Tarıma Özgü Bir Sosyal Güvenlik Sistemi Geliştirilsin Önerisi
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, tarıma özgü bir sosyal güvenlik sistemi geliştirilse istihdama ve ekonomik büyümeye daha fazla katkı sağlanabileceğini bildirdi.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, tarıma özgü bir sosyal güvenlik sistemi geliştirilse istihdama ve ekonomik büyümeye daha fazla katkı sağlanabileceğini bildirdi.
Çandır, ATB Meclis Salonunda gerçekleştirilen ATB'nin ekim ayı olağan meclis toplantısında, geçen hafta Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla Antalya'da sekiz ovanın koruma altına alındığını hatırlattı.
Antalya'da tarım alanlarının giderek yok olduğuna işaret eden Çandır, Bozova, Demre, Kınık, Kumluca, Manavgat, Serik, Sögüt ve Zümrütova'nın büyük koruma alanı olarak ilan edildiğini dile getirdi.
Kent ekonomisinde yüzde 18 paya sahip olan, Türkiye ortalamasının yedi kat üzerinde bir değerle 10 milyar lira üzerinde ekonomik değer yaratan kentin tarım topraklarının daha fazla korunmasını talep ettiklerini aktaran Çandır, tarımda çalışacak işçi bulamadıklarını, işçilerin büyük bölümünün Afgan veya Suriyeli olduğunu savundu.
Çandır, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Çobandan seralarda çalışan işçilerimize kadar tarım sektöründe çalışan işçilerin büyük bölümü yabancı uyruklu olmuştur. Bu konuda uzun yıllardır dile getirdiğimiz tarım sektörüne yönelik özel bir sosyal güvenlik sisteminin kurulması işçi sorunumuzun çözülmesinde ilk basamak olacaktır. Sektörümüzün yapısına uygun ve mevcut sosyal yardımların da içerisinde bulunduğu tarıma özgü bir sosyal güvenlik sistemi geliştirilse istihdama ve ekonomik büyümeye daha fazla katkı sağlayabiliriz. Sosyal yardımlarla birleştirilmiş ve maliyeti düşürülmüş bir sosyal güvenlik sistemi tarımın itibarının yeniden kazandırılmasında da önemli bir rol oynayacaktır. Dürüst ve nitelikli iş insanlarının ticarette kalabilmesi için önemli bir enstrüman olan konkordato mekanizmasının olası suistimallere karşı revize edilmesini talep ediyoruz."
Soğanda ürün kaybı
Soğanda rekoltenin düşük olması nedeniyle ağustos-eylül aylarında üreticiden 1,1 - 1,2 liradan soğan alımı yapıldığını belirten Çandır, ancak alınan soğanların çürüme ve kararma sonrası ülke genelinde yüzde 80 civarında ürün kaybı yaşandığını tahmin ettiklerini bildirdi.
Çandır, örtü altı üretimin başlamasıyla önümüzdeki günlerde domates fiyatlarında biraz düşüş beklediklerini ifade etti.