Mevcut konjonktürde artan faiz oranlarının büyüme üzerinde negatif etki edeceği malum"
Ziraat Yatırım Ekonomisti Bora Tamer Yılmaz, "ABD 10 yıllık tahvil faizi artmaya devam etse dahi oynaklığın gerilemesiyle, Türkiye'de faizlerin normalleşmesi beklenebilir" dedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Başçı'nın AA Finans Masası'nda yaptığı açıklamaları değerlendiren Yılmaz, Başçı'nın TL'nin yıl sonuna doğru değer kazanma olasılığını, değer kaybetme olasılığından daha fazla bulduğunu belirterek, kendilerinin de dış ticaret analizlerinden elde ettiği sonucun bununla aynı olduğunu aktardı.
Yılmaz, Başçı'nın da argümanını kendileri gibi dış ticaret dinamiklerindeki temel makro iyileşmelere dayandırdığına dikkati çekerek, "Dövizde uzun pozisyon alınmamasını tavsiye ediyorduk. Yine de politik risk primi gibi sayısallaştırması nerdeyse imkansız kaynaklardan gelebilecek dalgalanmalara karşı dikkatli olunmasını hatırda tutmak gerekiyor" şeklinde konuştu.
ABD 10 yıllık tahvil faizi artmaya devam etse dahi oynaklığın gerilemesiyle, Türkiye'de faizlerin normalleşmesinin beklenebileceğini söyleyen Yılmaz, şunları kaydetti:
"Bu dinamik nedeniyle ABD'de oynaklığı artırabilecek veri akışının dikkatli yorumlanması gerektiği yönünde uyarılarımızı yapmaktayız. 'ABD'de kötü veri=Türkiye/Gelişmekte olan ülke pozitif' denklemini deterministik bulmakta, olasılıklara dayalı dinamik piyasa şartlarında geçerli olmadığını ve olmayacağını düşünüyoruz. Zaten TL'nin değer kazanım senaryosu gerçekleşirse getiri paritesi dinamiğinin etkisiyle TL varlıklara talep oluşması mümkün olabilir."
- "Fiyat istikrarının tesis edilme çabası, doğrudan büyümeye olumlu katkı sağlıyor"
Yılmaz, TCMB'nin uygulamalarında finansal istikrarı tesis ederken ülke büyümesine olası en az zararı hedeflediğini söyleyerek, fiyat istikrarının tesis edilme çabasının, zaten doğrudan büyümeye olumlu katkı sağladığını vurguladı.
Mevcut konjonktürde artan faiz oranlarının büyüme üzerine negatif etki edeceğinin malum olduğunu aktaran Yılmaz, buna ek olarak döviz kurlarındaki hareketin enflasyona temel mallar üzerinden etkisinin söz konusu olduğunu dile getirdi.
Yılmaz, tüm bunlar göz önüne alındığında yüzde 4 büyüme hedefindeki 2013 yılı için sınırlı bir güncellemenin makul karşılanması gerektiğini belirterek, "Başçı, mülakat sırasında büyümeyi yüzde 3 ile yüzde 4 arasında beklediğini belirtti. Yine sık sık değindiğimiz üzere bu revizyon diğer gelişmekte olan ülkelerin büyüme revizyonları ile kıyaslandığında mütevazı kalmakta. Biz, yılın ikinci çeyreğinde büyümenin yüzde 3,2 oranına hızlanmasını takiben üçüncü çeyrekte turizm ve tarım sektörlerinin etkisiyle güç kazanmaya devam etmesini bekliyoruz. Yılın son çeyreğinde ise güçlü geçmiş senelerin baz alınması nedeniyle bir miktar yavaşlama görmemiz mümkün. Bu dinamik, sınırlı revizyon ihtiyacını teyit etmekte" değerlendirmelerini yaptı.
Yılmaz, reel kurun nominal kurdaki etkiler nedeniyle Erdem Başçı'nın belirttiği 110 sınırının altına çekilmesiyle, yıl ortalamasının sınırın aşağısında kalabileceğini vurgulayarak, "Bizim hesaplarımız reel kurun önümüzdeki aylarda 111,5 seviyesinin üzerinde kaldığı takdirde bandın dışına çıkmayacağına işaret ediyor" diye konuştu.
Bandın altında oluşan reel kurun, TL'nin değersizleştiğine işaret edeceği bilgisini veren Yılmaz, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Başkan Başçı'nın konuşma sırasında döviz kurunun aşırı yükselmesi durumunda piyasa oyuncularının bunu fark edip hızla döviz almaya başlayacakları yönündeki ifadesini, biz 'Reel Efektif Kur' yaklaşımına bağlıyoruz. Ek olarak, reel kurdaki beklenti de büyüme oranındaki revizyonla uyuşmakta. Başkan Erdem Başçı'nın adımını yerinde atılmış bir adım olarak karşılamakla birlikte, önümüzdeki süreçte içinde bulunduğumuz konjonktür nedeniyle öngörülmesi imkansız zorluklar olduğuna ve dönem dönem varlık fiyatlamalarında oynaklıklar görebileceğimizi hatırda tutmak gerekiyor. Biz, bu açıklamaların ardından fiilen politika faizinin yüzde 6,75 seviyesine yükseltilerek faiz artırım beklentimizin realize olduğunu düşünüyoruz." - İstanbul